Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) yeni Genel Başkanı Özgür Özel, ilk kez partisinin grup toplantısında konuştu. CHP Lideri Özel, Mustafa Kemal Atatürk’ün CHP’yi gençlere emanet ettiğini ve gençlerin partisini birinci yapacağını söyledi.
CHP 38. Olağan Kurultayı’na değinen Özgür Özel, kongreye katkı sağlayan herkese teşekkürlerini iletti. Özel, CHP’nin 7’nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun emeklerinin unutulmayacağını, Kılıçdaroğlu’na her fırsatta vefa göstereceklerini belirtti.
CHP’nin Gölge ‘Kabinesi’ne değinen Özel, kabinenin 9’unun erkek, 9’unun da kadınlardan oluştuğuna dikkat çekti. Özel, Gölge Kabineyi kadınlara emanet ettiklerini de belirtti.
TBMM'de düzenlenen toplantıda konuşan CHP Lideri Özel'in açıklamalarından satırbaşları şöyle:
"Bu partiyi gençler birinci yapacak"
"Atatürk bu partiyi gençlere emanet etmiştir. Bu partiyi siz birinci yapacaksınız. CHP’nin kurultayı görev vermiş delegelerden oluşur. Dezenformasyonlara rağmen CHP liderine demokratik yollardan rakip çıkabildiği, sandıkların konulduğu genel başkanın dahi seçile değiştirilebileceğini gösteren çok önemli bir kurultayı geride bıraktık. Katkı sağlayan herkese teşekkürlerimi sunuyorum.
"Kılıçdaroğlu’na vefamızı her fırsatta göstereceğiz"
13 yıl boyunca partimizin Genel Başkanı olarak Adalet ve Kalkınma Partisine karşı büyük bir mücadele vermiş, Artvin Şavşat’ta 1 şehit verdiğimiz silahlı saldırıda PKK terör örgütünün hedefi olmuş. Çubuk’ta bir şehit cenazesinde linç girişimine uğramış, Ankara’dan İstanbul’a 432 kilometre hak hukuk, adalet diye yürümüş, bana, bu salondaki herkese ve partimize çok büyük emeği olan Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu saygıyla selamlıyorum. Emekleri unutulmaz. Ona vefamızı her fırsatta hep birlikte her zaman göstereceğiz. Kendisinin önünde saygıyla eğiliyorum.
"Gölge kabinemizi kadınlara emanet ediyorum"
Türkiye siyasi tarihinde bir Gölge Kabine görevlendirmesi yaptık. Gölge Kabine, mevcut kabinedeki 17 bakan ve 1 cumhurbaşkanı yardımcısından oluşan 18 kişinin karşısına 18 genel başkan yardımcımızın görevlendirmesiyle, onların yaptıkları her şeyi dakika dakika izleyerek, gerekli eleştirileri yaparak, gerektiğinde önden uyararak, doğru yapılanlara destek vererek, yanlış yapılanlara engel olmaya çalışarak, etkin, yapıcı ve kararlı bir muhalefet izlemek üzere görevlendirilen arkadaşlarımız var. Kabinemizi Erdoğan’ın kabinesiyle karşılaştıracak olursak, Erdoğan da 18 görevlendirme yaptı, 17’si erkek, 1’i kadın. Cumhuriyet Halk Partisi’nin gölge kabinesinin 9’u kadın, 9’u erkek. Ben, gölge kabinemizi toplumun tam yarısını oluşturan ve hepimize emekleri olan bütün kadınlara emanet ediyorum. Türkiye’nin kadınları şunu görsünler: Bir tarafta kadına sen aileden anlarsın diyen, geri kalan bütün işlere erkekleri layık gören bir anlayış var, diğer tarafta aramızda kimse öbüründen üstün diyen bir anlayış var. Bu anlayış benim anlayışım, partimin anlayışı. Esas olarak bunu bizlere öğreten Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün anlayışı.
"Bundan sonra Hatay, CHP Genel Başkanının şahsi meselesidir"
Cumartesi günü Parti Meclisi’ni topladıktan sonra mazbatayı aldık devir teslim yaptık ilk ziyaretimi Hatay’a yaptım. Bundan sonra da Hatay’da olmaya devam edeceğiz. Hatayspor büyük başarılara imza atıyor ve Hatay’da yüzleri güldüren tek şey Hatayspor’un başarısı.
Hatay’a seçimden önce gittiğimde ‘burada siyaset yapmayacağım’ demiştim. Hatay’da halen daha kayıplarına ulaşamayan aileler enkaz başında ağlıyor. Hatayı unutturmayın dediler o gün. Bundan sonra Hatay, CHP Genel Başkanının şahsi meselesidir unutmayacağız unutturmayacağız. Hatay’da 255 bin resmi konuta ihtiyaç var.
Deprem meselesi siyaset üstü meselesidir. Düzenlemelerin hızla yapılması gerekmektedir.
"DİSK’le beraber Ulus'a kadar yürüyeceğiz"
Cumhuriyet Halk Partisi, şüphesiz Atamızın vasiyeti gereği hem Cumhuriyet hem partimiz kimsesizlerin kimsesidir. Kimseyi geride bırakmamak üzere çalışırız. Tüm sosyal sınıflara, onların sorunlarıyla ilgilenmek üzere eğilmek bizim boynumuzun borcudur. Geçtiğimiz günlerde adalet noktasında ülkenin Cumhurbaşkanının da içinde bulunduğu bir darbe girişimiyle ortaya çıkan anayasayı askıyla alma fiili karşısında Barolar Birliği, bir eylem yaptı, o eyleme hep birlikte katıldık, destekledik. Şimdi bir başka yürüyüş var. DİSK, Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu önderliğinde İstanbul’dan Ankara’ya doğru yürüyor. Takip ediyoruz, il başkanlarımız takip ediyorlar, örgütlerimiz örneğin Eskişehir’de onlarla yürüyecekler. Vardıklarında Ankara’da Cuma günü ben grubum ve Ankara’daki üyelerimiz DİSK ile beraber Ulus’a kadar yürüyeceğiz ve onların yürüyüşlerine destek vereceğiz. Ayaklarına yeni ayaklar eklenecekler, yeni yollarla taşınacak ayaklarımız, yeni kulaklar işitmeye başlayacak söylediklerimizi, çok olacağız sonunda ve değiştireceğiz bu ülkenin kaderini, değiştireceğiz. Bundan sonra emekle sermaye karşı karşıya gelmişse emeğin yanındayız. Kadınla erkek karşı karşıya gelmişse kadının yanındayız. Haklıyla haksız karşı karşıya gelmişse haklının yanındayız. Güçlüyle zayıf karşı karşıya gelmişse zayıfın yanındayız. Taraf olacağız, yanlarında olacağız, arkalarında olacağız.
"Mağdur edilen, çalışan emeklilerin de hakkını savunmaya devam edeceğiz"
Büyük bir adaletsizlik var. Devlet, emeklisine 7 bin 500 TL’yi reva görüyor. Biz bunun en düşük asgari ücret düzeyine çıkarılmasını savunuyoruz. Bunu yapacağız diye yola çıktılar, işi döndürdüler seyyanen zam yapacağız, sonra döndürdüler 5 bin TL yaptılar, onu da çalışan emekliye vermediler. Şimdi ortaya çıktı ki, CKS’ye mecburen kayıtlı olan arazisiyle geçinmeye çalışan gariban çiftçilere, köylülere, Atatürk’ün milletin efendisi dediklerine bu 5 bin TL’yi de çok görmüşler, yazıklar olsun. Biz bu düzenlemeyi Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğu için Anayasa Mahkemesi’ne taşıdık. Herkese verilmesini savunuyoruz. En düşük emekli maaşı asgari ücret olmadan da bu işin de peşini bırakmayacağız. Mağdur edilen, çalışan emeklilerin de hakkını savunmaya devam edeceğiz.
"Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa Mahkemesine kafa tuttu"
Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa Mahkemesine kafa tuttu. Bu ömrümde gördüğüm en hadisiz darbedir.
Yargıtay'ın kararında AYM'yi yok sayma ve Meclis'e ayar verme var. Sayın Kurtulmuş önce olumlu bir karar verdi ama danışma kurulu toplantısı yapılmadı ve anlaşıldı ki bu gördüğüm en hadsiz darbeydi. Biz her darbede bedel ödemiş, genel başkanları cezaevinde yatmış bir partiyiz. 15 Temmuz gecesi TBMM'ye gidip hükümetin yanındayız, darbe kimden gelirse gelsin karşısındayız demiş ve demokrasinin arkasında durmuş biri olarak söylüyorum. Biri Erdoğan'a karşı darbeye kalkarsa onun karşısında dururuz ama bu darbe girişiminde meydanı Erdoğan'a bırakmayız.
"Bu anayasa her doğanın değil Erdoğan’ın anayasasıdır"
Anayasa değişikliği yapalım diyor. Vallahi, Sayın Erdoğan, sen de Anayasayı değiştirecek sayı yok. Özgür Özel’de, CHP’de de seninle birlikte Anayasa Mahkemesi’ni güçsüzleştirecek, kararlarına uymamayı keyfileştirecek, anayasayı hiçleştirecek bir işbirliğine gidecek göz yok. Seninle birlikte anayasayı çiğnemeye kalkarsam, gözüm çıksın kardeşim, gözüm çıksın. Gidip kapılarını çalacağız diyor. Bir şeyi anlaması lazım. Anayasalar bugün yapılan durdukça güçlenen, uygulandıkça olgunlaşan aşkın zamanlı önemli metinlerdir. Anayasa, herkes için yapılır. Her doğana yapılır. Her doğan çocuk için yapılır. Bu anayasa, her doğana değil Erdoğan’a yapıldığı için şu anda kriz üretmektedir. Çünkü birisini hem bir partinin başı, hem de devletin başı yapmaktadır. Bu anayasa her doğanın değil Erdoğan’ın anayasasıdır."
"Mevcut belediye başkanımızı anketle ölçeceğiz"
İlk grup toplantısını düzenleyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ardından gazetecilerin 'ön seçim' sorusunu yanıtladı. Özel, şu ifadeleri kullandı:
"Bugün bütün il başkanlarımızı topladık öğleden sonra oturup konuşacağız. Birincisi çok kötü niyetli bir yaklaşım var. O da şu; benim kurduğum bir cümleden ‘Özgür Özel ön seçimden vazgeçti’ diyorlar, kesinlikler doğru değil.
Milletvekili seçimlerinde kayıtsız şartsız ön seçim var. Belediye seçimlerinde mutlaka ve mutlaka mevcut belediye başkanımızı anketle ölçeceğiz.
Mevcut belediye başkanımız halkın gönlündeyse aday göstereceğiz, halkın gönlünde değilse o zaman yerine aday belirleyeceğiz.
"Sandıktan kim çıkarsa onu da adaylaştıracağız"
Aday belirlemede en çok kullanacağımız yöntem örgüt denetiminde ön seçim olacak.
Eğer örgütümüz ‘burada ön seçim yapmayalım tek bir aday var’ dışında örgütümüz çoklu yarış derse mutlaka sandık koyacağız. Ön seçim kanunda 48 gün kala adayı belirliyor. Ben ‘bu kadar geç bir aday tanıtımını sıkıntı olur örgütümüze güveneceğiz’ derken örgüt denetiminde ön seçim yapacağımızı söyledim.
Örgüt denetiminde sandığı koyacağız. Sandıktan kim çıkarsa onu da adaylaştıracağız.
Mevcut belediye başkanlarımızda anket, yenilerinde örgütümüz başka bir talepte bulunmuyorsa mutlaka örgüt denetiminde ön seçim."
MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin sözleri
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin partisinin grup toplantısında Anayasa Mahkemesine yönelik sözlerini değerlendirmesi sorulan Özel, şunları kaydetti:
"Zillet ittifakı lafı Sayın Devlet Bahçeli'nin yaşında, tecrübesinde ve onun gibi çok önemli bir siyasi partinin genel başkanlığını yapan birisinin ağzından duymak beni memnun etmiyor. 'Millet' kelimesini tarif edip 'zillet' demek milliyetçi bir partinin genel başkanına yakışmaz. Benzer yarışlara girebiliriz. Ben geçmişte çok yaptım. Bu konularda fena değilimdir. Duyduğunda üzülecek yakıştırmaları biz yapmayalım. Zillet derseniz size de millet bir şeyler söyler. Bu hiç hoşunuza gitmez. Onun dışında Anayasa'ya saygı millete saygıdır. Ben eğer Anayasa'nın o maddesi için Devlet bey gibi düşünürken Türkiye Büyük Millet Meclisinin savunulduğu madde için aynı muameleyi yaparsam Devlet beyin Osmaniye'den aldığı görevi tartışmaya açarım. O yüzden bu doğru değil. Anayasa'nın herhangi bir maddesini usulüne uygun değiştirmeye çalışmak başka bir şeydir. Değişmeden yok saymak o kurumlara hakaret etmek başka bir şeydir. Doğru bulmam. Bence bu dili terk etmek lazım."
"Meral Akşener ile ittifak kapsamında bir görüşmeniz olacak mı?" sorusunu ise Özel, "Yarın görüşme olacağı bilgisi doğru değil. Sayın Akşener ile çok güzel bir telefon görüşmesi yaptık. Elbette görüşeceğiz ama kararlaştırdığımız bir görüşme tarihi yok. Olursa basından sorumlu arkadaşlarımız iletişimini yaparlar." şeklinde cevapladı.
İttifak konusunda önümüzdeki süreçte HEDEP'in kapısını çalmayı düşünüp düşünmediklerine ilişkin soruya ise Özel, "Bugün il başkanlarıyla daha sonra yapacağı parti meclisi toplantısında, ittifakları, bundan sonra nasıl bir yol yöntem izleneceğini ya da izlenmeyeceğini konuşacağız. Ben partinin yetkili kurullarının yetkisinde olduğu alanlara görüş bildiren bir lider olmamaya söz verdim. Parti Meclisinin alacağı karardan sonra görüşelim." yanıtını verdi.
