İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Halk TV’ye yönelik operasyon ve gazetecilerin gözaltına alınmasına ilişkin yazılı bir açıklama yaparak iktidarın yargı sopasıyla toplumu sindirmeye çalıştığını söyledi. Dervişoğlu, adil bir yargı sisteminin anayasal güvence altındaki basın özgürlüğünün de temel güvencesi olduğunu vurguladı.
Dervişoğlu açıklamasında, “Türkiye ve Türk Milleti adaletsiz bir girdaba sürükleniyor. Millete hizmet etmesi gereken iktidar gücü, maalesef adaletsizce kullanılıyor” ifadelerini kullandı. Dervişoğlu, yasalardan kimsenin muaf olmadığını, ancak herkes için eşit uygulanması gerektiğini belirtti. İktidarın kayırmacı ve tarafgir bir zihniyeti benimsediğini savunan Dervişoğlu, “Vatandaşın devletine ve ülkesine en önemli bağı adalettir. Tek bir vatandaşın adalet duygusu yaralanırsa 86 milyonluk millet yaralanır” dedi.
Halk TV gazetecilerine yönelik müdahaleyi 'tüm halka yönelik bir yargı sopası' olarak nitelendiren Dervişoğlu, tek adam rejiminin çirkin yüzünün de bu uygulamalarla ortaya çıktığına dikkat çekti. Demokrasi için vazgeçilmez olan basın özgürlüğünün anayasal güvence altında olduğunu hatırlatan Dervişoğlu, bu hakkın çiğnenmesinin aynı zamanda anayasa ihlali anlamına geldiğini vurguladı.
İktidarı uyaran Dervişoğlu, “Yargıyı kendi kural ve gelenekleri içinde işleyişine bırakmak yerine, üzerinde vesayet kurarak milletimizi korkutup sindirebileceğini zanneden iktidarı bir kez daha uyarıyorum: Adalet bir gün herkese lazım olacak” dedi. Dervişoğlu son olarak, Halk TV ailesine ve Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’a geçmiş olsun dileklerini ileterek, sürecin yakından takipçisi olacaklarını kaydetti.
Dervişoğlu'nun açıklaması şöyle:
"Türkiye ve Türk Milleti adaletsiz bir girdaba sürükleniyor.
Milletimizin verdiği yetkiyi adaletle kullanması gerekenler, tam tersine iktidar gücünü adaletsizce kullanıyor.
Hiçbir kişi ya da kurum, yasalardan muaf değildir.
Ancak yasalar da her kişi ve kuruma eşit uygulanmak zorundadır.
Üzülerek ifade ediyorum ki Türkiye hukuk alanında kayırmacı ve tarafgir bir zihniyetin pençesinde, adalete aç ve susuzdur.
Vatandaşın devletine ve ülkesine bağı ve güvenindeki en önemli halat, adalettir.
Tek bir vatandaşımızın adalet duygusu yaralanırsa, 86 milyonluk millet yaralanır.
İçinde bulunduğumuz durum tam da budur.
Halk TV'nin gazetecilerine yapılan muamelenin muhatabı yalnızca onlar değil, milletimizin tamamıdır.
Bu keyfiyet, hangi görüşten olursa olsun bütün vatandaşlarımıza gösterilen yargı sopasıdır.
Evrensel kurallarla yürüyebilecek bir soruşturmayı, kamu adına görev yapan gazeteciler için zulme çevirmek sadece adaletsizlik değil, aynı zamanda tek adam rejiminin çirkin yüzünün de ispatıdır.
Demokrasilerin vazgeçilmez ihtiyaçlarından biri de basın özgürlüğüdür.
Bu özgürlük anayasal güvence altındadır. Dolayısıyla ihlali, aynı zamanda anayasa ihlalidir.
Yargıyı kendi kural ve gelenekleri içinde işleyişine bırakmak yerine, üzerinde vesayet kurarak milletimizi korkutup sindirebileceğini zanneden iktidarı bir kez daha uyarıyorum:
Adalet bir gün herkese lazım olacak. Güven duygusunu yaralamayın. Çünkü bu yara milletimizin vicdanını kanatıyor.
Bu duygu ve düşüncelerle; haber alma hakkı yara alan milletimize, Halk TV ailesine ve Suat Toktaş’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Bilinsin ki sürecin yakından takipçisi olacağız."