Haber: Ateş Çatıkkaş

Ankaragücü’nün mevcut durumunu ve geleceğini değerlendiren Hakan Bilgin, Ankaragücü’nün zorlu bir dönemeçte olduğunu ve zor günlerin kapıda olduğunu belirtti. Geçen seneki transfer hatalarının devam ettiğini vurgulayan Bilgin, Ankaragücü'nün geleceği için planlı hareket edilmesi gerektiğini söyledi.

‘’Bir anda ben ilk beşte olacağım demek bence biraz yanıltıcı olur’’

Faruk Koca'nın hedefi sezonu ilk 5 sırada bitirmek. Bu hedefi sizce ne kadar gerçekçi? Bu kadroyla bu hedefi sağlayabileceğinizi düşünüyor musunuz?

Şimdi 2021-2022 sezonunda biz alt ligde birinci ligdeydik. Birinci ligden şampiyon yapıp çıkarttıktan sonra Süper Lig havası farklı. Oranın maddi durumuyla bir alttaki maddi durumu aynı ayarda olmuyor. Gelirler Türkiye standartlarında sağladığınız gelirin çok altında. Harcadığınız para çok fazla orantısız olduğunda bu ister istemez hedefleri de etkiliyor. Bir anda ben ilk beşte olacağım demek bence biraz yanıltıcı olur. Bir yıllık, üç yıllık, beş yıllık ve on yıllık planlar şeklinde olmuş olsa idi daha iyi olurdu. Bu planlarda açıklanarak; birinci yılda ne yapılması lazım? Üçüncü yılda ne yapılması lazım? Beşinci yılda ne yapılması lazım veya on yıl içinde neler yapılması lazım şeklinde ilerlemeli. Taraftarın beklentisi şampiyonluk olur. İlk beşi oynayan bir takım olabilir. Bunu o taraftarın gönlünü alabilme adı altında bir açıklama olarak görüyorum. Bence planlı, programlı projeli açıklamalar olursa Ankaragücü'nün geleceği için daha faydalı olur.

‘’Ankaragücü'nün toplam borç rakamı geçen senenin iki katı’’

Ankaragücü'nün toplam borcu ne kadar? Ankaragücü'nün geleceği nereye gidiyor?

Türkiye'de ciddi oranda bir ekonomik kriz var. Bu ekonomik kriz yüzünden geçen sene Türkiye'de 1 milyon olan daire 5 milyon lira gibi rakam oldu. Yani ciddi bir enflasyon. Bu otomatikman futbol dünyasına da yansıdı. İster istemez bu rakamlar artık bütçelerin daha büyük oluşturulmasını sağlıyor. Doğal olarak futbolcular 5 milyon isterken 10 milyon, 15 milyon gibi rakamlar telaffuz etmeye başladılar. Bizim dönemimizde, bıraktığımız dönemde Ankaragücü'nün toplam borç rakamı 370 milyon civarındaydı ama şu anki gelinen nokta rakam nedir net olarak bir rakam vermek yanlış olur. Ama büyük ihtimalle Süper Lig'de olduğu için iki kat gibi bir rakam çıkabilir.

‘’2009 yılından 2023’e kadar geçmiş 62 tane dosya ile kapattık’’

Gerçek rakamın yansıtılmadığı düşünülüyor. Bu konuda ne söylemek istersiniz?

Şimdi kulüplerin kurumsallaşması çok önemli. Ben bir iş adamı olarak Ankaragücü'nde yaptığım 13 aylık dönemdeki amacım buydu. Ankaragücü'nün kurumsallaşmasıydı. Bunu da yerel basındaki diğer gazeteci abilerimiz veya arkadaşlarımız Hakan Bilgin'in mali işler bölümünde yaptığı ve açıklamalarında net oluşlarından gördüler. O günkü rakamları biz net olarak tam 2009 yılından 2023’e kadar geçmiş 62 tane dosya ile kapattık. Yani bu Ankaragücü için ciddi işler oluştu.

‘’Faruk Bey'in Ankaragücü için büyük bir şans olduğuna inanıyorum’’

Faruk Bey gerçekten iyi niyetle bir mücadele veriyor. Faruk Bey'in Ankaragücü için büyük bir şans olduğuna inanıyorum. Çünkü şu anki mevcut AK Parti yönetimiyle çok bağının olması Ankaragücü'nün maddi kaynaklarını daha çabuk ulaşmasını sağlıyor.

Bunları bence olumlu kullanarak Ankaragücü'nün mali tablosunun da kısa bir sürede düzgün bir noktaya gelineceğini düşünüyorum. Tabii bunun da oluşabilmesi için sportif başarının yanında mali başarı da olması lazım. Bu sadece mali başarıyla da olmuyor. Sportif başarıyı arkanıza aldığınız zaman o rüzgarı hissedersiniz. Yani sadece mali başarı değil, sportif başarı da olacak. İkisi orantılı olursa Ankaragücü istediğimiz yerlere ulaşır.

‘’Ankaragücü'nde 33 transferden sonra bir iskeletin olmadığını görüyorsunuz’’

Ankaragücü'nün şu an transfer çalışmalarında son durum nedir?

Geçen sene Ankaragücü 33 tane transfer yaptı. 33 transferde birinci ligden, Süper Lig'e çıktıktan sonra böyle bir transfere ihtiyacı var mıydı? Yani bir 20-22 transfere ihtiyacı vardı. Fakat Ankaragücü 33 tane transfer yaptı. 26 tane transferde Fenerbahçe yaptı diye biliyorum. Yani rekor Ankaragücü'ndeydi. Ama bu sene baktığınızda Ankaragücü'nde 33 transferden sonra bir iskeletin olmadığını görüyorsunuz. Yani gerçekten de 33 transferden sonra burada ciddi bir iskelet oluşup sadece ufak dokunuşlarla bu sene belli noktalara transferler yapılarak işlemlerin daha iyi olması gerekirken geçen sene yanlış transfer politikasının zararları yaşandı. Hem maddi yönden hem manevi yönden zarar görmüş oldu. Şu ana kadar 12 transfer yapıldı. 5 tane daha transfere ihtiyacı olduğunu, Tolunay Hoca açıklamalarında belirtti. Özellikle kanat stoper mevkiinde, on numarada, forvette. Yani eğer Ankaragücü bu sene, geçen seneki düşme sıkıntılarını yaşamak istemiyor ve hedefi ilk beşe doğru gitmek ise doğru transferler yaparak buna ulaşması gerektiğini anlamıştır.

‘’Geçen seneki hatalar bu sene de devam ediyor’’

Peki, şu ana kadar düzgün transferler yapıldı mı?

Geçen seneki hatalar da bu sene biraz devam ediyor. Bunda da tek bir kişinin sportif direktörün üzerinden yürüyerek devam etmesi büyük yanlışlık. Özellikle yönetime sesleniyorum, lütfen genç oyuncu alınsın. Artık belli futbolu bırakmak üzere olan veya sakat, yaşlı, formsuz, oyunculardan ziyade genç oyuncular alınarak bu oyunculardan ileride satıldığında veya transfer olduğunda kulübede para bırakması gerektiği düşüncesindeyim ben.

‘’İnanmak, iyi niyetle mücadele etmek, bu başarıyı getirecektir’’

Ligin ilk haftasında Kasımpaşa deplasmanında 3-2 yenilgiyle ayrılmıştı. Ankaragücü ara vermeden Adana Demirspor maçı hazırlıklarına başladı. Sarı lacivertliler de futbolcuların moralsiz olduğunu gözlemledi. Çok dikkat çekti ve konuşuldu. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

İlk hafta her sonuç olabilir. Yani bunu daha önce diğer takımlar da yaşamıştır. Çok formda gözüküp en formsuz takıma bile yenildiği görülmüştür. Bunu böyle bir iş kazası gibi görelim.

Ankaragücü şu an için biraz olumlu sinyaller veriyor. Şimdi oyun sistemini 4-3-2-1 döndürecek Tolunay Hoca. Dörtlü koridoru yaparak az gol veya gol yemeden gol atma pozisyonu değiştirecek. Faydalı olur ama ilk 8 hafta zorlu bir dönem Ankaragücü için. Özellikle karşılaşacağı takımlar arasında Adana, arkasına Fenerbahçe ve sekiz hafta içinde Galatasaray'da var.

Bunlar şu an Türkiye'de en formda takımlar olarak görünüyor. Avrupa kupalarında da oynuyor. Bu ilk başlangıç olarak Ankaragücü için dezavantaj gibi görünüyor ama sonuçta 11-11 çıktığın bir maç, her an her şey olabilir. İnanmak, iyi niyetle mücadele etmek, bu başarıyı getirecektir.

‘‘Ankaragücü için zorlu bir dönemeç’’

Peki, siz inanıyor musunuz?

Şimdi şu an için Ankaragücü biraz zorlu bir döneme çekiliyor. Ben ilk bütün maçları aşağı yukarı seyrettim. Bu sene çok zorlu geçecek gibi görünüyor. Bir veya iki takımda şu an tam hazır gözükmüyor ama diğer takımlarda depremden çıkan bir Hatay, bir Gaziantep'e baktığınızda ben Fenerbahçe - Gaziantep maçında Gaziantep'in iyi transferler yaptığını, olumlu sinyal verdiğini gördüm. Hatay zaten 5-1 sonuçla şu anda lider bir pozisyonda. Depremden çıkmış ve bayağı bir yıpranmış bir takım olarak hazır bir görüntü çizdiler.

Yeni alt ligde lige çıkan Rizespor, Samsunspor, bunlar daha hazırlıklı ve hazır görünüyor. Çok zorlu geçecek. Ankaragücü için zorlu bir dönemeç. Doğru transferlerle, doğru işlerle olumlu olabilir. Ama şu anki görüntü çok da üst seviyeleri zorlayacak bir görüntü olarak görünmüyor açıkçası.

‘’Türkiye'de futbol anlayışı insanların birbirine anlayış göstermesi değil’’

Kasımpaşa Ankaragücü maçı sonrasında protokol tribününde bir tartışma meydana geldi. Bu tartışma neden oldu? Sebebi ne sizce?

Ben sürekli maçlarda ve protokolde olan bir insan olarak şunu söyleyebilirim, anlık dudaklarınızdan çıkacak bir kelimeye, bir cümleye bakıyor bu kavgalar. Türkiye'de futbol anlayışı insanların birbirine anlayış göstermesi gibi bir şeyle değil. Şimdi telin arkasında olduğun zaman veya yan yana bile olsan çok iyi sohbet ediyorsun ama bir golden sonra - ortam değişiyor. Siz gol attığınızda, sevindiğinizde yan yana oturduğunuz insan bir anda size tepki vermeye başlıyor. Çünkü protokoller orantılı değil. İç içe düzensiz bir şekilde yerleştiriliyor. Protokolde 20 tane rakip takım yer ayırıyor. Biz 20 değil de 30-40 kişi gidiyoruz diyelim. -Oraya otuz kırk kişiyi alınca Bir anda ortam değişik bir havaya bürünebiliyor. Siz önde olduğunuzda o protokoldeki insanların sevinçleri daha agresif oluşabiliyor. Bir anlık tepki diyelim buna. Bu her zaman sadece Kasımpaşa değil, bizim gittiğimiz maçlarda da oluyordu. Mevcut her maçlarda da oluyor. Yani burada önemli olan eğitim ve kültür.

Türkiye'de mesela dediler ki ya teller kaldırılırsa çok sıkıntılı. Dedik ki kaldırırsın, hiçbir sıkıntı olmaz. Kaldırıldı. Burada insanlara özellikle yasa çıktıktan sonra biraz daha kendilerini frenlemeye başladılar. Taraftar, ‘’Ben burada bir hareket yaparsam, küfür edersem, agresif bir harekette bulunursam bir sezon boyunca yasağa, ömür boyu futbol yasağına gelebilirim’’ düşüncesiyle bir nebze frenlemeye başladı. Ama bunlar eğitimlerle ve yasalarla insanların birbirlerine anlayış göstermesi sağlanarak oluşabilir. Yani sadece bizim maçta değil diğer maçlarda da oluyor bu durumlar.

‘’Kulüpler batma noktasına gelmiş vaziyette’’

Ankaragücü Başkanı Koca, iki üç yıl sonra birçok kulüp batabilir dedi. Ankaragücü ne durumda?

Doğru yönetilmezse Faruk Başkan'ım doğru söylüyor. Hamleler doğru yapılmaz, doğru transferler yapılmaz ise burada gerçekten de kulüpler batma noktasına gelmiş vaziyette.

Bugün Fenerbahçe, Galatasaray'ın borcu 8 milyar lira. Beşiktaş'ın 7 milyar civarında borçları var. Futbolda ciddi paralar dönmeye başladı. Trabzonspor stat isim hakkını 1 milyar 416 milyon gibi rakama verdi. Ciddi paralar dönüyor. Bu paraların olumlu şekilde kullanılması önemli olan. Paralar alındığında doğru transferler yapılarak doğru işlerde harcanarak bence kulüpler düzgün bir yere gelebilir ama bu enflasyonla bu kredi faizleriyle bu iş çok zora gelecek gibi görünüyor.

‘’Futbol takımlarının altyapısını canlandırması gerekiyor’’

Özellikle futbol takımlarının altyapısını canlandırması gerekiyor. Burada en önemli faktör o. Nasıl tarlaya ektiğinizde ürün alıyorsanız futbol altyapısının kendi altyapınızdaki cevherleri keşfederek ve bunları çıkartıp satarak bir gelir elde edebilirsiniz. Yani sürekli transfer, sürekli transfer,  kendi bütçenizden ödün veriyorsunuz. Kendi cevherlerinizi satarak bir gelir elde etmeniz gerekiyor. Ankaragücü de o hatayı yaptı. 33 tane transfer yaparak bir anda o parayı dökmüş oldu.

Şu an Ankaragücü için böyle bir tehlike var mı?

Bütün kulüpler için var. Ankaragücü için de var.

‘’Ankaragücü için de zor günler kapıda’’

Son olarak bu sezonda Ankaragücü'nden ne bekliyorsunuz?

Doğru transfer yapılmaz ise doğru ekonomi şeklinde yönetilmezse Ankaragücü için de zor günler kapıda diyebiliriz.