Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Toplantısında konuştu. Çay üreticilerinin sorunlarını Meclis’te dile getiren Özel, “Çay alım fiyatı 25 lira olmalı” dedi.

CHP Genel Başkanı Özel, konuşmasının bir bölümünde Hakkâri Belediye Başkanlığına kayyum atanmasına tepki gösterdi. Kayyum atamanın Hakkari halkının iradesine saygısızlık olduğunu vurgulayan Özel, “Eğer suçu varsa yargılanır. Tutuklu yargılanırsa yerine belediye meclisinden vekil seçilir.  Meselenin kendisi öyle terör, yargılansın, suçu ispatlansın ama sadece iddia ile kayyım atamak ve yerine meclisten değil valiyi atamak demokrasiye yakışır bir iş değildir” diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye seslenen Özgür Özel, “Sayın Bahçeli'nin bugün metinden okuduklarını, bütün ifadeleri, onları metne yazan ve kendi kusurlarını örtmeye çalışan, bütün MHP'lilerin yakından bildiği ve yaka silktiği o ikisinin kusuru görüyorum. Devlet Bey'in de canı sağ olsun” ifadelerini kullandı.

Özel,  AYM'nin cumhurbaşkanı kararlarına yönelik iptallerine yönelik,  “Burası bir hukuk devletiyle anayasaya uyacağız. Anayasa'ya aykırı kanun, kanun hükmünde kararname varsa, görev CHP'nindir. Bu rejim 16 Nisan referandumunda başladı. İlk yapılacak seçimde yetki kanunu çıkarıldı. 60 gün içinde inceledik, tuğla gibi başvuru yaptık. Bizim 60 günde iddia ettiğimiz aykırılıkları AYM 6 yılda inceledi” değerlendirmesinde bulundu.

Özgür Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Birileri CHP ile kavga etmek istiyor"

"Birileri CHP ile kavga etmek istiyor olabilir, geçmişte de oldu. Biz eski dostu hiç düşman bilmedik, bilmeyiz. Ben iktidar dışında, iktidar sorumluluğunu taşıyanlar dışında kimseye muhalefet etmem, siz istiyorsunuz diye de sizinle kavga da etmem, bunu böyle bilin. Seçim boyunca olduğu gibi seçimden sonra da bizim yönümüz Türkiye'de iktidarı eleştirmek ve değiştirmektir.

Elbette MHP için kritik önemdeki bir yer Pınarbaşı. Alparslan Türkeş'in memleketini CHP kazandı diye bizim MHP'lilere bir hürmetsizliğimiz olmaz. Türkeş'e saygı duyan ve onun memleketinde olan herkes bilsin ki sizin hukukunuz önce bana sonra da Deniz Yağan'a emanettir.

CHP, siyasette gerilimden beslenen bir parti değildir. Eski dosttan düşman olmaz, siyasi rakipleri düşman bilmeyiz. Kaba kuvvete sarılmayız, demokrasiyen ayrılmayız. 

"Devlet Bey'in de canı sağ olsun"

Birileri mevcudiyetini koruyacak diye CHP ile çatışmak istiyorsa, o çatışmanın bir parçası olmayız. Sayın Bahçeli'nin bugün kullandığı ifadeleri onları metne yazan ve kendi kusurlarını örtmeye çalışan, bütün MHP'lilerin yakından bildiği ve yaka silktiği o ikisinin kusuru görüyorum. Devlet Bey'in de canı sağ olsun!

Dün, ve önceki gün hep birlikte Rize'deydik. Çay üreticisinini sesini duyurmak için Rize'deydik. Eskiden bir kilo çay satıp, bir kilo zeytin alanların feryadını duyurmaya gittik. Bugün zeytin 300 TL olmuş, çayı 17 TL'den alıyorlar. Rize, sonuna kadar itiraz ediyor. Rize, sadece CHP'liler deği, her görüşten Rizeliler buna itiraz ediyor.

"20 TL altında çay üretilmez"

20 TL altında çay üretilmez. Biz daha önce hem sayın Bekaroğlu tarafından hem de bu dönem Rize Milletvekilimiz Tahsin Ocaklı tarafından çay kanunu verdik. Rize'de, Sayın Erdoğan'ın memleketinde, seçimden önce Sayın Erdoğn dahil kimsenin dolduramadığı kadar doldu. Oradaki teveccüh ne şahsımadır ne de partimedir. Oradaki teveccüh milletin hakkını arama iradesidir.

"Kayyım atamak Hakkari halkının iradesine saygısızlıktır"

2 ay önce yapılan seçimlerde bütün Türkiye karar verdi. Hakkari'de kararını verdi. Mehmet Sıddık Akış yüzde 49 oy alarak belediye başkanı seçildi. Dün sabah bir operasyon ile kendisinin gözaltına aldınığını, yerine Hakkari valisinin kayyım olarak atandığını öğrendik. İlgili iddianame 2010 yılına ait bir soruşturmaya ait.

Kayyım atamak Hakkari halkının iradesine saygısızlıktır, eğer suçu varsa yargılanır. Tutuklu yargılanırsa yerine belediye meclisinden vekil seçilir. Biri suçluysa suç onu bağlar ama sanki bütün belediye meclisi o suçu işlemiş gibi "Ben seçerim" diyor ve atıyor. Bu anlayış Cumhur İttifakı'nın 31 Mart günü seçimlerde aldığı hezimetin en önemli birkaç sebebinden biridir. Milletin iradesine saygılı olmayanın milletin gönlünde yeri olmaz. 

"Yargılansın, suçu ispatlansın"

Meselenin kendisi öyle terör, yargılansın, suçu ispatlansın ama sadece iddia ile kayyım atamak ve yerine meclisten değil valiyi atamak demokrasiye yakışır bir iş değildir.

"Burası hukuk devleti ise anayasaya uyacağız"

AYM kararları, yargılamaları bugünlerde herkesin dilinde. Ben de yemin ederken anayasaya göre ediyorum, Sayın Erdoğan'da öyle. Burası hukuk devleti ise anayasaya uyacağız. Uyulmazsa, mecliste uyulmazsa görev bize ait. 

Cumhurbaşkanlığı ükümet sistemi denilen ucube sistem kökten hukuksuz, kökten anayasaya aykırıdır.

Malatya Battalgazi kır çuval otel, belediyenin 6 voleybolcusu, 21 işciyle birlikte hayatlarını kaybettiler. Biz sorumluluğu bulnan kamu görevlilerinin partiyzanaca yargılanmasına ilişkin izinlerin kaldırılmasını istiyoruz.

"Sorunun sebebi Recep Tayyip Erdoğan'dır"

Enflasyon bir önceki aya göre yüzde 3,37 arttı. Yıllık enflasyon yüzde 75.45 olarak hayıtlara geçti. ENAG yüzde 120 diyor, İTO yüzde 82, Tayyip Bey'i üzmeyen TÜİK ise yüzde 75 diyor. Ve son 18 ayın en yüksek dönemi. Bir kez daha söylüyoruz, enflasyonun düşmesi demek fiyatların da düşmesi demek değildir.

TÜRK-İŞ'in hesabına göre açlık sınırı 19 bin TL'dir. Emekliye verilen maaş 10 bin TL'dir. Asgari ücret 17 bin 2 TL'dir.

Açıklanan rakamlara göre Türkiye, Avurupa'da enflasyonu en yüksek ülkedir. Dünyada Arajntin ve Suriye'den sonra enflasyonu en yüksek ülke Türkiye'dir. Bütün ülkelerin enfaslayonu Türkiye'den düşüktür. Bu sorunun sebebi Recep Tayyip Erdoğan'dır.

Geçtiğimiz gün özel sektör öğretmenleri eylem yapmak için İstanbul'da özel okulların derneğinin öndelerdi. Bir anda çevik kuvvet geldi, ters kelepçe vurdular. Suçları haklarını aramak.

Öğretmenlerin yüzde 66'sı ek mesai ücreti alamıyor. Öğretmenlerin yüzde 40'ı söz verilen maaşı alamıyor. Öğretmenlerin yüzdd 72si geleceği düşündükçe kendisini mutsuz, umutsuz ve kaygılı hissediyor. 

Deprem bölgesinde özel okullarda çalışan öğretmenler, okulların yıkılması ve öğrencilerin göçmesi ile işsiz kaldılar, Depremden hemen sorna öğretmenler birde bu eknazın altında kalıp, canını kullananlar işsiz kaldı. 

Özel'den normalleşme açıklaması

Son seçimlerde Türkiye'nin birinci parrtisi olmanın sorumluluğu ile milletin ihtiyaçlarını dile getirmek, ilgilieri ile müzakere etmek, ikna edebilirsek birlike etmek. Türkiye bir yol ayrımında, biz milletten aldığımız vazifenin gereğini yapmak boynumuzun borcu ancak birileri yumuşama derken "Kırmızı çizgilerim var diye bir hat çekip, sakın ohattın arkasına saklanıp anayasaya uymamayı, tanımamayı, kayyım politikaları ile halkın iradesine el koymayı, yok sayılan toplum kesimlerini daha da ezmeyi kırmızı çizgi görüyorsa, orada ne yumuşamadan ne normalleşmeden bahsecilemez.

Birileri anayasaya uymamayı milli bir tutum gibi pazarlayacaksa bu millet normalleşmeye verdiği kredileri size tanımaz. Birileri istemiyor diye, ben bu hk arama mücadelesinden geri durmam ama özgüvenli bu siyasete ayak uyduramayanlar. CHP'nin 47 yıl sonra birinci parti olmasını görmek istemeynler. Bizim yolumuz özgüvenli, ceyur, kararlı, demokratif, hedefini bilen yoldur. Gücümüzü, 31 Martta bize destek veren Türkiye İttifakı'ndan ve iki büyük eserimden biri diye söylediği biri Cumhuriyetse diğeri CHP diyen kurucumuzdan alıyoruz. 

Bu yolu hep beraber, milletvekilleri ile, parti meclisi üyeleri ile, kadınları ile her hafta sayısız 8 bin 10 bin artan gençleri ile, ümitle, kararlılıkla, cesaretle sürdüreceğiz. Bir tek hedefim var, ben 31 Mart akşamı yaptığımı tekrar edeceğim. 2028 diyorlar, 31 Mart'ı bahane edip hemen sandık demem ama böyle giderse erken seçimi millet ister, önünde kimse duramaz. 

Davutoğlu'ndan Kılıçdaroğlu hakkında açılan davaya tepki Davutoğlu'ndan Kılıçdaroğlu hakkında açılan davaya tepki

"Normalleşme dönemini okuyan okur, okumayana bu millet genel seçimlerde okutur”

Eğer, millet sesini duymayana duyurur, kendini görmeyene gösterir, önümüzdeki demokratikleşme, normalleşme ve mağdura sahip çıkma, emeklinin yüzünü güldürme, asgari ücretliye sahip çıkma dönemini okuyan okur, okumayana bu millet okumadığı mektubu genel seçimlerde okutur."

Muhabir: Şevval Dalgıç