'Muhteşem Yüzyıl' dizisinde canlandırdığı 'Hürrem Sultan' karakteriyle hafızalara kazınan ve son olarak 'Ru' dizisiyle izleyici karşısına çıkan oyuncu Meryem Uzerli, Marie Claire dergisinin yeni sayısına konuk oldu. Meryem Uzerli, oyuncu olmadan önce birçok işte çalıştığını söyledi:

‘’Büyürken farklı hayatları gözlemlemekten büyük zevk duyuyordum ve bir gün en yakın arkadaşımı bir trafik kazasında kaybettim. Yaşamı ve ölümü sorguladığım bir dönemdi. İnsanların hayatlarına dokunmak önceliğim olmuştu. Bir yıl boyunca bir hastanede lösemili çocuklar için gönüllü çalıştım. Almanya’da vefat eden kişilerin son yolculuklarına en iyi halleri ile çıkmasını isterler. Hastanede çalıştığım dönemde bir ekip onları bu yolculuğa hazırlardı. Ben de cenaze için hazırlanan vefat etmiş kişilere makyaj yapıyordum. Ve bunların hiçbirini ‘Şimdi bunu yapmalıyım’ diye programlamadım, karşıma çıktılar.’’

"Annem katolik babam müslüman"

Meryem Uzerli, anne babası Ursula-Hüseyin Uzerli hakkında ise “Babam annemi çok sevdi. Annemin daha önceki evliliğinden olan iki abime de harika babalık yaptı. Yani böyle bir insan olmamın başlangıcını bu davranışlarıyla babam verdi. Annem Katolik, babam Müslüman. Çok toleranslı büyüdüm. Ailemde en önemli şey karşındaki insanı sevmek ve olduğu gibi kabul etmekti” dedi.

Oyuncu, “Kendini ne kadar genç hissediyorsun” sorusuna ise şu şekilde yanıt verdi: “Genç hissetmek ne demek, yaşlı hissetmek ne demek? Ben konuya öyle bakmıyorum. Ben kendimi sağlıklı ve enerjik hissediyorum bence önemli olan da bu! Tabii ki kendimi her gün bomba gibi hissetmiyorum. İki çocuğum, yoğun bir iş tempom ve vakit ayırmam gereken bir ailem var. Ruhum hep genç, rakamlara ve dış kabuğuma takılmıyorum.”

Ali Koç ve Mourinho'ya Galatasaray derbisi göndermesi Ali Koç ve Mourinho'ya Galatasaray derbisi göndermesi

"Kadın, kadının kurdu değil, yurdu olmalı"

Başarılı isim, kadınlar hakkında da rahatsız olduğu durumlardan bahsetti: “Her kadın hayatın her alanında erkeklerle eşit değerlendirmeye ve eşit şansa sahip olmak ister. Eğer üst düzey bir yönetici seçilecekse bu noktada ne kadar eşit şartlara sahip kadınlar bakmak lazım. Neden kadınlar kadınları bu kadar acımasızca eleştiriyor anlayamıyor. Hele bir annenin bir anneyi eleştirmesine hiç anlam veremiyorum. Kadınlar birbirleriyle savaşmasın. Kadın, kadının kurdu değil yurdu olmalı.”

Kaynak: Haber Merkezi