CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Balıkesir programı kapsamında Ayvalık ilçesini ziyaret etti.
CHP Ayvalık İlçe Başkanlığı binası önünde toplananlara seslenen Özgür Özel, partisini herkesin "babaevi" olarak nitelendirdi. Özel, "Buranın tapusu hiçbirimizin üzerinde değildir. Ne bende ne Kemal Bey'de ne rahmetli Ecevit'te ne İnönü'de. Babaevinin tapusu bir kişiye kayıtlıdır o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin bütün demokratlarının 31 Mart yerel seçimindeki çağrısına uyduklarını belirten Özgür Özel, "Türkiye İttifakı'ndaki herkesi, siz aslan sosyal demokratları, muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları, Kürt demokratları, bu ülkeyi seven, birbirini seven, daha eşit, daha adil, daha zengin ve daha özgür bir Türkiye isteyen bütün demokratları babaevine çağırıyoruz" diye konuştu.
'Bu başarıyı yerel seçimlerde bırakmayacağız'
Millet İttifakı'nın geçmişteki bileşenleri olarak anlaşamadıklarını hatırlatan Özel, "Türkiye İttifakı'nı iktidar yapanlara yürekten teşekkür ediyorum. Bu başarıyı yerel seçimlerde bırakmayacağız. Bunu sürdüreceğiz. Yerel seçimin akşam şunu söyledik; 'Bu bir zafer değil. Bu bir başarı ama çok önemli bir görevi sırtımıza yükleyen bir başarı'. Biz bundan sonra kimseyi ötekileştirmeden, kimseyi ayırmadan, adil, düzgün bir şekilde görev yapacak, belediye başkanlarımızla birlikte bu bize verilen krediyi en iyi şekilde kullanacağız ve esas zaferi, esas büyük başarıyı hep beraber yapılacak ilk genel seçimlerde yaşayacağız" dedi.
'Gelecek sene su sorunu çözülmüş olacak'
Balıkesir'in mali olarak Türkiye'nin en borçlu belediyelerinden biri olduğunu söyleyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, geçmiş yönetimin Edremit Körfezi'nde ve Ayvalık'ta su sorunuyla ilgili adım atmadığını belirtti.
Özel, "Borcu ödemeyi bırakın, faizinin ödenecek hali yok. Büyük bir plansızlık ve yatırımsızlık yapılmış. Ancak Ahmet Akın projeyi hazırladı. Biz elimizden gelen desteği hazırladık. Size şu kadarını söylüyoruz. Ahmet Akın dün bana da kamuoyuna da söyledi. Gelecek sene geldiğinizde su sorunu çözülmüş olacak. AK Parti'den susuz aldığı belediyeyi suya kavuşturuyor, huzura kavuşturuyor. Alın size CHP belediyeciliği" diye konuştu.
Özel, sokak röportajında sosyal medya platformu Instagram'a getirilen erişim engelini eleştirdiği için tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu ziyaret edeceğini dile getirdi.
Üniversite öğrencisi Dilara Çiçek'in, İstanbul'da 12-15 Eylül 2024 tarihlerinde yapılacak Dünya Diş Hekimliği Kongresi'nde destek hizmetlerinde görev almak için yaptığı başvurunun başörtüsü nedeniyle reddedildiğini hatırlatan Özel, şunları söyledi:
'Dilara'nın geleceği de Dilruba'nın geleceği de CHP'nin güvencesi altında'
"Geçtiğimiz haftalardan bir isimle bugün kamuoyunda duyulan bir ismi birlikte telaffuz etmek isterim. Bunlardan bir tanesi Dilruba, bunlardan bir diğeri de Dilara. 2 genç kadın. Dilruba'nın bir sokak röportajında söylediği sözlerin hepsine katılmayabilirsiniz. Birtakım ithamlar geçtiğinden dolayı söylediği sözler maksadını aşmış olabilir. Ama genç bir kadın düşüncelerini ifade ediyor. Onu aldılar, götürdüler, tutukladılar ve eylül ayının 3'ünde mahkemeye çıkaracaklar. Yarın sabah hepimiz adına Dilruba'yı cezaevinde ziyaret edeceğim ve kendisini 9 Eylül'deki partimizin açılış törenine, partimizin kuruluş yıldönümüne davet edeceğim."
Dilara, diş hekimliği fakültesi öğrencisi. Dünya Diş Hekimliği Kongresi'nde 'Seni istemiyorlar' demişler. Niye? 'Senin başörtün var' demişler. Bu sabah Dilara'yı aradım. Böyle bir uygulamaya tasvip etmediğimizi, başı açık ya da kapalı önemli olan bu ülkenin evlatlarının özgürlükleridir, yaşam biçimidir. İsteyen istediği gibi yer, içer. İsteyen istediği gibi örtünür, isteyen istediği gibi giyinir, hepsinin teminatı vardır ve bunların hepsinin teminatı CHP'dir. Dilara'nın geleceği de Dilruba'nın geleceği de CHP'nin güvencesi altında. Dilara'yı da bugün 9 Eylül'de partimizin kuruluş yıl dönümü törenlerine davet ettim. Bu parti inanç özgürlüğüne de başını örtüp okumak isteyen Dilara'ya da sokakta özgürce eleştiri hakkını kullanan Dilruba'ya da sahip çıkar. CHP kutuplaşmanın değil kucaklaşmanın partisidir."