Bayram tatilinde uzun yola çıkanlar arasında elektrikli araç kullananlarda vardı. Akaryakıt istasyonlarında kurulan şarj ünitelerinde aracını şarj etmek isteyenler problemsiz dolum sağladı. Elektrikli araç kullanıcısı ve Spor yazarı olan Korhan Önder ile fosil yakıtlı araçlara göre elektrikli araçların bakım ve maliyet farklarını konuştuk.

Elektrikli otomobil sayısının son 2 yılda özellikle TOGG’un da piyasaya çıkmasıyla arttığını belirten Önder, “ Sadece 10-13 binlerde olan elektrikli araç sayısı bugünlerde yaklaşık 93 bin’e çıktı. Tabi TOGG’un yanında Amerika menşeili TESLA da var. Ve özellikle elektrikli araçların en önemli noktalardan bir tanesi yakıt. Akaryakıt fiyatlarındaki aşırı yükselme, krizler, savaşlar vs derken artık 40’lı rakamlardaki akaryakıt fiyatları kara kara düşündürüyor. Bugün elektrikli otomobil menzil olarak benzinli otomobili yakalayamıyor ama baktığımız zaman bende elektrikli otomobil kullanıyorum. Doldurma maliyetleri hem evinizde hem de şarj istasyonlarında dizel ve benzine oranla daha uygun” olduğunu dile getirdi.

“Türkiye’de 1 Nisan itibariyle 5 bin 800’i hızlı şarj olmak üzere 17 bin küsur şarj noktası var.”

Önder, kullanım stiline göre menzilin değişiklik gösterdiğini söyledi:

Keçiören Belediyesi’nin, TÜGVA’nın ardından Yeni Dünya Vakfı’na da ayrıcalık sağladığı ortaya çıktı Keçiören Belediyesi’nin, TÜGVA’nın ardından Yeni Dünya Vakfı’na da ayrıcalık sağladığı ortaya çıktı

“LPG’li bir aracın deposu 350 km de 500-600 liraya doluyor. Elektrikli otomobil de ise bir depo dolumu 350 - 400 lira arasında oluyor. Benzinli otomobillere baktığımızda ise şu an 1500-3000 liraya doluyor. Elektrikli otomobillerin katbekat uygun olduğunu görüyoruz.

Kullanım stilinize göre menziliniz değişir. Bataryaya göre 250-350 km arasında kullanılabiliyor. Çin’de şu anda bin km menzil giden otomobillerin üretilmeye başlandığını biliyoruz. Bu araçları kullanmayı bilmek lazım. Nasıl kullanacağınızı bilmezseniz sizi üzebilir. Her yerde akaryakıt istasyonu var ama bugün Türkiye’de 1 Nisan itibariyle 5 bin 800’i hızlı şarj olmak üzere 17 bin küsur şarj noktası var.  İki sene içerisinde arttı ama akaryakıt istasyonlarına göre görece az.”

Korhan Önder

“Bataryanın ömrünü bitirmemek için telefon şarjı gibi yüzde 100 doldurmayın.”

Telefona indirilen e-şarj uyumlu navigasyon uygulamaları ile şarj ünitelerine ve yüzde kaç menziliniz kaldı öğrenebiliyorsunuz. Uygulayama yüzde yüz inanmamak kaydıyla aşağı yukarı fikir verdiğini söyleyen Önder, “Bu araçlar ağırlıklı olarak şehir içi araçlar. Şehir dışında ise hız limitlerini aşma,  sıcak hava, klima kullanımı, farların açık olması gibi etkenler şarjı hızlı düşüren etkenlerdir. 90- 100 km hızla kullanırsanız daha uzun mesafe kullanabilirsiniz.

Hızlı şarj istasyonlarında yüzde 20 doluluktan yüzde 80 doluluğa 30 ila 40 dakika arasında dolum sağlanıyor. Evde, sitelerde kullanılan sistemlerde ise 8 saatte doldurma işlemi oluyor. Tipik bir cep telefonu gibi düşünebilirsiniz. Akşam eve gelince sabaha kadar şarj edebiliyorsunuz. Akıllı telefon uygulamalarıyla bunları takip edebiliyorsunuz. Uyarıda bulunmak istiyorum; telefon şarjı gibi yüzde 100 doldurmayın. Bataryanın ömrünü bitirmemek, şişirme yapmaması için yüzde 80 iyidir. Ev tipi şarj aletlerinde ise TSE onaylı kaliteli ürünler kullanmak lazım. 11 ila 15 saat şarj ediyor bunları bagajınızda da taşıyabilirsiniz.”

“Bir elektrikli araçla yıllık 20 bin ila 30 bin lira arasında tasarruf sağlayabilirsiniz.”

Önder, elektrikli aracın yakıt ve bakım maliyetlerinden de bahsetti:

“En uygunu evde şarj etmek. KW başına aşağı yukarı 3 liradan az diyebilirim. Dışarıda ise servis maliyeti ile birlikte 8 lira 9 lira arasında oluyor. İster evde dolduralım ister dışarda fosil yakıtlı araçlara göre daha uygun. Servis maliyetlerine gelecek olursak. Bir elektrikli araçla yıllık 20 bin ila 30 bin lira arasında tasarruf sağlayabilirsiniz. Normal araçlarda 15 bin kilometredeyken bu araçlarda 25 binde bir gidiyorsunuz. Bir araç 7-8 bin lira arasında bakım yaptırılırken elektrikli araçta bu maliyet 2 bin 3 bin liraya kadar düşüyor. Bakımda lastiklerdeki aşınma kontrol ediliyor. Klima için filtre değişimi yapılıyor. Motorla alakalı hiçbir işlem yapılmaz. Onun dışında aracın güncellenmeleri yapılır. Mobil uygulamalardan güncellenme bilgilerini yakından takip etmek önemli”

“2024 yılında elektrikli araçların artacağını düşünüyorum”

2024’ün başından itibaren elektrikli araç alımının düştüğünü dile getiren Önder, “Yolda kalır mıyız? Diye düşünenler vardı ama iki bayram geçirdik yollarda elektrikli araçları gördük. O algı değişti. Şöyle sorunlar olabiliyor. Daha çok şarj istasyonlarından kaynaklı sorunlardı. Gittiğiniz mobil uygulamada çalışıyor gözüken şarj ünitesi bozuk çıkabiliyor. Ama şu an alışma dönemi ve 2024 yılında bu araçların artacağını düşünüyorum. TOGG’da da güzel kampanyalar yapılıyor. Artık elektrikli otomobillerin yollarda daha dikkat çekici şekilde gözüktüğünü söyleyebilirim” dedi.  

Kaynak: Sibel Yazıcı