Girişimci İş Kadınları Derneği (ANGİKAD) Başkanı Gözde Diker, Elips TV’de yayınlanan “İşimiz/Gücümüz” programında, kadın girişimciliğini destekleyen projeleri ve toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik önemli açıklamalarda bulundu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak birçok konuda görüş belirten Diker, kadın girişimciliğini desteklemek için yapılan çalışmalar ve bu çalışmaların toplumsal etkilerine dikkat çekti.
Kadın girişimciliğine katkı sağlayan projeler
Diker, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne özel olarak birçok projeyi ve bu projelerin önemini vurguladı. ANGİKAD’ın kuruluş amacı ve vizyonu doğrultusunda kadın girişimciliği üzerine pek çok yenilikçi proje yürütüldüğünü belirten Diker, kadınların iş ve sosyal yaşamda daha güçlü bir şekilde yer alabilmesi için sürdürülen çalışmalar hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Kadın girişimciliği projeleri nasıl bir fark yaratıyor?
Diker, “Cumhuriyetin 100. Yılında Kadın Girişimciler İçin 100 Öneri” adlı projelerinin kadın girişimciliğine sağladığı katkıları şöyle açıkladı: "Bu proje, kadınların girişimcilik yolundaki engelleri kaldırmayı ve daha fazla kadının iş dünyasında yer almasını sağlamayı amaçlıyor. Proje kapsamında yapılan araştırmalar ve ortaya konan öneriler, kadınların karşılaştığı temel sorunları çözmeye yönelik somut adımlar atmayı hedefliyor."
Deprem bölgesinde kadın girişimcilere destek nasıl sağlandı?
İçişleri Bakanlığı'nın desteklediği “Girişimcilik Yolu Dönüşüm” projesinin deprem bölgesindeki kadın girişimciler için ne kadar önemli bir destek sunduğuna da değinen Diker, "Deprem sonrası bölgedeki kadın girişimcilere eğitimler, finansal destekler ve mentorluk programları sunduk. Bu süreçte elde ettiğimiz başarılar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda psikolojik ve toplumsal açıdan da büyük önem taşıyor." dedi.
Kadın girişimcilerin karşılaştığı zorluklar ve çözüm yolları
Kadın girişimcilerin iş dünyasında karşılaştığı engellerin aşılabilmesi için stratejiler geliştirdiklerini belirten Diker, kadınların liderlik pozisyonlarına yükselmesinin önündeki bariyerleri ortadan kaldırmanın önemli olduğunu ifade etti.
Diker, kadın girişimcilerin iş hayatındaki en büyük engellerinin finansal destek ve mentorluk eksikliklerinden kaynaklandığını belirterek, “Kadın girişimcilerin karşılaştığı bu sorunlara çözüm önerilerimiz arasında daha fazla mentorluk programı ve iş ağı kurma fırsatları sunmak yer alıyor. Bu tür etkinlikler, kadınların iş dünyasında daha güçlü bir yer edinmelerini sağlıyor” şeklinde konuştu.
Kadınların liderlik pozisyonlarında yer alabilmesi için hangi değişiklikler gerekli?
Kadınların liderlik pozisyonlarında daha fazla yer alabilmesi için iş dünyasında esnek çalışma saatleri, eşit işe eşit ücret ve aile destekli programların önemini vurgulayan Diker, “Kadınların iş gücüne katılımını artıracak olan bu tür uygulamalar, toplumsal cinsiyet eşitliği yönünde önemli bir adım olacaktır.” dedi.
Genç kızlar için girişimcilik kampları ve projeler
Diker, ANGİKAD’ın genç kızlara yönelik girişimcilik projeleriyle nasıl fark yarattığını ve bu projelerin uzun vadede toplumsal etkilerini şu şekilde açıkladı: "Girişimcilik kamplarımız, genç kızların iş dünyasında cesaretle yer almalarını sağlıyor. Bu kamplar, onlara sadece iş dünyasında beceriler kazandırmakla kalmıyor, aynı zamanda liderlik, inovasyon ve takım çalışması gibi değerleri de aşılıyor."
Kadınların iş dünyasında bağlantılar kurabilmesi
Kadınların iş dünyasında daha güçlü bağlantılar kurabilmesi için ağ oluşturmanın (networking) önemine değinen Diker, kadın girişimciler için bu süreçte başarının anahtarının birbirlerine destek olmaktan geçtiğini belirtti. Ayrıca, kadınların iş dünyasında daha güçlü bir yer edinmeleri için eğitim ve mentorluk fırsatlarının sağlanması gerektiğini de ekledi.
Kadın girişimciler için eğitim ve mentorluk imkanları
Diker, kadın girişimcilerin başarılı olabilmesi için gerekli olan eğitim ve mentorluk imkanlarının sunduğu fırsatlar hakkında şu görüşleri paylaştı: “Girişimcilik dünyasında kadınların daha başarılı olabilmesi için ihtiyaç duydukları bilgileri ve desteği sağlıyoruz. Eğitimler, onlara iş dünyasında daha güçlü bir temele sahip olma şansı sunuyor.”
Sürdürülebilirlik ve toplumsal sorumluluk
Son olarak, sürdürülebilirlik ve toplumsal sorumluluğun önemine değinen Diker, bu değerlerin iş dünyasında kadın girişimciler tarafından nasıl içselleştirildiğini ve topluma nasıl fayda sağladığını açıkladı. “Kadın girişimciler, sürdürülebilir iş modelleri geliştirerek topluma değer katmakta büyük bir rol oynuyorlar. Bu, sadece ekonomik değil, çevresel ve toplumsal bir dönüşüm de yaratıyor” dedi.