Batı Karadeniz’de 11 Ağustos 2021 tarihinde meydana gelen sel felaketi onlarca kişinin ölümüne ve çok sayıda binanın yıkılmasına sebep olmuştu. Yaşanan sel felaketinde en büyük tahribat ise Kastamonu’nun Bozkurt ve İnebolu ilçelerinde yaşanmıştı. Bozkurt'ta 65 kişi selde hayatını kaybederken Küre'de 4, İnebolu'da 2 ve Çatalzeytin'de ise bir kişi yaşamını yitirdi. Bozkurt'ta selde kaybolan 7 kişiye, İnebolu'da ise 1 kişiye halen ulaşılamadı. 11 yaşındaki Tuana İrem Işık da selde hayatını kaybedenler arasındaydı.

Ezine Çayı’nın denize kavuştuğu Abana sahilinde Tuana’nın cansız bedenine selden 2 gün sonra yani 13 Ağustos’ta ulaşılmıştı. Ardından ailenin şikayeti üzerine başlatılan soruşturmaya İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı kovuşturmaya yer yok kararı vermişti.

KYOK kararı kaldırıldı

Işık ailesinin avukatı Deniz Aykal, verilen takipsizlik kararına Cumhuriyet Başsavcılığının kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın tetkiken incelenerek ortadan kaldırılması ve ölüme sebebiyet veren durumdan dolayı yetkililer hakkında kamu davası açılması için itiraz etmişti. İtiraz neticesinde Sulh Ceza Hakimliği kovuşturmaya yer yok kararını kaldırdı.

'Bilinçli Taksirle Ölüme Neden Olma' suçu

Bunun üzerine savcılık Kastamonu Valiliği’nden "Bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçunu işledikleri iddiasıyla DSİ 23. Bölge Müdürü İbrahim Yaroğlu, DSİ 23. Bölge Müdür Yardımcıları Osman Tepe, Mustafa Üstün, Yasin Devrim ile DSİ 23. Bölge Müdürlüğü Havza Yönetim İzleme ve Tahsisler Şub Müdürü Mevlüt Tutar, DSİ 23. Bölge Müdürlüğü’nde görevli 231. Şube Müdürü Gökhan Gündoğan, DSİ Bölge Müdürlüğü’nde görevli Proje ve İnşaat Şube Müdürü Yunus Emre Aksoy hakkında soruşturma izni verilmesi istedi.

Çankırı'da D-100 kara yolunun İstanbul istikameti araç trafiğine kapatıldı Çankırı'da D-100 kara yolunun İstanbul istikameti araç trafiğine kapatıldı

Valilik, 'herhangi bir kusur ve suçları bulunmamakta' dedi

Kastamonu Valiliği ise savcılığın soruşturma izni istediği kamu görevlileri hakkında soruşturma izni vermedi. Valilik, kararında şu ifadelere yer verildi:

“DSİ Kurum mevzuatı çerçevesinde fen ve sanat kaidelerine riayet ederek, Ezine Çayı üzerinde yapılmış olan taşkon kontrol tesislerinin tasarımı, yapımı, bakım ve onarımı noktasında herhangi bir eksiklik bulunmayıp mevzuatlarımız çerçevesinde iş ve işlemler yapılmış ve yapılmakta olduğunu, öngörülemeyen büyüklükte ve katastrofal üzerinde meydana gelen yağışlar neticesinde akışa geçen debinin çok fazla olması ve bu nedenle oluşan lokal heyelanlar sonucunda ortaya çıkan çok yüksek miktarda şediment ve ağacın taşınmasıyla gerçekleşen taşkın afetinin sonuçları itibarıyla sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, taşkın öncesinde ve taşkın afetinin sonuçları itibarıyla sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, taşkın öncesinde ve taşkın sırasında diğer kurumların yapması gereken görevleri yerine getirmemesinin can kayıplarına sebep olduğu, açıklanan gerekçeler göz önüne alındığında, Tuana İrem Işık isimli şahsın ölümü olayında herhangi bir kusur ve suçlarının bulunmamakta olduğu, dolayısıyla açıklanan bu bilgiler ışığında, Kastamonu ili Bozkurt ilçesinde Ezine Çayı üzerinde bulunan ıslah kanalının tasarımı, yapımı, bakımı ve onarımında sorumluluğu bulunan DSİ personellerinin taksirle ölüme neden olma eyleminin sübuta ermediği anlaşıldığından soruşturma izni verilmemiştir."

Kaynak: ANKA