aTV'nin sevilen programı Esra Erol'da, hız kesmeden devam ediyor. Hafta içi her gün saat 16.00'da ekranlara gelen programda, ailevi sorunlar masaya yatırılıyor, kayıp kişiler bulunuyor, küsler barıştırılıyor. Seyircilerin favorisi Esra Erol'da, 14 Kasım bölümünde neler olacak?
23 yaşındaki Ferdi Kandemir nerede?
Ali Kandemir ve Mehmet Kandemir, Ferdi Kandemir'i aramak için programa katıldı. Ferdi Kandemir'in abisi Ali Kandemir, 23 yaşındaki kardeşi Ferdi'nin 10 gündür kayıp olduğunu söyledi. Kandemir ailesinin üyeleri, işe gitmek için evden çıktıktan sonra kaybolan Ferdi'nin birileri tarafından alıkonulduğunu iddia ettiler. Mehmet Kandemir, ''Tamer Fidan diye biri var. Bizi arayıp para karşılığı Ferdi'yi görebileceğimizi söyledi'' diye konuştu.
Şantiyelerde yemekhanede çalışan Ferdi'nin 5 Kasım'dan beri kayıp olduğunu vurgulayan Mehmet Kandemir, ''Ferdi internetten iş ilanlarına bakıyordu. Kadıköy'e iş için gittiğini, birinin onu vapur iskelesinde bekleyeceğini söylemişti'' dedi.
Mehmet Kandemir, ''Tamer Fidan diye biri bizi kayıp ilanı verdikten sonra aradı. 'Kardeşinizi görmek için bana para yollayın. Esra Erol dahi olsa kimseye bir şey anlatmayın. Başınız yanar. Kardeşiniz benim yanımda, onu aramayın, o güvende' dedi'' ifadelerini kullandı.
Ali Kandemir, ''Tamer, biz Ferdi'yi aramayalım diye bir TikTok hesabı açarak Ferdi'nin eski fotoğraflarını oraya yükledi. Sanki Ferdi kayıp değilmiş gibi göstermeye çalışıyor'' dedi.
Hasan Pullu diye birinin de onları aradığını söyleyen Kandemir'ler, ''Hasan da Ferdi'yi gördüklerini, Ferdi'yi annesiyle görüştüreceklerini söyledi'' ifadelerini kullandı.
Ferdi Kandemir'in kardeşi Kader Kandemir, canlı yayına bağladı. Kader Kandemir, ''Ferdi benim göz bebeğim, o benim her şeyim. O kaybolduğu gün sosyal medyada kayıp ilanı paylaştım. Tamer bana mesaj atarak endişelenmemem gerektiğini, kardeşimin onun elinde olduğunu söyledi. Tamer, ''Ferdi'yi istiyorsan bana para, altın ne varsa her şeyi vereceksin' dedi. Ben de 'Kardeşimi benimle görüştürmediğin müddetçe sana bir şey vermeyeceğim' dedim. Şantiyelerde aşçılık yapan Hasan Pullu da bizi aradı. Sonradan onun aşçı olmadığını, yazıhaneci olduğunu öğrendik. Hasan, 'Ferdi yanımda çalışıyor, benim yardımcılığımı yapıyor' dedi. Kardeşim onun yanındaysa bizi neden aramıyor? Ferdi'nin telefonunun kırık olduğunu ve çarşıya çıktığını, geri döndüğünde bizi görüştüreceğini söyledi. Ama görüştürmedi'' diye konuştu.
Canlı yayına bağlanan Tamer Fidan, ''Ferdi Kandemir'i tanımıyorum. Onunla hiç karşılaşmadım. Benim psikiyatrik hastalığım var. Bu yüzden Kader Kandemir'i arayarak kardeşi ile onu görüştüreceğimi söyledim. İstanbul'da şantiyede çalışan arkadaşlarımdan Ferdi Kandemir'in kayıp olduğunu öğrendim'' dedi.
Canlı yayına bağlanan Tamer Fidan'ın patronu Ayhan Bey, ''Tamer'in bazı dengesizlikleri var. Ama psikolojik rahatsızlığı olduğunu şimdi öğrendim. Şu sıralarda İstanbul'a gitmedi. Biz şu an şok olduk. Onu dışarı salmıyorum, eğer bu olay doğruysa Tamer'i polise kendim teslim edeceğim'' diye konuştu.
Tamer Fidan, ''Kandemir ailesine yalan söyledim. Ferdi ile ilgili bir şey bilmiyorum'' dedi.
Ali Kandemir, Tamer Fidan'ın dediklerine inkar ederken, Mehmet Kandemir ise ''Neden bizim duygularımızla oynadın? Neden böyle bir şey yaptın?'' diye sitem etti.
Kandemir'ler, ''Ferdi para harcamazdı, annesi için biriktirirdi. Sessiz sakindi. İçine kapanıktı'' dedi.
Canlı yayına bağlanan Ferdi'nin bir akrabası, ''Ferdi 25 gün öncesine kadar benimle beraber çalışıyordu. Sonra iletişim kurmadık, nerede çalıştığından haberim yoktu. Ferdi düzgün biriydi, herhangi bir çirkin hareketi yoktu. Sevgilisi olup olmadığını bilmiyorum. Ferdi kaçacak biri değildi. Hasan Pullu'yu tanıyormuş gibi hissediyorum. Ferdi ile beraber çalıştığımız yemekhaneye yemek getiriyordu'' şeklinde konuştu.
Esra Erol, Ferdi Kandemir'i bulduğunu açıkladı. Kandemir'ler gözyaşlarına boğuldu. Canlı yayına bağlanan Ferdi Kandemir, ''Kadıköy'deyim çalışıyorum. On gündür telefonum bozuk, arayamadım. Hiç ilanları görmedim, çarşıya çıkmadım. Hiçbir sorunum yoktu, çalışıyordum'' dedi.
Çocuklarını sattıkları iddia edilen Damlanur ve Dursun, Küçüköksüz ailesi ile yüzleşti
3. çocuklarını para karşılığı sattıkları iddia edilen Damlanur ve Dursun, çocuklarını verdikleri Hamdi ve Neslihan ile canlı yayında yüzleşti. Hamdi Küçüköksüz, ''Damlanur çocuğu aldıracaktı, fakat önceki kürtajından çok uzun süre geçmediği için riskli bulundu, bu sebeple aldıramadı. Çocuğa 1 yıl bakma külfetini doldurduktan sonra evlatlık edinebilme davası açabiliyormuşuz. Biz de yasal olsun diye bu şekilde evlatlık almak istedik. Çocuk doğduğunda hiç Dursun'un kardeşi Özge'de kalmadı. Bizde kalıyordu. Damlanur da doğduktan sonra çocuğun yanına hiç gelmedi. Fakat bu işlem esnasında herhangi bir para anlaşması yapılmadı, bizden para istenmedi. Biz de para vermedik'' ifadelerini kullandı.
Dursun Ciğer, ''Cayma parasının 500 bin lira olduğunu Damlanur'a ben söyledim. Böyle bir şey yoktu. Onu sakinleştirmek için, vazgeçmesin diye böyle söyledim'' dedi.
Gözyaşlarına boğulan Damlanur Ciğer, ''Ben çocuğu geri almak istediğimde eşim bana 'O zaman senin paran var' dedi. Yoktu ama çocuğumu geri istedim'' dedi.
Dursun Ciğer, ''Damlanur her tartıştığımızda bunu söylüyordu, sadece köşeye sıkıştığında üste çıkmak için bunu gündeme getirdi'' dedi.
Neslihan Küçüköksüz, ''Damlanur ben o çocuğu sana vermem. 9 aydır ona bakıyorum. Ben senden çocuk istemedim, sen geldin kendin verdin. Senin sorunların beni ilgilendirmez'' diye konuştu.
Hamdi Küçüköksüz, ''Bize Damlanur ve Dursun'un 2 yaşındaki çocuğu Hira'yı vermeyi de teklif ettiler. Biz kabul etmedik'' dedi.
