Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamaya göre, Mikati, her yıl 1 Ağustos'ta kutlanan "Ulusal Ordu Günü" dolayısıyla başkent Beyrut'un doğusundaki El-Yerze bölgesindeki ordu karargahını ziyaret etti.
Mikati, "Ülkeyi bunaltan şey Lübnan'ın yaşadığı güvenlik şartlarına ek olarak tehlike düzeyinin artarak bir bölgeden diğerine yayıldığı uyarısında bulunan endişe verici bölgesel gelişmelerdir." dedi.
Lübnan'ın "mevcut olan her şeyle" topraklarını savunma hakkı var
Yaşanan son gelişmelere ilişkin Mikati, "Sistematik ve tehlikeli bir İsrail gerilimiyle karşı karşıyayız, yakın zamanda kanlı olaylara tanık olduk." ifadesini kullandı.
Ülkesinin "mevcut olan her şeyle" topraklarını, egemenliğini ve onurunu savunma hakkı bulunduğunu vurgulayan Mikati, "Neyi feda etmek gerekirse gereksin, bu seçenek karşısında hiç tereddüt yok." diye konuştu.
Lübnan Başbakanı Mikati, hükümetinin, savaşı değil barışı savunduğunu dost ülkelere bildirdiğini aktardı.
Hükümetinin "Lübnan'ın güneyinde işgal altındaki bölgeleri geri alarak kalıcı istikrarı elde etmek ve İsrail'in Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararını tüm hükümleriyle uygulaması için çalıştığına" dikkati çeken Mikati, hiçbir saldırının hükümeti bu doğrultuda çalışmaktan alıkoyamayacağını söyledi.
Hizbullah'ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür, İsrail ordusunun 30 Temmuz'da Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta düzenlediği saldırıda ölmüştü.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye de 31 Temmuz'da İran'ın başkenti Tahran'da suikasta uğramıştı.
İran ve Hamas saldırının arkasında İsrail'in olduğunu belirtirken, Tel Aviv yönetimi bu suikasta ilişkin suskunluğunu sürdürüyor.
Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana saldırılarını sürdüren İsrail, kuzey sınırında da Lübnan Hizbullahı ile çatışıyor.
