İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İmamoğlu, Ümraniye - Ataşehir - Göztepe metro hattının test sürüşüne katıldı. Test sürüşünü gerçekleştiren İmamoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtlayan İmamoğlu, “Aynı zamanda bugünün hükümetinin çok önem verdiği -bunun eğrisiyle, doğrusuyla tartışma zemini ayrıdır- Finans Merkezi’nin de içinde bulunduğu bir hat olması. Finans Merkezi şantiyesini gezip bilgi almak istediğimde, bana eşlik eden yetkililer, yaklaşık 90 bine yakın çalışan insanın mobilizasyonundan bahsetmişlerdi. Dolayısıyla oranın, otobüsle ya da lastik tekerli araçlarla taşınması ya da mobilize edilmesinin imkanı yok. Olması mümkün değil. Hatırlarsanız, 2019 yılı seçimlerinden önce, ‘Bir yıl sonra Finans Merkezi’ni açıyoruz’ diye de bunu seçim döneminde büyük bir iş şeklinde anlatmışlardı. Göreve geldikten hemen sonra, en önem verdiğim hatlardan birisi bu oldu. Hızlıca baktık. Tabii birçok hatta baktık. Çünkü, şöyle bir durum devraldık. Bir kere bu gerçeği bütün arkadaşlarımız duysun, görsün. Yani bir hat hariç, hiçbir hatta bir çalışan mobilizasyonu, çalışan hareketli neredeyse yoktu. Sıfırdı. Yani şantiyeler boştu. İnsanlar hareket dahi etmiyordu. Ve bunlar bazılarında altı aydır durmuştu, bazılarında hiç başlamamıştı bile. Bazılarında 2 yıldır, 1,5 yıldır hareket etmeyen şantiyelerimiz vardı ve bu şekilde devraldık” dedi.
"Bu şantiye de yüzde 4 devraldığımız şantiyelerden birisi"
İmamoğlu, şöyle devam etti:
“2019 Temmuz başında göreve geldik ve doğal olarak bu şantiyeyi de gözlemlemeye baktık. Ki o gözlemlerimizin içerisinde, hemen hemen her şantiyede riskli alanları tespit etti arkadaşlarımız. Düşünün; bazı yerlerde tünel açılmış, betona atılmamış, üstünde yapılar var. Aylardır, hatta 1 yıldır öyle duran şantiyeler vardı. Bu riskli sahaları tedavi etme noktasında, hızlıca tedbir alması ile ilgili, başta Pelin Hanım ve diğer arkadaşlarımız olmak üzere, müteahhitlerle yoğun bir çalışmaya giriştiler. Bu şantiye de yüzde 4 seviye devraldığımız şantiyelerden birisi. Yani şöyle düşünün: Tam 2,5 senede yüzde 4 ilerleme. Biz, 2019 Ekim ayında buraya, kendi öz kaynağımızla start veriyoruz. Öz kaynakla başladığımız bu hattın çalışmalarına istinaden, 3-4 ay içerisinde Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası'ndan buraya bir kredi çıkartıyoruz, 2021 yılında 75 milyon Euro. Bu krediyi kullanabilmenin izni, 1 yıl sonra önümüze geliyor. Yani 1 yıl bunun için de bekletiliyoruz ve biz o esnada cansiperane yine bu şantiyeyi, öz kaynakla yürütüyoruz. Ve biz hem yüklenicilerimizi motive ediyoruz hem işimizi yürütüyoruz.”
"Bir taşla 20 kuş vuruyoruz"
Açacakları metroların her istasyonlarına da güçlü fonksiyonlar açtıklarını belirten İmamoğlu, “Örneğin; Kayışdağı'nda bugün, ‘Gençlik Girişimcilik İnovasyon Merkezi’ açıyoruz. Mesela metro duraklarında güçlü sahaları bulduk mu orayı da alanlara dönüştüyoruz. Üstünü faydalı alanlara dönüştürüyoruz. Mesela Kent Lokantalarımız var değil mi? Kreş açıyor açıyoruz istasyonun hemen üstünde, meydanda. Yani yine insanlarımıza, müthiş hizmet verecek noktalar açıyoruz. Yani bir taşla, öyle 2 kuş, 3 kuş değil, bayağı 10-15-20 kuş vuruyoruz. O kuşları sayacağız yakında Bostancı sahilinde. Alemdağ Caddesi, oradaki meydan… Bugün dolaşacağız. Coşkuyla birçok şey anlatabilirim. Bu söylediğim her şey, dersine çalışmayan adayın kafasını karıştırabilir. Muhtemelen bir İstanbul rehberi indeksi alacak, ‘bu semtler nerededir, bu metro nereden geçiyordur, ilçe nerededir’ diye birkaç saat brifing alması lazım. Neyse, 31 Mart'a kadar çok da yorulmasın. Biz işimize bakalım, işimize devam edelim. 31 Mart'tan sonra işimiz çok değil mi Pelin Hanım?” dedi.
İmamoğlu, Bakanlığa Hızray'ı önerdi
Açıklamanın ardından test sürüşünü gerçekleştiren İmamoğlu, vagon içinde de basın mensuplarıyla HIZRAY hakkındaki görüşlerini paylaştı:
“Bizim HIZRAY çalışmamız, yani Sabiha Gökçen'den Beylikdüzü'ne, inşallah 55 dakikada yol alacak olan bu projemiz, İstanbul'u bir uçtan bir uca birbirine bağladığı gibi, 13 istasyon, zaten mevcutta var olan istasyonla bağlantılı bir hızlı raylı sistem. Ekstra bir maliyet, ekstra bir çalışma gerektirmeden orada böyle bir mevcut durumu faal hale getirerek, güçlü bir bağlantıyı sağlamış oluyor kentle. Çok özel bir durum. Çok keyifli bir iş. Arkadaşlarımın bu hassasiyetle bir tasarım yapması da çok değerli. Bakınız; bir şeyin daha altını çizmek isterim. Bunu çok konuştular. 2019 öncesi de konuştular. Mesela; üç katlı bir çalışma yapılmıştı ve yanlış hatırlamıyorsam üstü, altı lastik tekerli araçlardı, ortası raylı sistemdi. Ulaştırma Bakanlığı, bu konuda bir çalışma yürütüyor. Biz ısrarla şunu söylüyoruz: Hızla o ihtiyacı da büyük oranda ortadan kaldıracak ve gerçek anlamda raylı sistem ihtiyacını sağlayacak bir sistem. O üç katlı tasarımın tabii çalışmaları, fizibiliteleri yürümüş olabilir ama yani İstanbul için gerçek ve elzem olan ihtiyaç, bizim ortaya koyduğumuz HIZRAY ihtiyacıdır. Ki o üç katlı sistem, İstanbul'u boydan boya kucaklayan da bir sistem değil. Belli bir çerçevede, bildiğim kadarıyla Ataşehir'e kadar uzanan, öbür tarafta da İncirli'ye kadar uzanan bir hat. Ve yine lastik tekerlekli aracı destekleyen bir hat. Biz ise, günde 1,5 milyon insanın taşındığı, güçlü bir HIZRAY’ı orada dahil ediyoruz sisteme. Umarım onu da başarmak bize nasip olacak.”