Taşcı, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, ilk olarak Diyarbakır'da 8 yaşında öldürülen Narin Güran'la, ardından Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde 2 yaşındaki kız bebeğin darbedilmesi ve cinsel istismara uğraması olayıyla sarsıldıklarını söyledi.
Tekirdağ'daki soruşturmada tutuklu sayısının 5'e yükseldiğini anımsatan Taşcı, "Anne, üvey baba, 13 ve 14 yaşındaki iki komşu çocuğu ve komşu tutuklu. Haberlerde üvey babası ve komşusu tecavüz etti diye görüyorum. Tecavüz nedeniyle 2 tutuklu var. Biri 13, diğeri 14 yaşındaki iki çocuk. Üvey babayla ilgili tecavüz bulgusu yok. İhmalden dolayı tutuklu. Annesi ve komşu da delilleri gizlediği için tutuklu." diye konuştu.
Gizli yürütülen soruşturmanın ardından olayın derinlemesine tartışılması gerektiğini kaydeden Taşcı, "Anne uyuşturucu kullanıyor, cezaevine bu nedenle giriyor. Cezaevinden çıktığında çocuk kendisine teslim ediliyor. Muhtemeldir ki şu an zanlı durumundaki çocuklar da aynı batağın içinde." dedi.
Taşcı, hem Türkiye'de hem dünyada çocuk istismarı verilerinin endişelendirici olduğunun altını çizerek, "Bu endişeyi ivedi olarak bir tedbir gerekçesi haline getirmeliyiz." ifadesini kullandı.
Çocuk istismarı konusunda ortak iradenin geliştirilmesi gerektiğine dikkati çeken Taşcı, şöyle konuştu:
"Çocukları korumak için maruz kaldıkları tehdit ve tehlike hiç oluşmadan tedbir alınmalı. Bizim devletten beklentimiz, çocuk doğduğu anda o çocuğun hangi ortama gözünü açtığının fark edilmesi. Bu, bir yükümlülüktür. Devlet, çocuk doğduğu anda o aileye emanet edilebilir mi, edilemez mi, bunun testini gerçek veriye dayalı olarak yapmalıdır. Çocuklarımızı ancak böyle koruyabiliriz."
