Özgür Özel, Çayırhan Termik Santrali'nde madencileri ziyaret etti Özgür Özel, Çayırhan Termik Santrali'nde madencileri ziyaret etti

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un iki gün önce yaptığı konuşma sosyal medyada gündem oldu. Kurtulmuş konuşmasında, Anayasa'nın 3'üncü maddesinin 'değişebileceği' sinyalini vermişti. Kurtulmuş, "Bu devletin aslı millettir. Devlet milletin işlerini iyi yönetmek için vardır. Mesela çok sıradan gibi gözüken, Anayasada yer alan 'Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür' tabiri bu perspektiften bakıldığında değiştirilmelidir. Çünkü devletin ülkesi olmaz, devletin milleti olmaz. Bu metin, 'milletin gücü üzerine yükselen devlet anlayışı' ile yeniden ele alınmasının önemli olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullanarak Anayasa'nın 3'üncü maddesini hedef almıştı.

Kurtulmuş'un bu sözleri sosyal medyada tepkilere yol açarken İstanbul Barosu'ndan açıklama yapıldı. Açıklamada, "Anayasa'nın ilk 3 maddesi Cumhuriyet'in temelidir, harcıdır" ifadelerine yer verildi.

Açıklamanın tamamı şu şekilde:

"'Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.' hükmünü içeren Anayasamızın 3. maddesi, yine Anayasamızın 4. maddesi ile değiştirilmezlik güvencesi altına alınmıştır. Anayasanın değiştirilemez maddeleriyle belirlenmiş bu anayasal kimlik TBMM dahil hiçbir devlet organı tarafından geçerli anayasa normları kötüye kullanılarak değiştirilemez.

Bölünmez bütünlüğe ilişkin bu düzenlemenin temeli, Erzurum Kongresi'nde; 'Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür' ilkesi ile atılmıştır. Bu hüküm, üniter devlet anlayışının bir ürünü olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve onu kuran Türk Ulusunun tekliğini ve birlikteliğini ifade etmektedir. Nitekim bu hüküm sayesinde kökeni, dini, mezhebi ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti çatısı altında birlikte yaşama iradesine sahip olan Türk Milleti, idarenin bütünlüğü ilkesine uygun olarak üniter devlet sistemi ile idare edilmektedir. Bu konuda atılacak bir geri adım, milli birlik ve beraberliğimize zarar verebileceği gibi ulus kavramından ödün verilmesi anlamına da gelir.

Üstelik Anayasamızda ifade edilen bu unsurlar çağdaş devleti tanımlamaktadır ve bu temel unsurlar üzerinde evrensel bir uzlaşma vardır. Bugüne dek kabul edilen en elverişli devlet tanımı şöyledir: 'Devlet, belli bir milleti olan, belli bir ülkede yaşayan ve bir devlet gücü ile donatılmış insan topluluğudur.' Unutulmamalıdır ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü, başta laiklik olmak üzere Atatürk ilke ve devrimlerinin mihenk taşıdır ve anayasal bu düzenlemenin değiştirilmesi ne hukuken ne de fiilen mümkündür!"

Kaynak: Haber Merkezi