Faruk Bildirici bugün, T24’te yayınlanan yazısında BİK’in yeni yasa ile getirdiği kuralları ve şartları ele aldı. BİK Genel Müdürü Cavit Erkılınç’ın yasayı savunurken, ‘Dikkatli bakıldığında 'tık avcılığı' peşinde koşanlarla işimiz olmadığını net bir şekilde görürsünüz’ sözlerini hatırlatan Bildirici, “Keşke belirledikleri standartlar, internet haber sitelerinde Erkılınç’ın söylediği gibi “kaliteyi, özgünlüğü ve mesleki değerleri” artırmaya hizmet etseydi. Dokuz aylık uygulama maalesef söylenenin tersine CEO yöntemleri kullanımını ve sayısal yarışı azaltmadı, artırdı. Resmi ilan ve reklam almak isteyen haber sitelerinin daha çok “tık” peşinde koşmasına yol açtı” ifadelerini kullandı.
Bildiricinin yazısının ilgili kısmı şöyle;
Evet, yönetmelikte, etik değerler savunuluyor; içeriğin başlıkta saptırılması, mahreçsiz ve kaynaksız haber yayımlanması, orantısız görsel kullanılması, haber ile reklamın içiçe geçmesi gibi internetteki yaygın gazetecilik yanlışları engellenmeye çalışılıyor. Muhabir, editör ve yazar sayısında asgari kadro zorunluluğu da getiriliyor.
Ama yönetmelik, resmi ilan ve reklam alabilmeyi, teknik gereklilikler dışında, tekil ziyaretçi ve görüntüleme sayısı ile günlük asgari haber sayısı koşuluna bağlıyor. Sayısal koşullar, belirlenen altı kategoriye göre değişiyor. Tüm Türkiye’ye yönelik yayınlar “Genel kategori”de, İstanbul merkezli yayınlar “Birinci kategori” kabul ediliyor; diğer kentlerdeki yayınlar da dört kategoriye ayrılıyor. “Genel Kategori”de olmak isteyen bir haber sitesinin günlük 500 bin “tekil ziyaretçi sayısı”na, 1.5 milyon “sayfa görüntülenme sayısı”na ulaşması, 11’i muhabir 32 çalışanı olması zorunlu. Her gün en az 240 haber girilmesi gerekiyor.
“Birinci Kategori”de bu sayılar, günlük 50 bin “tekil ziyaretçi sayısı”na, 150 bin “Sayfa görüntülenme sayısı”na, kadro sayısı da 5’i muhabir olmak üzere 15’e iniyor. Yayımlanacak günlük haber sayısı da 100’e düşüyor.
Bir de bekleme süresi sorunu var. Resmi ilan yayımlama hakkı bulunan gazetelerin haber siteleri, bekleme süresine tabi tutulmadı. Ama öbür sitelerin hak kazanabilmek için beklemeleri gereken süre 24 ay. Bu süreyi 6 aya indirmenin tek yolu da “asgari kadro ve günlük asgari içerik sayılarının 2 katı ile günlük asgari tekil ziyaretçi sayısının 4 katına ulaşmak…
BİK’te “Dijital ölçümleme sistemi” kurularak, haberciliğin kalitesi böyle sayılarla ölçülmeye çalışılıyor. Oysa haberciliğin kalitesi sayılarla ölçülemez. Öyle zaman olur ki, bir haber yüzlerce habere bedel olur. Bazen de onlarca haber geçersiniz hiçbir etkisi, kalıcılığı olmaz. BİK, haber sitelerini etkili özel haberler yerine okur ve izleyici avlayıp o sayılara ulaşmaya zorlamış oluyor.
BİK’in internet haberciliğini kısır döngüden kurtarmak için yönetmeliği ve analiz yöntemini değiştirmesi gerek. Sayısal koşulları asgaride tutup, uzmanlar ve değerlendirme kurulu gibi farklı yöntemlere başvurulabilir. Yoksa BİK de devlet kesesinden “tık avcılığı”nı teşvikten kurtulamaz.