Eski Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Elips Haber’de Bülent Aydemir’in sunduğu 1’e 1 programının konuğu oldu. Tarım politikalarına yönelik değerlendirmelerde bulunan Eker, “Bizim Avrupa’ya özenip ineklerin verdiği süte kanarsak ve onları buraya getirip modernleştirmeye çalışmamız yanlış. Bu politikaya 1920’lerde başladı. 30 litre süt veren bir sığırın günlük su tüketimi 150 litredir” dedi.

TTK Genel Müdürü: Çıkartacağımız her bir ton kömüre ülkemizin ihtiyacı var TTK Genel Müdürü: Çıkartacağımız her bir ton kömüre ülkemizin ihtiyacı var

Eker’in tarıma yönelik konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle;

“Üreticiyi köyünde hayatını ikame edecek bir gelir seviyesine ulaştırmamız gerekir”

Verimlilik temel sorunumuzdur. Verimliliği en fazla etkileyen faktörlerin başında işletme ölçeği geliyor. Türkiye’de 100 tane çalışanın 15 kişisi tarımda çalışıyor. Bu rakam AB’de 5, ABD’de 1’dir. Diğer geri kalanlar sanayi ve hizmet sektöründe çalışıyor. Tarımda çakışanların geliri dünyanın her yerinde diğer sektörlerde çalışmaların gelirinden daha düşüktür. Bu durum kırsaldan, kentlere sürekli bir göç demektir. Türkiye’de nüfusun yüzde yüzde 17’si kırsalda yaşıyor çalışanların yüzde 15’i tarımda istihdam ediyor.  Bizim oturup buna bir karar vermemiz gerekir. Çiftçinin, üreticinin köyünde oturup üretimini sürdürecek ve onunla hayatını ikame edecek bir gelir seviyesine ulaştırmamız lazım.

“Etin kaynağı ottur, otun kaynağı sudur”

Anadolu coğrafyası koyun coğrafyasıdır, sığır coğrafyası değildir. Dağlarında keçi, ovalarında koyun vardır. Coğrafya bize burada bunları yetiştireceksin diyor. Ot meselesi su meselesidir. Yağmur çoksa suyunuz çoktur demektir. Etin kaynağı ottur, otun kaynağı sudur. Neden koyun diyorum; koyunun ağız ve diş yapısı küçücük otları koparmaya müsaittir. Koyun sürüler halinde gezdiğinde doğal olarak o merayı gübreler. Biz bunları dikkate almadığımızda ve o kültürü terk edip şehre geldiğimizde sorunlar da başlıyor.

“Bu politikaya 1920’lerde başladı”

Bizim Avrupa’ya özenip ineklerin verdiği süte kanarsak ve onları buraya getirip modernleştirmeye çalışmamız yanlış. Bu politikaya 1920’lerde başladı. 30 litre süt veren bir sığırın günlük su tüketimi 150 litredir. Bir kilo canlı ağırlığı için 7 kilo yem vermeniz gerekir. Bu yem de ottur. Bunun yiyeceği ot da yüksek boyda ot olması gerekir. Ben sığırcılığın kaldırılmasını söylemiyorum. Nasıl verimli sığırcılık işletmeli yaparız. Hangi bölgelerde verimli üretim yapabiliriz bunun projesini biz hayata geçirdik. Sığırcılık için Trakya ve Ege daha uygun bölgelerdir. Çünkü buralarda yağış daha fazladır.

Eğer ülkenize 50 milyondan fazla turist geliyorsa ve bu rakam nüfusunuzun yarısından fazla ise sizin ithal hayvan yapmanız kaçınılmazdır fakat bunun politikasını iyi yapmanız gerekir. Büyükşehir’in imkanlarını artık daha iyi kullanmamız gerekir. Artık kent tarımı diye bir kavram var.

Kaynak: Haber Merkezi