Adres tarifi, izni alma­yan ticari işletmeye “ceza” geliyor. Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ile bazı kanunlarda değişiklik yapıl­ması hakkında Kanun yeni­den değiştiriliyor.

Dünya Gazetesi’nden Ferit Parlak.2ın haberine göre; Değişikliğe göre, gerçek ki­şilerin ve özel hukuk tüzel ki­şilerinin Türkiye’ye ait Ulu­sal Coğrafi Veri Sorumluluk Matrisi kapsamındaki coğ­rafi verileri toplaması, üret­mesi, paylaşması veya satma­sı; fikrî, sınai ve ticari haklara ilişkin mevzuat hükümleri ile Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve özel kanunlarda­ki hükümler saklı kalmak kay­dıyla ve ticari faaliyetleri ger­çekleştirmek için gerekli bel­gelere sahip olması şartı ile Çevre, Şehircilik ve İklim De­ğişikliği Bakanlığı’nın iznine tabi olacak.

Yıllık 30 milyar TL gelir hedefleniyor

İzin belgesinin geçerlilik süresi bir yıldan az beş yıldan fazla olmayacak şekilde izin isteklisinin talebi üzerine yıl bazında Bakanlığın onayı ile belirlenecek. Buna göre, in­ternette ve/veya telefon uy­gulamalarında haritalı adres bilgisi (konum) paylaşan ti­cari işletmeler ve bu paylaşı­mı sağlayanlar, yıllık “bin 750 TL” ile “1 milyon 750 bin TL” arasında izin bedeli ödeyecek.

İzin almadan paylaşım ya­panlar, izin bedelinin 2 katı para cezası ödeyecek. Uygula­mayla haritalı adres (konum) paylaşımı yapan yaklaşık 6 milyon işletmeden yıllık 30 milyar TL’nin üzerinde gelir bekleniyor.

İzin bedeli gelire göre belirlenecek

İzin bedeli Türk vatandaşı gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişileri için; coğrafi ve­ri tema sayısı, çalışma alanı, izin süresi ve talep sahibinin başvuru tarihi itibarıyla en son hesap dönemine ait gelir veya kurumlar vergisi beyan­namesi ekinde yer alan gelir tablosundaki net satış tutarı veya işletme hesabı özetinde­ki satış hasılat tutarı esas alı­narak, katsayılarla hesaplana­cak. İzin bedeli yabancı ger­çek veya tüzel kişiler için bir izin katsayısı bedelinin bin 250 katının süre katsayısı ile çarpımıyla hesaplanacak. Bu­na göre küçük esnaf için bir izin bedeli bin 750 TL civarın­da olacak.

İzin bedelinin hesaplanma­sında başvuru evraklarının tam ve eksiksiz olması şartıy­la başvuru tarihi esas alına­cak. Alınan izin bedeli Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemleri hiz­metlerinde kullanılmak üze­re Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Müdürlü­ğünün ilgili hesabına yatırı­lacak.

İzin başvurusu yapmak için faaliyet sahibine tebliğ tari­hinden itibaren 15 gün süre verilecek. Verilen süre için­de izin başvurusu yapmayan Türk vatandaşı gerçek kişi ve özel hukuk tüzel kişilerine bir yıllık en yüksek izin bedeli tu­tarında, yabancı gerçek ve tü­zel kişilere bir yıllık izin bede­linin 2 katı tutarında idari pa­ra cezası uygulanacak.

İdari para cezası uygulan­mış olması izin alma yüküm­lülüğünü ortadan kaldırma­yacak, izne tabi gerçek kişi ve özel hukuk tüzel kişileri bede­lini ödemek suretiyle izin al­makla yükümlü olacak.

Dağıtım lisansı olanlar muaf

Doğal Gaz Piyasası Kanunu hükümleri kapsamında dağı­tım lisansı verilen tüzel kişi­lerin, dağıtım faaliyetleri kap­samında Türkiye’ye ait Ulu­sal Coğrafi Veri Sorumluluk Matrisi kapsamındaki coğrafi verileri toplaması, üretmesi, paylaşması veya satması Ulu­sal Coğrafi Bilgi Platformuna kayıt olmak şartı ile izin yü­kümlülüğünden muaf olacak.

Anayasa Mahkemesi'nin “Anayasa gereği yetki sınır­larının tereddüte mahal ver­meyecek şekilde belirlen­mesi” gerektiği gerekçesi ile iptal etmesi üzerine yapılan düzenleme ile izin bedelin­den muaf tutulanlar, izne ta­bi olanlar ile izin süresi ve izin başvurularına ilişkin sü­reçlerin nasıl yürütüleceği hususlarında objektif bir öl­çüt belirlenerek söz konusu yetkiye ilişkin genel bir çer­çeve oluşturulması sağlana­cak.

 “Uygulamanın dünyada eşi benzeri yok”

 Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) Kanunu ile ilgili düşüncelerini paylaşan Başarsoft Yönetim Kurulu Başkanı Alim Küçükpehlivan, “Bu kanunun dünyada bir benzeri yok. Çin, Hindistan gibi bazı ülkeler, harita üreten, sahada bilgi toplayan şirketleri ve faaliyetleri kayıt altına alıyor ama hiçbir ülkede bu işi yapanlardan bir lisans bedeli alınmıyor” dedi.

Bu kanun öncesindeki mevzuatlar gereği harita üreten şirketlerin, sahada veri üretimi yapmak istediklerinde İçişleri Bakanlığı’na bilgi vererek faaliyet gösterdiğine dikkat çeken Küçükpehlivan, “Harita yayınlayacak şirketler, kamu ve tüzel kişiler, Harita Genel Komutanlığı’ndan uygunluk izni alıyordu. İlgili izinler ise çok cüzi ücretler karşılığında veriliyordu” şeklinde konuştu.

“Keyfi kullanımların önünü açabilir”

CBS veri lisansı sözleşmesinde, “Lisanslı kuruluş tarafından verilen verileri, ihtiyaç halinde devletin kurum ve kuruluşları ile paylaşmakla yükümlüdür” hükmünün bulunduğunun altını çizen Küçükpehlivan, “Söz konusu veriler şirketlerin ticari, fikri mülkiyet ürünü olup, yasa gereği zorunluluk nedeni ile kuruma teslim edilmesi mülkiyet hakkı devri olarak değerlendirilemez ve sadece mülkiyet hakkı sahibinin sahip olduğu bedelli ya da bedelsiz devir veya kullandırma hakkına kurum sahip değildir. Bu nedenle kurum sadece veriyi muhafaza ile yükümlüdür. İhtiyaç halinde muallak bir ifade olup hangi halleri içerdiği net bir şekilde yazılmalıdır aksi durumda keyfi kullanımlara sebebiyet verebilir” ifadelerini kullandı.

Şirketlerinin verilerinin ticari olarak satışını yaptığı verilerin afet öncesi paylaşılmasının ticari olarak şirketleri zarara sokacağını ve keyfi kullanımın önünün açılacağını kaydeden Küçükpehlivan, “Bunun yerine afet durumunda telif hakları saklı kalmak koşuluyla paylaşılabilir” uyarısı yaptı.

“Büyük yabancılar, küçük yerli ile aynı ödeyecek”

Küçükpehlivan, “Google, Apple, Yandex, HERE, TomTom gibi yabancı firmaların lisans bedeli, kanunun eski halinde, yerli firmalara göre 2 kat iken, şimdi aynı bedel öngörülmektedir. Yani 300 milyar dolar cirosu olan Google ile 10 milyon dolar cirosu olan yerli firma neredeyse aynı lisans bedelini ödeyecek” dedi. Yabancı firmaların lisans almaması durumunda faaliyet durdurma yapılmayacağına ama yerli firmalar için faaliyet durdurma cezası verileceğine vurgu yapan Küçükpehlivan, “Bu da haksız rekabete yol açacaktır ve yerli firmalara zarar verecektir. Ayrıca yabancı firmalardan kanunun belirttiği şekilde, üretilen veriler teslim alınamadığında hiçbir yaptırım görülmüyor, ama yerli firmalar için bu veriler verilmediğinde lisanslama yapılmayacak.” Şeklinde konuştu.

Ülke genelinde, milyonlarca konum yayınlayan ticari işletmenin bulunduğuna dikkat çeken Küçükpehlivan, “Bu yasa, bu işletmelerin lisans almasını zorunlu kılmaktadır. Lisanslamanın kriterlerinden birinin ciro olması sağlıklı bir hesaplama yöntemi oluşturamaz. Öyle ki firmaların gelirleri çeşitlilik gösterebilmekte ve lisans için tüm cironun baz alınması diğer faaliyetlerden elde edilen gelirinde lisanslama formülüne dahil olmasını sağlar, bu adaletsizlik yaratır” değerlendirmesinde bulundu.

Cari açığın yüzde 40'ı finanse ediliyor Cari açığın yüzde 40'ı finanse ediliyor

Cezada mali güç dikkate alınacak

Kanun ile, coğrafi veri toplayan, üreten, paylaşan ve satan gerçek ve özel hukuk tüzel kişileri için izin süreçlerine ilişkin düzenleme yapılarak, ülke genelinde coğrafi veri sektörü tarafından yürütülen iş süreçleri ile coğrafi veri üretiminin izlenerek kayıt altına alınması hedeflenmiş olup bu suretle mükerrer coğrafi veri üretiminin önlenmesi ve üretim maliyetlerinin azaltılması amaçlanıyor.

Coğrafi veri izninin alınmaması durumunda ödenmesi gereken idari para cezası uygulanmasında hem mali güç hem de ayırma ilkesi dikkate alınacak. İzin başvurusunun yapılmadığının tespiti halinde uygulanacak idari para cezası yönünden ise ayırma ilkesi benimsenecek.

Kaynak: Haber Merkezi