ICRC'den yapılan yazılı açıklamada, devam eden yoğun çatışmaların ardından 2 milyondan fazla sivilin yoğun nüfuslu Gazze Şeridi'nde mahsur kaldığı belirtildi.
Çatışmaların artarak devam ettiği vurgulanan açıklamada, ICRC'nin Gazze'deki sivillerin korunması ve hayatlarına saygı duyulması için acil çağrıda bulunduğu ifade edildi.
Açıklamada, Gazze'deki en acil zorunluluğun hastanelerin güvenli şekilde çalışabilmesinin sağlanması dahil hayat kurtarmak ve insanlığı korumak olması gerektiği bildirildi.
Gazze'de sağlık, su ve elektrik gibi kritik hizmetlerin acil olarak yeniden sağlanması gerektiği ifade edildi.
Gazze'deki binlerce ailenin geçici barınaklarda ya da açık alanda yetersiz gıda ve suyla yaşadığına işaret edilen açıklamada, yıkılan evlerin ve temel altyapının yeniden inşasının yıllar alacağı belirtildi.
Açıklamada, "Halen hizmet veren hastaneler ise çok sayıda hasta ve yaralıya bakım sağlayacak malzeme kalmadığı için faaliyetlerini durdurmanın eşiğinde. Atık su tesislerinin çoğu artık çalışmıyor. Sivillerin korunması ve yaralılara yardım edilmesi gibi en acil insani sorunlara çözüm bulmak için taraflarla diyaloğumuzu devam ettiriyoruz." denildi.
"Çatışmanın taraflarına, gerilimi hemen düşürme çağırısında bulunuyorum"
Açıklamada görüşlerine yer verilen ICRC Başkanı Mirjana Spoljaric, "İnsanların çektiği acının dayanılmaz seviyesi karşısında şok oldum ve çatışmanın taraflarına gerilimi hemen düşürme çağırısında bulunuyorum." ifadesini kullandı.
Spoljaric, çok sayıda sivilin trajik kaybının içler acısı bir durum olduğunu vurgulayarak, "Yoğun bombardımanların ortasında Gazze'de sivillerin gidecek güvenli bir yerlerinin olmaması ve askeri abluka nedeniyle halihazırda yeterli insani müdahalenin mümkün olmaması kabul edilemez. Bu durum, dünyanın tolerans göstermemesi gereken yıkıcı bir başarısızlıktır." değerlendirmesinde bulundu.
Artan silahlı çatışmalar karşısında tarafların uluslararası insancıl hukuka uymasının önemine dikkati çeken Spoljaric, Gazze'ye engelsiz insani yardım ve yardım çalışanı girişinin hayati önem taşıdığını kaydetti.
Spoljaric, "Gazze'ye sürdürülebilir insani yardım erişimi zorunludur ve yardım çalışanlarının güvenli bir ortamda çalışabilmesi gerekiyor." dedi.
Gazze'de son durum
İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik yoğun saldırıları nedeniyle bölgedeki sabit hat, cep telefonu ve internet hizmetleri tamamen kesildi.
İsrail ordusu, hava saldırılarını artırdığını ve kara operasyonlarını genişleteceğini açıkladı.
Gazze'de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesi de İsrail ordusu tarafından hedef gösterildi.
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlattı.
İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırıya başladı.
Gazze'den düzenlenen saldırılarda 310'u asker 1400 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 İsraillinin yaralandığı ifade edildi.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında öldürülenlerin sayısının 3 bin 195'i çocuk, 1863'ü kadın olmak üzere 7 bin 703'e çıktığını, 19 bin 743 kişinin de yaralandığını duyurdu.
İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 111 Filistinlinin öldüğü, 1900'den fazla kişinin de yaralandığı belirtildi.
Çatışma bölgelerinde, çoğu İsrail bombardımanında 25 gazeteci yaşamını yitirdi.
İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda ise 46 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi'nden 6, Hamas'tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti.
Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.
