Bankacı Seçil Erzan, futbolcular Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera, Volkan Bahçekapılı ve Selçuk İnan’ın da arasında bulunduğu 18 kişiyi toplam 25 milyon 770 bin dolar ve 7 milyon 384 TL dolandırdığı gerekçesiyle 226 yıl hapis istemiyle yargılanıyor. Kendi internet sitesinde konuya ilişkin bir yazı paylaşan gazeteci Fatih Altaylı, Emre Belözoğlu ve Arda Turan'ın konuyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım isteğini öne sürdü.

Fatih Altaylı'nın 'Terim hayatının en pahalı yemeğini Bozcaada’da yedi' başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:

Bozcaada’da Terim için pahalı davet

''Fatih Terim ile Seçil Erzan iş dışında da görüşüyorlar, ailece tanışıyorlardı.

Hatta Seçil Erzan, Bozcaada’da Fatih Terim için bir davet düzenlemiş, davetin yemeklerini Çanakkale’nin ünlü ve çok pahalı balık lokantası Yalova Restaurant hazırlayıp servis etmişti.

Muhtemelen Fatih Terim, hayatının en pahalı balığını Bozcaada’da yemiş ve hesabı ona güvenen futbolcularla beraber ödemiş oldu.

Terim niye yok?

Terim dosyada niye yok bilmiyorum.

Terim’den pek de hazzetmeyen bir eski futbolcu “Uyanıktır. Parayı alamayacağını hissettiyse bari bir de rezil olmayalım demiş olabilir” diyor.

AFAD Müdürü Tatar'dan Marmara Bölgesi için deprem uyarısı AFAD Müdürü Tatar'dan Marmara Bölgesi için deprem uyarısı

Ben buna pek ihtimal vermiyorum.

Belki de gerçekten olaylar patlamadan parasını çoktan kurtarmıştı.

Öğreneceğiz.

Mehmet Ağar faktörü

Kimileri, Fatih Terim’in davası olmamasına gerekçe olarak Mehmet Ağar ile olan yakınlığını gösteriyor ve 'Ağar onun parasını çoktan tahsil etmiştir' diyorlar.

Zannetmiyorum.

Çünkü Mehmet Ağar’dan çok daha güçlü biri devreye girdiği halde bu iş çözülemedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan.

Olay patladıktan sonra Emre Belözoğlu ve Arda Turan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gittiler.

Durumu anlatıp yardım istediler.

Bunun üzerine banka yönetimine Cumhurbaşkanlığından telefon açıldı ve 'bu çocukların' mağdur edilmemesi istendi.

Banka yönetimi ise “Ellerinde belge ve bankada bununla eşleşen kayıt var ise hemen öderiz. Ama belge yok ise ve kayıtlarda yatan paralar görünmüyorsa ödeme yapmamız mümkün değil. Dava açsınlar davayı kazanırlarsa seve seve öderiz. Aksi takdirde zimmet ve hatta bir anlamda irtikap suçu işlemiş oluruz. Ne yazık ki ödeme yapmamız mümkün değil” yanıtını verdi.

Yani Cumhurbaşkanı’nın arzusunun yerine getirilmediği bir yerde Mehmet Ağar, Terim’i kurtarmış olamaz.

Sonuçta bence 'uzuuuuun' bir dava süreci olacak.

Bittiğinde olayı hatırlamıyor bile olabiliriz.''

Editör: Betül Vural