2024 yılının ilk iki ayında Türkiye’nin ham çelik üretimi, geçen yılın aynı ayına göre %34,4 artışla 6,3 milyon tona yükseldi. Ocak ayında tüketimin %19,5 artmasına karşılık, çelik ürünleri ithalatındaki artışın %12,4 oranında kalması nedeniyle, tüketim içerisindeki ithalatın payı geçen senenin aynı dönemine göre 2,8 puan azalışla %38,4 seviyesine geriledi.
Türkiye çelik sektörü ise, Ocak ayında %23,0 artışla 894,7 milyon ton ihracat seviyesine ulaştı. Avrupa bölgesi 271,3 bin ton ile Türkiye’nin en büyük pazarını oluşturdu. Avrupa’yı ihracattaki %34 oranındaki düşüşe rağmen 171,6 bin ton ile Orta Doğu/Körfez bölgesi, 80,7 bin ton ile Kuzey Afrika bölgesi takip etti.
Çelik ürünleri ihracatı Ocak ayında ülke bazında incelendiğinde, 82,0 bin ton ile Yemen ilk sırada yer alırken, Yemeni 63,7 bin ton ile Romanya, 55,1 bin ton ile ABD, 43,5 bin ton ile İtalya izledi.
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, yılın ikinci yarısında Çelik piyasasından beklentileri ve Çin’in etkisini Elips Haber’den Sibel Yazıcı’ya değerlendirdi.
“Çelik sektörümüz dünyanın 7. en büyük çelik üreticisi konumunu güçlendirecek”
Dünya çelik talebinin yüzde 1,9 oranında artmasının yurt içinde üretimi artıracağını belirten Yayan, üretimi artıracak diğer nedenleri sıraladı:
“2024 yılında enerji girdi maliyetlerinin makul seviyelerde seyretmesi, hammadde fiyatlarındaki artışı sınırlı tutuyor. Yeşil Dönüşüm kapsamındaki altyapı yatırımlarının yoğunlaşması ve enflasyonun gelişmiş ülkelerde düşme eğilimine girmesiyle birlikte, genişleyici para politikaları tüketimi ve yatırımları canlandıracaktır. Böylece dünya çelik talebinin yüzde 1,9 oranında artması, yurt dışı talepteki sınırlı canlanmaya ek olarak, yurt içi talepte de iyileşmenin devam etmesinin ve talebin iç piyasaya yönlendirilmesinin, sektördeki kapasite artışları ile birlikte, yurt içi üretimin artmasına destek sağlaması beklenmektedir.
Bu arada, üretimdeki artışın ölçek ekonomisi yolu ile rekabet gücünün artmasına katkı vereceği ve çelik sektörümüzün dünyanın 7. en büyük çelik üreticisi konumunu güçlendireceği değerlendirilmektedir.”
“Türkiye, 2023 yılında Çin’in en fazla ihracat yaptığı ülke oldu”
Çin’in Küresel çelik piyasasındaki rolüne değinen Dr. Yayan, “Çin, dünya ham çelik üretiminde %54 paya sahip, dünyanın en büyük çelik üreticisi ve aynı zamanda tüketicisi ülke olarak ön plana çıkmaktadır. 2010-2015 yılları arasında çok yönlü devlet desteklerinden yararlanarak, ülke tüketimindeki düşüşün de etkisi ile maliyet kaygısı gözetmeksizin ihraç piyasalarındaki faaliyetlerini artırması büyük rahatsızlığa yol açmıştı” açıklamasında bulundu.
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan“Sahip olduğu kapasite ve üretim miktarı itibarıyla Çin Dünya ve Türkiye çelik sektörü açısından tehdit oluşturmaktadır”
Dünya çelik üretim kapasitesi 2023 yılında 2,5 milyar milyar tona; kapasite fazlası ise yaklaşık 610 milyon ton gibi rekor seviyelere ulaştığını dile getiren Dr. Yayan, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Türkiye 2023 yılında Çin’in en fazla ihracat yaptığı ülke oldu. 2023 yılında Türkiye’nin Çin’den toplam yassı ürün ithalatının %77,5 artışla 3 milyon tona yükselmesi ile birlikte, Türkiye’nin Çin’den toplam çelik ürünleri ithalatı %72,8 artışla, 3,3 milyon tona yükseldi. Çin'in devlet destekli çelik ihracatının artması, Türkiye'nin çelik piyasasına baskı uygulamakla kalmadı, aynı zamanda Türkiye'nin ana ihracat pazarlarındaki faaliyetlerinin de zayıflamasına yol açtı.
Küresel çelik üretim kapasitesinin önümüzdeki üç yılda (2024-2026) önemli ölçüde artması beklenirken, Çin’in 2030 yılına kadar elektrik ark ocaklı kurulu kapasitesini 42,5 milyon ton artırması beklenmektedir. Sahip olduğu kapasite ve üretim miktarı itibarıyla Çin, Dünya ve Türkiye çelik sektörü açısından tehdit oluşturmaktadır.”
“Anti damping soruşturması Çin tehdidinin engellenmesi açısından büyük önem taşımaktadır”
Dr. Yayan, “OECD tarafından yapılan çalışmalarda, küresel kapasite fazlalığı ile sektördeki kârlılık arasında, uzun dönemde negatif bir ilişki olduğu gözlenmiştir. Dolayısıyla, kapasite fazlalığının bu seviyelerde seyretmesinin, dünyada, uzun dönemde sağlıklı ve sürdürülebilir çelik sanayiinin gelişimi için engel teşkil edebileceği değerlendirilmektedir.
Bu kapsamda, ülkemiz tarafından 31 Ekim 2023 tarihinde Çin, Hindistan, Japonya ve Rusya'dan sıcak haddelenmiş rulo ithalatına karşı açılan anti damping soruşturmasından olumlu sonuç alınmasının, söz konusu ülkelerin kapasite ve üretim fazlalığından kaynaklanan Çin tehdidinin engellenmesi açısından büyük önem taşıdığı değerlendirilmektedir” dedi.
“İnşaat demiri fiyatlarının, konut fiyatları üzerinde baskı oluşturmamaktır”
İnşaat demiri fiyatlarını belirleyen ana sebepler arasında girdi fiyatlarındaki dalgalanmalar olduğunu vurgulayan Dr. Yayan, “2023 yılının Ocak ayında 700$ civarında seyreden inşaat demiri fiyatları, bilahare hurda fiyatlarındaki ve talepteki gevşemeye paralel olarak, 2024 yılının Mart ayında 590$’a kadar geriledi. Dolayısıyla inşaat demiri fiyatlarının, konut fiyatları üzerinde baskı oluşturmadığı, fiyatlardaki, enflasyonun üzerinde seyreden yüksek oranlı artışların, daha ziyade arz talep dengelerinden kaynaklandığı değerlendirilmektedir” ifadelerine yer verdi.