Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde saat 15.50'de başlayan toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Toplantının ardından kameraların karşısına geçen Erdoğan açıklamalarda bulundu.

Nihat Zeybekçi: Atatürk hayatta olsaydı AK Parti'li olurdu Nihat Zeybekçi: Atatürk hayatta olsaydı AK Parti'li olurdu

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un Anayasa'nın 3'üncü maddeyi hedef alan konuşmalarının gündem olmasının ardından Erdoğan da tartışmaya dahil oldu. Erdoğan, "Anayasa'nın ilk 4 maddesiyle ilgili partimizin ve Cumhur ittifakının herhangi sorununun olmadığını ilk 4 madde üzerinden yapılan tartışmaların sürece katkısı olmadığını ifade etmek istiyorum" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

“İlk 4 madde tartışmaları sürece katkı vermiyor”

"Daha adil bir dünya daha müreffeh Türkiye'ye ulaşıncaya kadar durmadan, dinlenmeden çalışacağız. 1 Ekim Salı günü TBMM'de 28. dönem 3. yasama yılının açılışını yaptık. Meclis hitabımızda Türk demokrasisini darbe anayasasından bir an önce kurtararak yeni ve sivil anayasa ile buluşturma talebimizi teyit ettik. Tüm siyasi partilerin yeni anayasa çağrımıza yapıcı cevap vermelerini samimiyetle temenni ediyoruz. Anayasa'nın ilk 4 maddesiyle ilgili partimizin ve Cumhur İttifakı'nın herhangi sorununun olmadığını ilk 4 madde üzerinden yapılan tartışmaların sürece katkısı olmadığını ifade etmek istiyorum.

“Siyasette diyalog zeminini güçlendirmeliyiz”

Bölgemizin içinde bulunduğu kesif ve karanlık atmosferde dışarıdaki meselelerle yakından ilgilenirken evimizin içini toparlamamız yani iç cephemizi tahkim ve takviye etmemiz fevkalade önemlidir. Bunun yolu da evvelemirde siyasette diyalog zeminini güçlendirmekten geçiyor. Sınırlarımızın hemen ötesinde her gün yeni çatışma patlak verirken siyaset kurumunun eski alışkanlıklarla yoluna devam etmesi mümkün değildir. Bu noktada yapmamız gereken bellidir; Türkiye'nin umutsuzluk girdabına sürüklenmesine bekleyenlerin onların içindeki lejyonerlerin gerilimi körüklemesine müsaade etmemeliyiz. Türkiye'yi iç dinamikleri üzerinden köşeye kıstırarak denklem dışına atma girişimlerine rıza gösteremeyiz. Her kim siyasetten topluma yayılan yumuşama iklimini baltalamak için hamle yapıyorsa kesinlikle Türkiye'nin iyiliğini istemiyor demektir. Her kim ülkemizin güvenlik kuşağını güçlendirmeye hedefleyen çabaları sureti haktan görünerek hedef alıyorsa, acı hatıraları tekrar deşiyorsa apaçık ihanet içinde demektir. Türkiye son dönemde siyasette bir yumuşama iklimine girdi. Siyasi aktörler arasında bilhassa milli meselelerde ortak paydada buluşma arayışları artmaya başladı. 

“Uzatılan elin sıkıca tutulmak yerine kopartılmaya çalışılmasına izin vermeyiz”

Hüsnüniyet göstergesi olan bazı adımlar atıldı. Bu atmosferi henüz meyveye durmadan zehirlemeye dönük girişimler de yoğunlaştı. Partisi tarafından dışlanmış hatta istenmeyen adam ilan edilmiş, kimi eski siyasetçilerin ekran ekran dolaşıp, kutuplaştırıcı söylemlerle sağa sola sataşması, yumuşama atmosferini provakatif sözlerle hedef tahtasına koymasını asla iyi niyetli bilmiyoruz. Girdiği her seçimi kaybeden son olarak partideki seçim yarışını kaybederek rekor kıran zatın, Türkiye'yi birlikte yönetmeye talip olduğu eski ortaklarıyla ilgili hakaretamiz ifadelere cevap vermeyi zul addediyoruz. Terörle ve şiddetle arasına mesafe koyması beklenenlerin tam tersine terör diline sarılması samimiyetsizliğin işaretidir. Bölgemizin tamamında Türk, Türkmen, Arap, Kürt demeden herkesi kucaklayan bir kardeşlik ekseni kurmaya çalışıyoruz. Birileri hemen bu kardeşlik eksenini sabote edecek hal ve hareketlere girişiyor. Uzatılan elin sıkıca tutulmak yerine kopartılmaya çalışılmasına izin vermeyiz. Buna kayıtsız da kalmayız. Bölgemizde bunca ateş varken, her geçen gün ülkemize yaklaşırken herkes aklını başına almalıdır. Yumuşama iklimi ülkemiz ve milletimizin güvenliğinden taviz vereceğimiz provokasyonlara göz yumacağımız anlamına asla gelmiyor. Her türlü tehdidi bertaraf etme irademiz tamdır. Milletimizin hafızasında yer edinmiş kötü sahnelerin tekrar yaşanmasına müsaade etmeyiz, etmeyeceğiz.

“Cezasızlık algısı mutlaka giderilecek”

Milletimizde serzenişlere sebep olan cezasızlık algısının ortadan kaldırılması için gereken kanuni düzenlemeleri mutlaka hayata geçireceğiz. Bununla ilgili genel çerçeveyi zaten çizmiştik. Bugün Kabine üyelerimize gerekli talimatları verdik. İlgili bakanlarımız, Cumhur İttifakı'ndaki ortaklarımızla beraber çalışarak hukuki adımların atılmasını sağlayacak. Aile Bakanlığımız bağımlılık, dijital bağımlılık, intihar, çocuk istismarı için sosyal risk haritaları oluşturacak. Aile rehberi sistemiyle çok erken safhada müdahale etme imkanı bulacağız. Özellikle suçun önlenmesine yönelik çalışmalara daha fazla ağırlık vereceğiz. Devletin görevi vatandaşın sağlıklı güvenilir gıdaya erişimini temin etmektir. Tarım Bakanlığımızın yaptığı denetimlerin gayesi budur. Gıda kontrol ekiplerimiz 990 bin denetim yapmıştır. Bu denetimleri arttırarak devam ettirecek, vatandaşımızın sağlığının tehlikeye atılmasına asla göz yummayacağız. Her türlü sıkıntılı durumu adil, hızlı ve şeffaf şekilde kamuoyumuzun bilgisine sunacağız."

Kaynak: Duvar-Haber Merkezi