EŞİK Platformu, TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edilerek TBMM Genel Kurulu gündemine gelen “Kadın, evlenince kocasının soyadını alır” düzenlemesinin yer aldığı 9. Yargı Paketi’ne tepki gösterdi. Platform’un konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklama şöyle:

"Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 13 Temmuz Cumartesi günü basına verdiği demeçte 'Anayasa Mahkemesi burada bir iptal kararı verdi ve iptal kararı sonrasında o boşluğun yeniden düzenlenmesi gerekti. Taslak çalışmamızı biz TBMM grubumuza ilettik ve onlar da değerlendirmelerde bulundular ve kadın evlenmekle kocasının soyadını alır, isterse kızlık soyadını da bununla beraber kullanabilir hükmü Adalet Komisyonu'nda aynı şekilde korundu ama Anayasa Mahkememizin gerekçelerine de atıf yapılarak yeni bir düzenleme gerçekleştirildi. Durum bundan ibaret' diyerek kadınlara soyadı dayatması getiren tekliflerini savunmuştur.

Gazeteciyi darbeden belediye meclisi üyesi gözaltına alındı Gazeteciyi darbeden belediye meclisi üyesi gözaltına alındı

"Kadının içine doğduğu kendi ailesini neden korumuyorsunuz"

Hangi aileyi koruyorsunuz? Kadının içine doğduğu kendi ailesini neden korumuyorsunuz?

Kadınlara evlendiği erkeğin soyadını dayatarak 'aileyi koruma' iddiası AKP’li üyeler tarafından komisyon görüşmeleri boyunca da tekrarlanmıştır. Adalet Komisyonu’nda yasa teklifini savunan AKP vekili Cahit Özkan, teklifi 'aile yapısını zayıflatacak her türlü girişim karşısında teyakkuzda olmalıyız' demiş ve iptal kararı nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ni suçlamayı ihmal etmemiştir. Komisyonda söz alan diğer AKP’li üyeler de soyun sadece erkekler üzerinden gitmesinin, kadının erkeğin soyadını almaya kanunen zorlanmasının erkek egemenliğinin ilanı olduğunu hatırlatan çoğu hukukçu muhalefet vekillerinin ve TBB Başkanı Erinç Sağkan’ın itirazlarına, tekraren aile birliği, ailenin öneminden bahsederek cevap vermiştir.

Türkiye’de kadınlara, kendi öz anne ve babaları, kendi öz kardeşleri ile aynı soyadlarını taşımaları yasaklanmaktadır. Kadınlara, sanki hep yeni evlendikleri eşlerinin anne babasının, kardeşlerinin soyuna dahil imiş gibi, onların soyadı ile yaşamaları dayatılmaktadır. Evlilikle soyadını değiştirme dayatması, sadece kadınları kendi ailelerinden kopartmakla kalmamakta, çocuklarını yani torunları da kadının ailesinden kopartmaktadır.

"Soyadı, insan soyunun hangi cins üzerinden yürüyeceği tartışmasıdır"

Soyadı, basit bir isim tartışması değildir. İnsan soyunun hangi cins üzerinden yürüyeceği tartışmasıdır. Bu soruya, ‘İnsan soyu erkek cinsi üzerinden yürüyecektir’ yanıtı verildiğinde tüm hayat erkeklerin egemenliği üzerinden yürüyecektir. Bilimden sanata, siyasetten spora, hayatın tüm alanlarında erkeklerin üstünlüğü, belirleyiciliği ve denetimi esas alınacaktır. Kadınlar ve çocuklar erkeklerin mülkü olarak görülecektir. Soy erkekler üzerinden yürüyeceği için kadınların varlığı ve hayatları değersiz görülecek; kadınlar erkek çocuk doğurmaya zorlanacaktır. Kadının kendi soyadını kullanması, ortak çocukların anne veya babanın soyadını, ya da her ikisini de kullanmaları aileye zarar vermez; tam tersine ailede eşitliği pekiştireceği için güçlendirir. Nitekim birçok ülkede bunun örnekleri yaşanmaktadır."

Kaynak: ANKA