İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Sivas’ta Millet Buluşması’nda vatandaşa sesleniyor.
İmamoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Millet iradesinin iktidara gelmesine tam 7 gün kaldı"
Sivas beni hep heyecanlandırır. Sivas mis gibi Cumhuriyet kokar çünkü. Sivas mis gibi özgürlük kokar. Egemenliğin tescilinin başladığı yerdir Sivas. Sivas’ta tam 108 gün Ata’mızın ayak izleri vardır. Sokaklarında, caddelerinde sanki Atatürk’ün ayak izlerini arar gibi yürürüm.
Doğudan batıya, Karadeniz’den Akdeniz’e hayatlarımızı değiştirecek o güne çok az kaldı. 14 Mayıs’a. Şaşırdım. Çorum’da 14 gün dedim, 7 gün kaldı. Heyecanlı mıyız? Bize milletimizin heyecanı lazım. O gün demokrasi coşkusu olacak. Bambaşka bir gün yaşayacağız o gün. Millet iradesinin iktidara gelmesine tam 7 gün kaldı.
"Bu iktidar bizi hayat pahalılığı altında ezdi"
Vatandaşımız yokluk içerisinde. Ne yazık ki orta sınıf diye bir şey kalmadı. Ne yazık ki dar gelirliler ellerinde ne var ne yok kaybettiler. Bütün gelirlerini erittiler. Zengin daha zengin oldu. Vatandaşın gelir seviyesi yoksulluk sınırının altına indi. Artık vatandaş patatesi, soğanı bile alsam mı almasam mı diye düşünüyor. Taneyle mi satın alsam diye düşünüyor. Vatandaşın evine her gün giren yiyecekler ne yazık ki artık lüks oldu. Ekonomi freni patlamış kamyon gibi. Duvara tosladı toslayacak. Bu iktidar bizi hayat pahalılığı altında ezdi. Yüksek enflasyonla birlikte anne-babaların kara kara düşünmesine sebep oldu. Şu an üniversite gençleri öğle yemeğinden tasarruf ediyor. O yüzden İstanbul’da her yere kent lokantası şubesi açtık.
"Çocukların hayallerini çalmaya utanmıyor musunuz?"
Bunlar diyordu ya, kazanırlarsa yardımlarınızı kesecekler. Beş katına çıkarttık İstanbul’da yardımları. Gençler bu ülkeyi terk etme hayali kuruyor. ‘Mesleğimi yapmasam da daha iyi koşullarda bir başka ülkede yaşarım’ diyor. Bunu gençlerimize biz nasıl söyletiriz içimiz yanıyor. Bu ülkede gelecek göremedikleri için gençler böyle hayaller kuruyor.
Çocuklar hayal kuramıyor. ‘Gençliğimizi çaldılar’ diyen çok gençle karşılaşıyorum. Bu 21 yıllık iktidara soruyorum; 21 yıldır iktidarsınız, bu milletin evlatlarına reva gördüğünüz hayat standartı bu mu? Bu milletin gençlerine reva gördüğünüz gelecek bu mu? Bu milletin çocuklarının hayallerini çalmaya utanmıyor musunuz? Bu milletin vatandaşlarına hala -cek, -cak diyerek söz vermeye utanmıyor musunuz?
Berat Albayrak hatırlatması geldi
Bunların aklında tek bir şey var: Bir avuç insanın ceplerini nasıl doldururuz? Halbuki devlet insanı, ahlaklı devlet yöneticisi vatandaşın hizmetkarı olur. 21 yıl önce ne dediler? Yasaklarla mücadele edeceğiz dediler. Türkiye ne oldu? Yasaklar ülkesi oldu. Özgürlükler kalmadı, mutluluklar kalmadı. Bu ülkede hepsini aldılar, götürdüler. Yoksulluk ülkesine çevirdiler bu ülkeyi. Türkiye’yi yoksullukla mücadele edeceğiz diye kandırdılar. ‘Yolsuzlukla mücadele edeceğiz’ dediler, her akşam kim videoya konuşacak, Youtube’a bunların hangi eski yöneticileri konuşacak diye merak ediyoruz. Hani hatırlayın bir dönemin genç bir Maliye Bakanı vardı; ne demişti istifa ederken? ‘At izi it izine karıştı, Allah sonumuzu hayır eylesin’ demişti.
"Ömrünü hak, hukuk, adalete adamış Kılıçdaroğlu liderliğinde geliyoruz"
Bakın bunlar memlekete, 15 yıl önce, Cumhuriyet’in 100. yılında kişi başı 25 bin dolar gelir vaat ettiler. Şu anda Sivas’ın kişi başı geliri 5 bin doların biraz üzerinde. Tam Beşte biri. Sizi beş kat yanılttılar. Siyasette dürüstlüğün simgesi, ömrünü hak, hukuk, adalete adamış Kemal Kılıçdaroğlu liderliğinde geliyoruz.
"Cumhurbaşkanı, Ecevit'in rahatsızlığıyla dalga geçmişti"
Bugünün iktidarı seçimi kazanmak için her yolu deniyor, deneyecek. Bugünün iktidarı kötü dil kullanacak. Ailelerimizi bile sürece katarak propaganda yapmaya çalışıyorlar. Kınıyorum hepsini. Bakın biz size bir dönemi hatırlatalım. Tam 21 yıl önce şimdiki cumhurbaşkanı rahmetli Bülent Ecevit’in rahatsızlığıyla dalga geçti. Dün gibi hatırlıyorum, neler söyledi neler. Hepimiz bir gün yaşlanacağız. Allah hepimize sağlık sıhhat versin. Allah o gün o kötü dili kullanana da sağlık sıhhat versin. Erdemli bir anlayışı ve davranışı size tarifliyorum. Oy için siyasete bir kişinin sağlığı meze yapılmaz. Millet İttifakı'ndan bir kişi bile bu süreci ağzına almadı. Sağlık durumunu istismar etmedi. Allah korusun Sayın Kılıçdaroğlu'nun başına bir şey gelse bunlar neler söyler, neler. Bu ülkeyi normalleştirelim. Herkesi azarlayan bu dili evine gönderelim. Hatırlayın, geçen hafta televizyonda bir canlı yayında kendisi ciddi bir sağlık sorunu yaşadı. Millet İttifakı’ndan bir kişi bile bu süreci ağzını bile almadı, sağlık durumunu asla istismar etmedi. 13. Cumhurbaşkanımız Kılıçdaroğlu kendisine geçmiş olsun mesajı yayınladı. Olması gereken ahlak bu.
"Devleti çökerttiniz"
Yedi düvel 14 Mayıs’ı bekliyormuş, neymiş efendim dünya bunlara karşıymış. Bak sen ya. Dünyanın işi yok size karşı. Beka sorunuymuş. Ne zaman bir seçim olsa beka sorunu başlar bunlarda. Yani bunlara gülüp geçeceğiz. Ekonomiyi batırmış, işsizliği, enflasyonu tavan yaptırmış, 48 saat boyunca beyefendi talimat vermedi diye depremzedelere yardım edilmemiş ama bunlar giderse devlet bitermiş. Hadi oradan. Devleti siz çökerttiniz.
Vatandaş temel gereksinimlerini bile karşılayamaz durumda.
Türkiye yasaklar ülkesi oldu. Özgürlük ve mutluluk kalmadı.
Türkiye'yi yozlaştırdılar. Ne şeffaflık kaldı, ne liyakat.
Biz Millet İttifakı olarak tertemiz geliyoruz. Tek bir şaibe üzerimizde yok.
Devletin temelini adalet üzerine kuracağız.
Bir şahsın değil, milletin iktidarını kuracağız.
Dünya bunlara karşıymış, dünyanın işi yok size karşı.
Mülakat çöpe, likayakat makamlara.
Millet ağlarken bir avuç insan gülüyor
Siz gidince bu millet kurban kesecek.
100 milyonlarca arsa satışı yapıp cebe attılar.
Bu seçimde kalpler kazanacak.