Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Eren Erdem, Sözcü'den Ruhat Mengi'ye açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.  Hafta sonu gerçekleştirilen Belediye Başkanları toplantısında dair açıklamalarda bulunan Erdem, İmamoğlu'nun "çekilmezseniz yerel seçimde yokum" dediğini yalanladı.

Erdem’in açıklamalarından öne çıkanalar şöyle:

“Halk TV'nin maksatlı yayın yaptığını düşünüyorum”

"Biz o polemiğin parçası değiliz, tabiri caizse bir fırtına kopartılıyor, çok temellendirebileceğimiz bir fırtına değil bu. Nedir; CHP seçim kaybetti, hadi Kemal Kılıçdaroğlu görevden uzaklaşsın. Yani bunu çok politik bir değerlendirme olarak görmüyoruz zaten. Mesele şudur, seçimlerin sonuçları ve süreçleri vardır, biz sürecin değerlendirilmesinin daha sağlıklı olacağını düşünüyoruz ve bir an önce partinin yerel seçim psikolojisine kanalize olması gerekiyor. Zaten belediye başkanlarıyla toplanmamızın amacı bu. Ama şunu çok net ifade edebilirim; medyada gerçekten bir saldırı kampanyası devam ediyor, Halk TV'nin de maksatlı yayın yaptığını düşünüyorum. Son derece maksatlı bir dille adeta CHP tabanını ve kamuoyunu demoralize etmeyi amaçlıyormuşçasına bir yayıncılık çizgisi yürütüyor Halk TV. Diğer kanallar nispeten daha objektif ama burada psikolojik bir durum söz konusu, insanların demoralize edilmeye çalışıldığı bir süreçle karşı karşıyayız, yoksa CHP bütün atması gereken adımları atıyor zaten. Sayın Genel Başkan kongreyi başlattı, kongre başlatmak bir sürecin ortaya çıkması anlamına gelir ve kongrelerde il başkanları 'sandık koyulması' konusunda uyarıldı, her yere sandıklar koyuluyor ve CHP kendi içinde muhasebesini gerçekleştiriyor ama bir anda böyle CHP'de bir infial, bir kaos varmış gibi bir duygunun oluşmasını sağlamak doğru bir şey değil. Parti Meclisi toplantısında da gündem zaten belli; hangi il ve ilçe başkanının hangi gerekçeyle görevden alındığı” yönünde bilgilendirmeler yapılacak, bu bilgilendirmeler doğrultusunda arkadaşlar oylarını kullanacaklar ve toplantı gerçekleşecek.

“Kurultayda son sözü partinin tabanı söyleyecek”

Parti Meclisi'nde de birileri, 'Ben Kemal Kılıçdaroğlu'nun kalmasını istemiyorum' diyebilir, bu çok doğal. Biz orada kalkıp böyle bir tartışmanın öznesi olmayız, bunun kararını bir milletvekili ya da bir Parti Meclisi üyesi vermez, büyük kurultay verir. Büyük kurultay toplanacak zaten, büyük kurultay böyle bir kanaate sahip olmuşsa, 'Biz Sayın Kılıçdaroğlu'nu genel başkan yapmayı uygun bulmuyoruz' der, başka birini yapar. Yani, bunun kararını bir kişi, üç kişi, beş kişi veremez ama arkadaşlarımızın kendi fikirlerini, düşüncelerini söyleme hakkı var tabii, Parti Meclisi'nde de söylemeleri beklenir ama söylendi diye bir gerilim çıkacağı duygusuna kapılmak doğru olmaz. Tam tersine, herkes düşüncesini açıklar, günün sonunda da partinin kültürüne ve terbiyesine uygun şekilde hep beraber görüntümüzü veririz ve bu tartışmalar parti içerisinde kalmaya devam eder. Nereye kadar, kurultaya kadar. Kurultayda son sözü partinin tabanı söyleyecek, ondan sonra da bu meseleler tamamen kapanacak ve parti yerel seçim gündemiyle sahaya inip çalışacak.

(Kılıçdaroğlu-İmamoğlu arasında gerilim yaşandığı iddiası) ‘Çekilmezseniz yerel seçimde yokum’  öyle bir cümle yok. Artık hayret ediyorum, bunları medyaya aktaranlar nereden üretiyorlar, örneğin Çanakkale Bayramiç Belediye Başkanı söyledi… Kemal Bey'e 'çekilin' dedi. Zaten bizim belediye başkanları toplantımızda Kemal Bey'e 'çekilin' deme kontenjanı vardır, yüzde 3 bunu söyler. Kemal Bey geldiğinden beri olan bir şey, bu bir kontenjan zaten. Çanakkale'de, orada burada muhalif 3-4 belediye başkanı çıkıp Kemal Bey'e 'çekilmelisiniz' der, bunlar Ekrem Beyci filan da değiller. Ayrıca Ekrem Bey de konuşmasında, 'Sayın Genel Başkanım, bir değişim olacaksa sizin liderliğinizde olması gerekiyor' şeklinde bir ifade kullandı, aynen oradadır. İki yüz yedi belediye başkanı ve MYK üyelerinin tanıklığında yaptı bu konuşmayı. 'Ben değişimi sizinle konuşarak yapmak taraftarıyım' dedi, çok yapıcı bir konuşma yaptı. Ama basına şöyle yansıdı; 'Genel başkanlıktan çekilmezseniz ben yerelde yokum'. Öyle bir cümle yok.

(Kılıçdaroğlu çekilmezse İmamoğlu seçimde İBB başkan adayı olacak mı?) Hiç böyle bir konu gündeme gelmedi ki. Bakın 'Ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyım, büyük şehirleri kazanmamız gerekir, vs', burada hiç kimse çıkıp da, 'Ben aday olacağım ya da olmayacağım' demez.

Orada Ekrem Bey çıktı, 'Sayın Genel Başkanım' dedi, 'Size karşı bugüne kadar ben hiçbir nezaketsizlik yapmadım, 22 Haziran'dan beri televizyonlara konuşmuyorum, etik dışı bir konuşma ben yapmam. Yüksek bir nezaketle sizinle 3 defa konuşma yaptık, bir değişim olacaksa bu sizinle beraber olmalı' dedi. 'Bu konuyu bizim yükseltmemiz lazım, toplumun enerjisini yüksek tutmamız lazım' dedi, bu eksende kaldı yani. 'Gitmeniz lazım' gibi bir konu geçmedi."

Editör: Selim Ercan