Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Parti Genel Merkezinde "Sendikalar ve Emek Örgütleri Buluşması’nda konuştu. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisine teşekkür etmesine değinen CHP Lideri Özel, " Bana da teşekkür etmiş. Ülkenin birlik bütünlüğüyle ilgili tutumundan dolayı memnuniyetlerini ifade ediyor. Beni bir kişi anladı o da yanlış anladı. Sayın Erdoğan, milyonlar anladı sen anlamamışsın" diye konuştu.
Özel, CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in sabah saatlerinde 'terör' soruşturması kapsamında gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Özel, " Neymiş, Öcalan'la çözüm sürecine yönelik bilim adamlarından oluşan heyetle ilgili görüşme yapılmış. Devlet Bahçeli'nin çıkaralım kürsüden konuşsun dediği süreçte bunlarla suçlanıyor Ahmet Hoca. İki Esenyurt'ludan biri oy vermiş. Türkiye'nin en büyük ilçesi. Bir dezenformasyon yayıyorlar. Ahmet Özer'e verilen temiz kağıdı var elimde" ifadelerini kullandı.
Özel, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in gözaltı kararını veren Başsavcı Akın Gürlek’e yüklendi. Özel, “Gerçekten anlamak mümkün değil. Akın Gürlek'in gidip de Ankara'da bakan yardımcısıyken kötü planlanmış satranç tahtasında demokrasiyi tehdit eden bir yere çekilmiş, bir piyon olduğundan hiçbir şüphem yok” diye konuştu.
Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Öğretmenler, her biri ve aileleri çok üzgün"
Sayın Erdoğan, 11 Nisan 2023 günü seçim beyannamesini açıklarken, bir daha seçildiği takdirde mülakatın kaldırılacağını söylemişti. 12 Mayıs'ta seçimlere iki gün kala dönemin bakanı Sayın Özer çıkıp, "Artık mülakat kalktı, Cumhurbaşkanımız söz verdi. Bir daha mülakat yapmayacağız" demişti. Seçimi kazandılar, seçimden sonra o seçimde 1 milyon öğretmenin çok önemli bir kısmı bu söze inanarak oy verdi. Sonra ne oldu? Seçimden hemen sonra 11 Eylül 2023'te Yusuf Tekin yeni MEB Bakanı, sanki öncesini atayan kalemle kendisini atayan kalem değişmiş gibi tuttu mülakatın önemini söyledi. O mülakatı yaptılar.
66 gün sonra sonuç açıkladılar, puanları açıkladılar sıralamayı açıklamadılar. WhatsApp gruplarında puan paylaşarak kendilerince sıralamaya yaptılar. Öğretmenler, her biri ve aileleri çok üzgün.
Özel'den Ahmet Özer'in gözaltına alınmasına tepki
(Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in gözaltına alınması) Şimdi İstanbul'da... Bir yandan davalar süreçler, bir yandan sabahın köründe açıklama. Neymiş, Öcalan'la çözüm sürecine yönelik bilim adamlarından oluşan heyetle ilgili görüşme yapılmış. Devlet Bahçeli'nin çıkaralım kürsüden konuşsun dediği süreçte bunlarla suçlanıyor Ahmet Hoca. İki Esenyurt'ludan biri oy vermiş. Türkiye'nin en büyük ilçesi. Bir dezenformasyon yayıyorlar. Ahmet Özer'e verilen temiz kağıdı var elimde.
Burada diyor ki, adli sicil kaydı yoktur. Esenyurt'lu soruyor, belediye başkanı seçeceğim, kimler içinden çekebilirim, mahsurlu olan birisi varsa seçmeyeyim diyor. Sen daha 6 ay önce seçebilirsin demişsin. Bugünkü basın bülteninde 10 yıldır takibimizdeydi diyor. Zaten bunlara mahkeme karar verecek de yaratılmaya çalışılan algıya bak. Burada aynı adliyenin kaşesi var, amblemi var. Teröristse seçemezsin zaten. Mahsuru yok diyorsun, 10 gündür de Devlet Bahçeli o söylediğiniz görüşmelerin acaba dediğiniz kişinin ta kendisinin umut hakkından bahsediyor. Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz.
"Akın Gürlek'in bir piyon olduğundan hiçbir şüphem yok"
Gerçekten anlamak mümkün değil. Akın Gürlek'in gidip de Ankara'da bakan yardımcısıyken kötü planlanmış satranç tahtasında demokrasiyi tehdit eden bir yere çekilmiş, bir piyon olduğundan hiçbir şüphem yok. Tehdit ettiği şey bu milletin birliği beraberliği, demokrasi ve insanları seçme özgürlüğüdür. O seyyar giyotini oradan alın. Bu konuda süreci çok dikkatli ve yakından takip ediyoruz. Kurulan kirli oyunun, ne parçası oluruz ne de o oyuna teslim oluruz.
"Sayın Erdoğan, milyonlar anladı sen anlamamışsın"
Bugün sayın Erdoğan kürsüdeydi. Sayın Bahçeli'nin açıklamalarını sahiplendi. Erdoğan'dan bir şeyler duymak isterdik gibi yaklaşımlar oluyor, daha ne duyacaksınız. Her sözünün altına imza atmıştır. Bitti o. Erdoğan'ın pozisyonu aynı. Bana da teşekkür etmiş. Ülkenin birlik bütünlüğüyle ilgili tutumundan dolayı memnuniyetlerini ifade ediyor. Beni bir kişi anladı o da yanlış anladı. Sayın Erdoğan, milyonlar anladı sen anlamamışsın.
"Kürtler sorunum var diyorsa vardır"
Ben de isterim teşekkür etmeyi ama bir kişinin meselesini o kişinin özgürlüğüyle ilişkilendirip getirip de Meclis'te konuşturup kökünden halletmeyi düşünecek önerme eksiktir, felaket getirecektir. Kürtler sorunum var diyorsa vardır noktasındayım. O soruna Meclis'in bakması noktasındayım. Hiçbir siyasi parti dışlanmadan konuşulmalı. Ben Meclis'i adresi gösteriyorum, Devlet Bey ve sen Abdullah Öcalan'a Meclis'i adres gösteriyorsun.
"Abdullah Öcalan odaklı durumu kendinizin de sürdüreceğini gösteriyor"
Bir aktörü aktörleştirip bir sorunu yok sayarsanız, bana teşekkürünüz sadece beni dinlemediğinizi ya da perspektif yerine Abdullah Öcalan odaklı durumu kendinizin de sürdüreceğini gösteriyor. Bu doğru değil. Meclis'in merkezde olduğu şeffaf, adil, toplumsal mutabakata dayalı çözüme dayalıyız. Şehit ailelerinin, onların da rızasının alındığı, olur dedikleri süreci örgütlemekten yanayım.
Olmadık meselelerle gündemi karıştırıp yeni başarısızlık sürecinin örgütlenmesi doğru iş değildir. Her teşekkürün bir değeri vardır. Bu teşekkür yanlış zeminde ve yanlış biçimde yapılan bir teşekkür. Bu işi Meclis'e alalım, devletin bilgilerini de, milletin desteğini de, her aktörün sözünün kıymetini de değerlendirelim, bu işi çözelim."