İstanbul 26.Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Kamış getirildi. Taraf avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu. Davaya müdahil olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin avukatı da duruşmaya katıldı.
“Çıkardığımız gazeteyi her gün basın suçları savcısına gönderiyorduk denetlenmesi için”
Sanık Mehmet Kamış, gazetede aralarında Ekrem Dumanlı'nın da olduğu Tahşiye operasyonuyla ilgili toplantıya katılmadığını, gazetedeki görevinin gazetenin yayın kurallarına uygun olup olmadığının denetlemek olduğunu söyledi. Sanık Kamış, FETÖ firarisi Ekrem Dumanlı'nın reklam toplantılarına kendisini zaman zaman çağırdığını belirterek, "2009-2010 yılında toplum içindeki gizli bariyerleri anlatan ‘Görünmez cam duvarlar' ismiyle bir reklam kampanyası yapmıştık. Bu toplantıya girdiğimi hatırlıyorum ama bu benim işim değildi. Ben 2015 yılının Ekim ayında gazeteden ayrıldım orada çalışırken basın savcılığı ya da yargıdan suç örgütünde çalıştığımda ilgili bana hiçbir şey gelmedi. Çıkardığımız gazeteyi her gün basın suçları savcısına gönderiyorduk denetlenmesi için. Gazete denetlenirdi ama bize terörle ilgili herhangi bir şey gelmedi savcılıktan. Ben o dönem gazeteden ayrıldım ama benim yerime birini bulamadıkları için künyede adım Kasım ayına kadar yer aldı. Ama ben gazeteden 2015’in Ekim ayında ayrıldım. Hakkımda yakalama kararı çıkarıldığında korktuğum için teslim olmadım. Hiçbir oluşumda yer almadım, gizli saklı bir şey yapmadım” dedi.
Tutukluluk devam kararı
Mahkeme heyeti, sanık Mehmet Kamış'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanığın mal varlığına konan tedbirlerin kaldırılmasına hükmeden heyet, eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Davanın geçmişi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame kapsamında açılan davada Kamış, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla gazeteciler Mehmet Altan, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 17 kişinin yargılandığı davanın firari sanıkları arasında yer alıyordu. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi 19 Eylül 2017'deki duruşmada, haklarında yakalama kararı çıkarılan firari sanıklar Mehmet Kamış'la birlikte Ekrem Dumanlı, Osman Özsoy, Emre Uslu, Tuncay Opçin, Abdulkerim Balcı, Bülent Keneş, Faruk Kardıç, Şemsettin Efe ve Ali Çolak'ın dosyasının ayrılmasına karar vermişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu da kapatılan Zaman gazetesinin eski çalışanlarına ve yöneticilerine yönelik soruşturma kapsamında haklarında "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan adli işlem yapılan 54 şüphelinin mal varlıklarına el konulmasını istemişti. Talebi kabul eden İstanbul 11. Sulh Ceza Hakimliği, Mehmet Kamış'ın da aralarında bulunduğu bu kişilerin, üzerlerine atılı suçu işledikleri, terör örgütüne finansman desteği sağladıkları, elde ettikleri mal varlığını örgütün hizmetine sundukları yönünde kuvvetli şüphe bulunduğu gibi gerekçelerle tüm mal varlıklarıyla bankalardaki her türlü hesaplarına 668 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname uyarınca el konulmasına karar vermişti.
MİT'in operasyonuyla İzmir’de yakalanmıştı
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda MİT Başkanlığı ve İzmir Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan hakkında gözaltı kararı bulunan ve Çeşme'de düzenlenen operasyonda yakalanan Mehmet Kamış, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerine teslim edilmişti. Burada Terörle Mücadele Şubesindeki işlemlerinin ardından Kamış, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince kaçma şüphesinin olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı.
