Ayaş Belediyesi'nin düzenlediği iftar programında konuşan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, emeklilere yönelik yaptıkları yardımları anlattı. İktidarın emekliyi ölüme terk ettiğini vurgulayan Yavaş, son 2 yılda 70 bine yakın emekliye 1 milyar 570 milyon lira destekte bulunduklarını aktardı. Ayaş'ta çiftçilere de bir müjde veren Yavaş, "Çiftçilerimizin başkent kartlarına mazot paraları bu gece yatırılıyor" dedi.
Yavaş, Ayaş'ta yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Bugün 16 artı 1 diyerek ifade edebileceğimiz 17 tane belediye başkanı elimizden tutuyor, biz de onların bir dediğini iki etmeden kendilerine destek olmaya çalışıyoruz. Yine aynı partiden olmadığımız belediye başkanları da aynı şekilde gelip bizlerle birlikte çalışmak isterlerse elbette onlara da destek olmak istiyoruz. Çünkü Ankara için hep beraber el ele vererek çalışmak büyük bir keyif. Eksiklerimizi yan yana gelip bir arada oturup paylaşmak, onların bir an evvel çözümlerini yapmak için çalışmak gerçekten çok çok önemli. Onun için her şeyden önce bizim elimizi rahatlatıp, Ankara'da çok daha rahat çalışmamızı sağlayan tüm Ankaralıları ve buradaki Ayaşlılara da çok teşekkür ediyorum, minnetlerimi sunuyorum.
"Ankara'da hem dayanışmayı, paylaşmayı öğrendik hem de üretimi artıracak çalışmalar yaptık"
Bizler tabii önce 2019'daki oyumuzun çok üzerinde bir oyla seçildik. Bunun sebebi neydi? Farklı bir belediyecilik yaptık. Betonun yerine yeşili tercih ettik. Gökdelenlerin yerine güneşi tercih ettik. Herhangi bir şekilde derdi olanın 'Kafasını kaldırıp bana yardım edecek yok mu?' ya da 'Bunu kim çözecek?' dediği zaman bu yetki ilçenin mi, devletin mi, büyükşehir belediyesi mi demeden gücümüzün yettiği kadar hepsinin yanında olduk. Kırsal Kalkınma Destekleri ile birlikte pandemi dönemine baktığımız zaman gerçekten Ankara'da hem dayanışmayı, paylaşmayı öğrendik hem de üretimi artıracak çalışmalar yaptık. Ülkenin ekonomisi belediyelerimizi de etkiliyor. Belediyelerin gelirleri de azalıyor. Özellikle yeni kazanılan belediyelerde, önceki dönemden kalan vergi ve sigorta borçlarının bu döneme yıkılması ve bir de bunları 'silkeleyin' denmesi nedeniyle belediyelerin hizmet etmesi de engellenmek isteniyor. Buna rağmen hiçbir arkadaşımız şikayet etmeden çalışmalarına devam ediyor.
"Emekliler adeta ölüme mahkum edildiler"
Emeklilere 10 bin lira verdiler bir buçuk yıl önce. 10 bin liraya insan geçinebilir mi? İlerlemiş yaşıyla, emeğini bu ülke için harcamış ve emekli olmuş insanlar, üstelik kendi primlerini ödedikleri için daha fazla para almaları gerekirken, bu paralar kendilerine ödenmedi. Ve 10 bin liraya adeta ölüme mahkum edildiler. İşte tam o sırada biz bir açıklama yaptık. 10 bin lira alan emeklilere destek olacağız dedik. Bu şimdiye kadar büyüdü, büyüdü, büyüdü. 70 bine yakın, 69 bin küsur emekliye düzenli şekilde destek oluyoruz. Ve bugüne kadar 70 bine yakın emekliye verdiğimiz para bir buçuk iki yıl içerisinde tam 1 milyar 570 milyon lira kendilerine destekte bulunduk. Oysa bu hükümetin vermesi gereken bir paraydı. Ancak biz bu insanların ne yer, ne içer, nasıl ısınır, bu yaştan sonra kimin eline bakacaklar, kimden ne isteyecekler, bunları düşünerek yemelerinden içmelerinden kısmamaları için bu şekilde kendilerine destek olduk. Sadece bir kısmını anlattığım belediyecilik anlayışımız bu.
"Kimseyi ayırmadan bir bütün olarak onları kucaklayacak bir yönetimin gelmesini inşallah arzu ediyoruz"
Şu anda bu masada gördüğünüz birçok belediye başkanı inşallah bu felsefeyle bundan sonraki yıllarda Ankara halkına hizmet etmeye devam edecekler. Biz üretken bir belediyeciliği tercih ediyoruz. Herkesi kapsıyoruz. Hiç kimseyi ayırmadan, dışarıda bırakmadan çalışıyoruz. Dolayısıyla böyle bir belediyecilik yapılırsa, bunun şu andaki Türkiye'de böyle siyasi ortamda sert konuşmaların tartışmaların ortadan kalkacağı şekilde kimseyi ayırmadan bir bütün olarak onları kucaklayacak bir yönetimin gelmesini inşallah arzu ediyoruz. Toplum kavgalardan, tartışmalardan artık bıktı. Tartışacak hiçbir şeyimiz yok. Paylaşamayacak hiçbir şeyimiz yok. Ben dahil, burada oturan arkadaşların hepsi maaşlarını sizden alıp, sizlere hizmet etmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla hiçbirisinin size hiçbir konuda bir itiraz yükseltme hakkı yok. Bu bilinçle hareket ediyoruz.
"Gıda enflasyonunda şu anda dünya birincisiyiz"
Şu müjdeyi vermek isterim, her sene biliyorsunuz çiftçilerimize destekte bulunuyoruz. Tohum desteğinde bulunuyoruz, gübre desteğinde bulunuyoruz, fide desteğinde bulunuyoruz. Çiftçilerimizden 18 bin küsuru, onların adına bu gece başkent kartlarına mazot paralarını da yatırılıyor. İnşallah onlar üretsin. Kimseye ihtiyacı olmadan, bizim için üretsin, Türkiye için üretsin. Hiç kimseye ihtiyacı olmadan kazandıklarını da aileleriyle birlikte yesin. Çünkü artık biz kendi kendine yeten ülkelerden biriyiz derken, dışarıdan buğday veya birçok gıda maddesini ithal etmek durumunda kaldık. Bize bunları bıraktırdılar. Avrupa'da, dünyada daha ucuz uğraşmayın dediler. Ama sonuç ne oldu? Gıda enflasyonunda şu anda dünya birincisiyiz. Bir yanda sokağa dökülen üretilmiş sebzeler, bir yandan ona ulaşamayan halk. Onun için bizi kurtaracak daha fazla üretim, daha fazla üretim ama çiftçiye de daha fazla teşvik. İnşallah bu zihniyette olan bir yönetim de seçimden sonra gelirse, inşallah çok daha rahat edeceğiz diye düşünüyorum."
Ayaş Belediye Başkanı İzzet Demircioğlu ise yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"1 yıl önce Mansur Başkanım bizimle uyumlu çalışacak bir belediye başkanı gönderin diyerek bu yolculuğu başlattı. Sayın Başkanım, 31 Mart itibariyle tuttuğumuz eli hiç bırakmadık. Bundan sonra da bırakmayacağız. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş, her türlü desteği yardımı her daim arkamızda olduğunu hissederek çalışıyoruz. Bu da bizim için çok büyük bir avantaj. Kendisine desteklerinden dolayı ilçem adına çok teşekkür ediyorum."