Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Sinan Arslan ile tutuksuz sanıklar Mehmet Arslan, Abdullah Yılmaz ve tarafların avukatları katıldı.
Maktul Cengiz Akyıldız'ın ablası Nermin Akyıldız bulunduğu şehirden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) duruşmaya bağlanırken, maktulün eşi Özlem Akyıldız ile kızları Aslıhan Akyıldız ve Nebahat Çobanoğlu da duruşmada hazır bulundu.
Tutuklu sanık Sinan Arslan savunmasında, Yargıtayın da suçu kendisinin işlemediğini gördüğünü ve bu nedenle bozduğunu söyledi.
Yaşanan olayla alakası olmadığını iddia eden Arslan, "Suçu işlemediğim resmi makamlarca kanıtlandı. Ben ne vuranı ne de vurulanı gördüm. Benim bu cinayeti işlemediğimi çok iyi biliyorsunuz. En azından beni serbest bırakmanız gerekiyor." şeklinde savunma yaptı.
Müştekiler ise şikayetlerinin devam ettiğini belirtti.
Müşteki avukatı Atıf Şenel beyanında, otopsi raporu bulunduğunu, kimsenin yaşanan olayın üstünü örtme durumu olamayacağını ve mahkemenin ilk verilen kararda direnmesi gerektiğini ifade etti.
Mahkeme sanık Sinan Arslan'ın tutukluluk haline devam kararı vererek duruşmayı erteledi.
Öte yandan, duruşmayı, MHP Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Tülin Tuncay, İstanbul İl Sekreteri Fetih Ahmet Alparslan ve Esenyurt İlçe Başkanı Metin Yazar da takip etti.
Davanın geçmişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Esenyurt'ta 26 Ocak 2014'te MHP seçim bürosunun açılışı sırasında partinin seçim otobüsünün taşlanmasıyla başlayan olaylar sonucu Cengiz Akyıldız'ın silahla öldürüldüğü, Kemal Sağsöz'ün silah, Cihan Köç'ün demir sopa, Özkan Can, Erkan Kamil Tanrıverdi, Soner Özcan, Gencay Yılmaz ve Ramazan Türkmen'in de çeşitli aletlerle vurulmak suretiyle yaralandığı belirtilmişti.
Sanıkların ellerindeki aletlerle müştekilere saldırdıkları, bu sırada Sinan Arslan'ın tabancayla ateş ederek Kemal Sağsöz'ü omzundan yaraladığı ifade edilen iddianamede, göğsüne bir mermi isabet eden Cengiz Akyıldız'ın kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdiği aktarılmıştı.
İddianamede, şüpheliler Sinan Arslan, Mehmet Arslan, Abdullah Yılmaz ve Emin Yılmaz'ın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılması istenmişti. Ayrıca sanıkların "örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek", "kasten yaralama", "kasten öldürmeye teşebbüs", "ruhsatsız silah taşıma" suçlarından toplam 52 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edilmişti.
Bu arada, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, olay tarihinde 18 yaşından küçük oldukları için dosyası ayrılan 6 sanık hakkında da iddianame hazırlanmıştı.
"Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak için kurulmuş silahlı örgüt adına suç işleme", "kasten öldürmeye yardım etmeye iştirak" ve "kasten yaralama" suçlarından 39 yıla kadar hapis cezalarına çarptırılmaları istenen sanıkların dosyası, Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldükten sonra bu dosyayla birleştirilmişti.
Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesince 30 Mayıs 2016'da verilen kararda, sanık Sinan Arslan "Cengiz Akyıldız'ı kasten öldürme" suçundan müebbet, "Kemal Sağsöz'ü öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıl, 4 kişiye karşı "yaralama" suçundan 3 yıl, "Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet etme" suçundan da 2 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmıştı.
Benzer suçlardan sanık Abdullah Yılmaz'ı 4 yıl, Mehmet Arslan'ı 1 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, suç tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen 6 çocuğa da çeşitli hapis cezaları vermişti.
Mahkeme sanıkları, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan da 3 yıl 8 aydan 5 yıl 7 aya kadar değişen oranlarda hapisle cezalandırmıştı.
Firari sanık Emin Yılmaz'ın yakalanamaması nedeniyle dosyası ayrılmıştı.
Yargıtay 2 kez bozma kararı verdi
Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, maktulü öldüren kişiye ilişkin eşgal tarifleri, teşhisler ve ifadeler arasında farklılık bulunması nedeniyle görüntüler üzerinde iyileştirme çalışması yapılarak bilirkişi raporu alınması ve olay yerinde keşif yapılması gerektiğini belirtmişti.
Eylemleri sanıklar Sinan Arslan ile Abdullah Yılmaz'dan hangisinin gerçekleştirdiğinin ve silahı kimin kullandığının tespit edilmesi gerektiğini vurgulayan daire, suça sürüklenen çocukların da eylemlere iştirak, irade ve durumlarının belirlenerek karar verilmesini bildirmişti.
Daire, bu gerekçelerle kararı kısmen bozmuştu.
Bunun üzerine dosya yeniden yerel mahkemeye gönderilmişti.
Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesince ikinci kez yapılan yargılama sonucunda tekrar kurduğu hükmü inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesi, eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle kararı tekrar bozmuştu.
Daire, bozma kararında, "kasten öldürme" ve "kasten öldürmeye teşebbüs" eylemlerini sanıklar Sinan Arslan, Mehmet Arslan, Abdullah Yılmaz ve Emin Yılmaz'dan hangisinin gerçekleştirdiğinin şüphe bırakmayacak şekilde tespit edilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğini kaydetmişti.