Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Konya’nın Cihanbeyli ilçesinde gerçekleştirilen halk buluşmasına katıldı.
Burada konuşan CHP Lideri Özel, “Ülkemiz işgal altındayken emperyalistlere karşı mermisi bitince düşmana süngüyle koşan, Çanakkale destanında 58 evladını Çanakkale’de şehit bırakan, bu ülke için gerekirse altın teri döken, gerekirse işgale uğramasın, memleket düşman işgalinde kalmasın diye kanını - canını veren, ‘Çanakkale’de Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkes’i toprak altında kefensiz koyun koyuna yatıyor. Bu memlekete hiçbir şey olmaz’ dedirten dedelerin evlatları, torunları hepinize merhaba, hepiniz hoş geldiniz” dedi.
Özel, şunları söyledi:
“700 milyarı zengine buluyor, asgari ücrete 250 milyarı bulamıyor"
“Öyle bir memleketteyiz ki.. Çok basit birkaç rakam vereceğim. Emekliler geçen sene 10 bin lira alıyorlardı ocakta. Altı ay miting yaptık, meydan meydan gezdik. İtiraz ettik. 12 bin 500 yaptı. Biz diyorduk ki ’Emekliye asgari ücret ver.’ Çıktı açıklama yaptı, ‘10 bin lirayı 12 bin 500 lira yapmanın maliyeti 33 milyar lira. Bu parayı bulduk emeklimize verdik’ dedi. ‘Asgari ücret yapsaydın’ dedim. ‘66 milyarı sen nereden bulacaksın’ dedi bana. 66 milyar lazım. Bakın emekliye 66 milyar bulamıyor, zenginden 701 milyar liradan vazgeçiyor. Bunu şöyle görmek lazım. Tayyip Bey tarafını belirlemiş. Onun tarafı siz değilsiniz, onun tarafı emekliler değil. Bu yıl dedik ki ‘Asgari ücret 30 bin lira olmalı. 10 kişiye kadar yanında çalıştıran için devlet 6 bin lira indirim yapmalı. Alana 30, verene 24 olmalı’ dedik. Reddetti bunu. Neden? ‘Bunun için çok para lazım.’ Ne kadar para lazım biliyor musunuz? Bunu yapması için vereceği destekleme sadece 250 milyar. 700 milyarı zengine buluyor, asgari ücreti 30 bin lira yapıp esnafa, küçük esnafa, 10 kişiye kadar işletmeye 6 bin lira indirim yapıp bu işi çözecek formüle 250 milyar lirayı bulmuyor. Bu yüzden Tayyip Bey tarafını seçti. O geçmişte oy almak isterken sizin tarafınızdaydı. Oyu alınca size sırtını döndü, yüzünü yine kendi zenginlerine döndü. Onlara para buluyor, emeklime bulamıyor. Onlara para buluyor, asgari ücretlimize bulamıyor. Onlara para buluyor, pancar üreticisine, mısır üreticisine, buğday-hububat üreticisine para bulamıyor. Herkese para buluyor şu siftahsız kepenk kapatan esnafa para bulamıyor. Bu esnafa esnaf kefaletten yüzde 9’la kredi verdiler. Aynı günlerde zenginlere yüzde 8’le kredi garanti fonundan para verdiler. Pandemiydi. Güya hem esnafı destekliyor, eyvallah. Hem zengini koruyor, fabrikalar batmasın, eyvallah. Pandemi bitti işler açıldı, esnafa geldi esnaf kefalet. ‘Kredini 9’la çektin ama 17 ile ödeyeceksin. 10’la çektin ama 25’le ödeyeceksin’ dedi. Neden? Sahipsiz adamlar. Peki KGF ile zengine verdiği o para ne oldu? Yat oldu, vallahi de yat aldılar. Kontra oldu, özel uçak oldu, büyük büyük rezidanslar oldu. Üretime de gitmedi. Herkes biliyor bunu. Kredi garanti fonu zengine yeni villa oldu, yeni kontra oldu, uçak oldu. Onlar kaçtan ödüyor? Sekiz. Kredi faizi sabit onlarda. Bakın kredi garanti fonundan alınan milyarlara hala yüzde 8’le geri ödeme. Aha da burada işte o Türkmen Gıda, Meydan Döner, Saray Restoran. Gidin sorun. Esnaf Odası’ndan çektikleri dokuz, öderken oldu 19, 25.19’la 25 arası farklı farklı faizler oldu. Ona diyor ki ‘Pandemi bitti faizini arttırdım.’ Buna diyor ki ‘Sana para vermiştim sözüm söz, yüzde 8’den devam et, öde.’ Böyle bir memlekette yaşıyoruz, böyle bir memlekette. Bunun için itiraz ediyoruz.”
“Oylamaya gelince milletin gözüne değil bakanın sözüne bakıyorsunuz"
“Son sözüm şu, Türkiye’nin neresine gitsem bu enflasyon hesabını iki şeyle anlatıyorum. Bir hiç şaşmaz diyorum ki altın hesabı, hiç şaşmaz diyorum ki çeyrek altın hesabı bozulmaz. Tayyip Bey kızıyor. Çeyrek altın hesabı şu: 2002 yılında Tayyip Bey geldiğinde bir emekli tam sekiz çeyrek altın alabiliyordu, aldığı en düşük emekli maaşıyla. Şu anda en düşük emekli maaşı 12 bin lira, ancak 2,5 çeyrek altın alabiliyor. Bunu asla unutmayın, unutturmayın. Tayyip Bey’in geldiği gün, en düşük emekli maaşı sekiz çeyrek altın alıyordu, şimdi 2,5 çeyrek. Dün hadsiz Bakan açıklama yapmış, ‘En düşük emekli maaşını 14 bin 400 küsur lira yaptım’ diye. En düşük emekli maaşını Meclis artırabilir. Kanun teklifi verilecek, komisyonda görüşülecek, aşağıya inecek, değişiklik önergeleri verilecek, kararı milletin vekili verecek. 14 bin 500 olduğunda bu milletin vekilleri ‘evet’ derse, o fiyat olacak. ‘Hayır, 20 bin olsun’ derse, 20 bin olacak. Yetki de söz de parlamentoda. Ama o kadar şımarmışlar ki Tayyip Bey, ‘En düşük emekli maaşını 12 bin 500’den 14 bin 500 yapalım’ demiş, Bakan açıklama yapıyor ‘Yaptık’ diye. ‘Meclis’e soracağız, Meclis’ten bekleyeceğiz, Meclis’in 14 bin 500 yapmasını bekliyoruz’ diyecek nezaketi bile göstermiyor. Buradan AK Parti’nin Abdullah Güler’e yani Meclis’teki AK Parti grubunun başkanına, grup başkanvekillerine sesleniyorum. Eğer şu kadarcık haysiyetiniz varsa, bu adamın bu yaptığının altında kalmazsınız. Çıkacak, atanmış bakan, seçilmiş 600 tane milletvekiline daha Meclis’e kanun teklifi verilmeden 14 bin 400 bilmem kaç’ diye küsuratına kadar emekli maaşını söylüyor. Siz de bunun altına imza atıp el kaldıracaksınız öyle mi? Biz buradan Meclis’in onurlu, çalışkan, haysiyetli, kendini bu Bakan’a ezdirmeyecek, emeklisini bu Bakan’a ezdirmeyecek, bütün milletvekillerinin vicdanına sesleniyorum. Emekliler için geçim haktır, bir asgari ücret şarttır. Bunu oylarınıza sunacağız. Eğer ki bu Meclis’i bu Bakan’a ezdirirlerse bundan sonra o eli Bakan’ın dediği gibi kaldıranların gidip de emeklinin yüzüne bakacak halleri olmaz. Ben yıllardır bunun mücadelesini veriyorum. Bir kişi karar veriyor, herkes el kaldırıyor. Bunun için mi gidiyoruz Meclis’e? Bunun için bu millet yemiyor yediriyor, içmiyor içiriyor, maaşlarınızı günü gününe ödüyor. Bir emeklinin kaç katı maaş alıyorsunuz, oylamaya gelince milletin gözüne değil bakanın sözüne bakıyorsunuz. Yazıklar olsun böyle düzene.”
“Yemişler yemişler ödememişler"
“Tayyip Bey altın hesabını sevmiyor. Dün bana demiş ki ‘Hazır elinde hesap makinesi sarraf sarraf gezip altın hesabı yapıyorken, bir de hesapla bakalım demiş CHP’li belediyelerin borcunu.’ Hesapladık. SGK’ya olan bütün borcu altına çevirdik vallahi SGK‘nın dokuz kamyon, 10 kamyon altın alacağı var. Bunun dokuz kamyonu Tayyip Bey’e yakın şirketlerden, bir kamyonu bütün belediyelerden. Kamyonun üçte biri de AKP’li belediyelerin borcu, üçte ikisi geri kalan bütün belediyelerin borcu. Ama bizim üçte ikinin de yarısı AK Partili belediyeler. Buradaki gibi yemişler yemişler ödememişler. Faiziyle birlikte bize ödetiyorlar. Tayyip Bey’e dün söyledim, SGK‘nın önüne o yandaşlarının borcu olan dokuz kamyon altını çek, kamyonun üçte biri bizim borcumuz, getirmeyenler namerttir. Ama o CHP’li belediyelerden faiziyle alıp CHP’yi silkeleyip, buradaki işçiyi, memuru maaş alamaz hale getirip bir ay sonra, 1.5 ay sonra yapılandırma yapmaya niyetleniyor, yandaşın faizini silecek, ana parayı bilmem kaç parçaya bölecek.”