Kürşad Zorlu, Sözcü yazarı Saygı Öztürk'e gündemi değerlendirdi. Zorlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:
"Hiçbir vatandaşımızı ayırt etmeksizin iki yumruk arasına sıkıştırılan siyasete karşı durarak, değişimi ve çözümü onlarla birlikte aramaktan bahsediyoruz. Bugün siyasi iktidarın ülkeyi getirdiği uçurumun farkında olan insanlarımız kadar buradan çıkışın nasıl olacağını kaygıyla irdeleyen milyonlarca vatandaşımız da vardır. ‘Hür ve müstakil siyaset’ diyerek ifade ettiğimiz anlayışımız işte bu iki kesimin de aidiyet duyabileceği, Türkiye’nin yeni toplumsal güç merkezi olmaya adaydır. ‘Üçüncü yol’ diyerek ifade edilen de alternatif bir iktidar rotasıdır. Milli kültür ve tarihimizle bezenmiş değerler ekseninde güçlenmiş ve vatandaşa yüzünü dönen bu anlayış, inanıyoruz ki ülke sorunlarını çözmede daha avantajlı hale gelecektir.
Elbette bu yolun zorluklarının farkındayız. Çünkü çok çalışmamız ve kendimizi daha fazla anlatmamız lazımdır. Alışılagelmiş bir kazan-kaybet senaryosuna bir bakıma başkaldırıyoruz. Bu zorluklara rağmen milletimizin kazanacağı ve yalnızca seçmenin velinimet olacağı bir siyasal rekabete öncülük etmek bizim için ciddi bir sorumluluk haline gelmiştir.
"Ankara ve İstanbul için görüşme trafiğimiz sürüyor"
Biz Genel İdare Kurulumuzun aldığı karar doğrultusunda Türkiye’nin her yerinde kendi adaylarımızı çıkaracağız. Şu ana kadar 7 büyükşehir, 12 il ve 100’den fazla ilçede adaylarımızı açıkladık. Ankara ve İstanbul için görüşme trafiğimiz sürüyor. Ocak sonuna kadar açıklamayı umut ediyoruz. Özellikle Ankara için AK Parti adayını da bir görelim. Tüm büyükşehirlerimizde vatandaşımızın alternatif tercihler bulmasına ve yeni bir alan açmasına imkan sunacağız. İddialı olduğumuz il ve ilçeler var, hatta büyükşehirler var. Seçim rekabeti sahaya indiğinde bunları daha detaylı görüp konuşacağız.
Ancak Türkiye’yi iki kutuplu siyasete toptan götürmek isteyen anlayış hem iktidarda hem de maalesef muhalefette de var. Bu neticeyi üretenler açısından herkes mutlu. Ama ya vatandaş? Geçim derdinde. Nefes alamaz halde. Emekçi hakkını alamıyor, emekli ise evinden dışarı çıkamıyor. Gençlerimiz geleceğinden umutsuz.
"AK Partiyle de CHP ile de yarışacağız"
Biz AK Partiyle de CHP ile de yarışacağız. Bu ülkenin geleceğinde olan her bir vatandaşımız bizim için çok kıymetli. Bununla birlikte milletimizin yaşadığı pek çok sorun karşısında çözüm üretemeyen iktidara ve çözümden yoksun gördüklerine de bize vereceği destekle etkili bir mesaj vereceğine inanıyoruz. Ardından ise hedefimiz elbette iktidara talip olmaktır ve bunu da başarmak zorundayız. Çünkü Türkiye’de makulü ve merkez olma iddiasını sürdürebilecek yegâne yapılanma İYİ Parti’dir.