Türkiye saati ile 14'te yapılacak olan toplantıda konuşacak olan Özgür Özel’in hangi mesajları vereceği ise merak konusu oldu. Adaylık kararı ilanı öncesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşen Özel, “nasıl bir CHP” istediğine ilişkin “tutum belgesi”ni de kamuoyuyla paylaşacak. Yakın çevresine göre “değişimin adayı” olarak adaylığını açıklayacak olan Özel, tutum belgesiyle, “CHP’nin mirasına sahip çıkan, partinin örselenen kimliğini yeniden ayağa kaldırmayı hedefleyen bir gelecek projeksiyonu” çizecek.
BBC Türkçe’de yer alan Ayşe Sayın’ın haberine göre, 24 Temmuz 2020’de, “iktidar” temasıyla gerçekleştirilen 37. Olağan Kurultay’da, rakiplerinin aday olmak için yeterli imzayı toplayamaması nedeniyle, bir anlamda “rakipsiz” kalan Kılıçdaroğlu, bu kez partide yükselen güçlü “değişim” talebine karşı mücadele edecek.
Cumhurbaşkanlığı seçiminden yenilgiyle çıkan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “partiyi güvenli limana yaklaştırma” gerekçesiyle genel başkanlıkta “devam” kararı partide değişim tartışmalarını başlatmıştı.
Değişim tartışmalarının öncülüğünü yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, belediyede karar verip, adaylık yarışından çekilmesi üzerine, değişim tartışmalarının başladığı süreçte “üzerime sorumluluk düşerse, adaylıktan kaçmam” diyen Grup Başkanı Özgür Özel, kararını netleştirdi.
Özel, Kurultay tarihinin yaklaşması, il kongresi sürecinin başlamasını da dikkate alarak, hem adaylık hem de tutum belgesini birlikte kamuoyuna açıklama kararı aldı. Özel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile baş başa görüşmede yapmıştı. Özel sosyal medya hesabından, “Bugün (12 Eylül) saat 14.00'te Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile bir görüşme gerçekleştirdim. İçinde bulunduğumuz kurultay sürecine dair 15 Eylül Cuma günü Genel Merkezimizde bir basın toplantısı yapacağım” paylaşımında bulundu.
Tutum belgesinde neler yer alabilir?
Özel’e yakın kaynakların verdiği bilgiye göre, tutum belgesinde, seçim yenilgisinin nedenleri, seçim sürecinde yapılan hatalara ilişkin bir özeleştiri yer alacak.
Özel’e destek veren partililer, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, seçim sürecinde, parti yönetimini devre dışı bırakmasını “kayıt dışı siyaset” olarak nitelendiriyor.
O nedenle Özel’in tutum belgesinde, “CHP’nin mirasına sahip çıkmakla birlikte, ittifaklar ve kayıt dışı siyaset nedeniyle, partinin örselenen kimliğini yeniden ayağa kaldırmayı hedefleyen bir gelecek projeksiyonu” çizeceği ifade ediliyor.
Özel’in ana hatları ile “Nasıl bir CHP istendiğini” anlatacağı tutum belgesinin kitapçık haline getirilerek, kurultaya giden süreçte partililerle paylaşılması planlanıyor.
Destekçilerine göre tutum belgesi bir “parti programı veya seçim bildirgesi” gibi dizayn edilmedi.
Kurultaya giden süreç boyunca, katkıya açık olacak ve güncellenebilecek.
“Kadro hareketi olacak”
Adaylık açıklamasını Cuma günü saat 14.00’de yapmayı planlayan Özel, kürsüye tek başına çıkacak. Özel’in bir “kadro hareketi” olarak yola çıkıldığı mesajı vermesi beklenen basın toplantısında, partinin farklı yönetim kademelerinde yer alan ve kendisine destek veren isimlerin salonda yer alması düşünülüyor.
Özel, adaylık açıklaması sonrasında ise Anadolu turuna çıkarak parti örgütlerinin nabzını tutacak, destek isteyecek. Bu kapsamda, henüz kesinleşmemekle beraber ilk adresin İzmir İl Kongresi olabileceği ifade ediliyor.
“Kazanamamak değil, hiçbir şey yokmuş gibi devam etmek kıyamet”
Milletvekilleri arasındaki bir grup Özel’i “hizipçi, grupçu” olarak nitelendiriyor ve “Özel aday olursa Kılıçdaroğlu’nu destekleriz” tavrı sergiliyor. O nedenle Özel’in seçimi kazanmasının kolay olmayacağı ifade ediliyor.
Özel ekibi ise en fazla delegeye sahip olan İstanbul’da, ilçe seçimlerinde değişimcilerin önde olduğuna işaret ediyor ve adaylık ilanı ile Özel’e desteğin daha da artacağını düşünüyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibinin de Özel’e destek vereceğine dikkat çekiliyor. Partide “değişim” talebinin, genel merkezin göremediği kadar yüksek olduğu ve Özel’in genel başkan yarışından galip çıkmasının “sürpriz olmayacağı” iddia ediliyor.
Bu görüşü savunanlar, partinin aldığı ağır seçim yenilgisinin ardından, “hiçbir şey olmamış gibi davranılamayacağını” savunarak, “Kurultayı kazanacağız. Ama elbette kazanmama ihtimali var ve bu bizim için bir kıyamet değil. Asıl, tüm bu olumsuzluklara, kötü gidişata rağmen, hiçbir seçenenek yokmuş gibi davranmamak kıyamet” görüşünü dile getiriyor.