Adalet Bakanlığı önündeki nöbetinin 91’inci gününde dövizleri sökülen Emine Şenyaşar ve Oğlu Ferit Şenyaşar, bakanlık önündeki caddede oturarak tepki gösterdi.
Urfa’nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP eski milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından eşi ve iki oğlu katledilen Emine Şenyaşar’ın Adalet Bakanlığı önünde sürdürdüğü Adalet Nöbeti 91’inci gününde devam etti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Urfa Milletvekili olan oğlu Ferit Şenyaşar ile bakanlık önüne gelen Şenyaşar polis tarafından engellenmek istendi. “Bakanlığın kapısını kilitleyerek içeride saklanmak acizliktir. 2 oğlum ve eşim devlet hastanesinde katledildi. Tek talebimiz adalettir” asılı dövizlerin sökülmesine tepki gösteren Emine Şenyaşar oğlu Ferit Şenyaşar ile birlikte eylemi bakanlık önündeki caddeye taşıdı.
Sonrasında bir yetkili ile görüşmek istediğini belirten Ferit Şenyaşar bakanlığın arka kapısına gitti. Bakanlık görevlileri o kapıyı da giriş ve çıkışlara kapattı. Bakanlıktan hiçbir yetkilinin görüşmediği Ferit Şenyaşar, “Önce bu rezilliği çözsünler, sonra anayasadan, adaletten bahsetsinler” diyerek tepki gösterdi.
‘Bütün yetkililer içeride saklanmış’
Ferit Şenyaşar, tek taleplerinin adalet olduğunu belirterek, “İçeride bir Adalet Bakanı ve 4 yardımcısı var. Bütün muhataplar, adaletten bahseden bütün yetkililer içeride saklanmış. Burada her gün güvenlik güçleri ile bakanlık korumaları ile yüz yüze geliyoruz. Şu an bulunduğumuz Bakanlığın ana giriş kapısı ve bu üç giriş kapısı da kilitlenmiş durumda. Bugün arka tarafta bir kapı daha var. Oraya gidip yetkililerle görüşmek istedik, o kapı da kapandı. Ve bir Adalet Bakanı utanmadan çıkıp yeni anayasadan bahsediyor. Bir vatandaş için Adalet Bakanlığının bütün kapılarını kilitleyen bir Adalet Bakanı nasıl bir anayasa yapabilir? Önce bu rezilliği çözsünler, sonra anayasadan, adaletten bahsetsinler. 91 gündür anne Adalet Bakanlığı önünde, 900 gün geçse de adalet sağlanana kadar buradan ayrılmayacağız. Bütün dünya kamuoyu anneyi takip ediyor. Bu rezaleti görüyor. Ama bu rezaleti yapanlar içeride saklanıyor. Haklıyız, kararlıyız, talebimiz adalettir ve adalet duygusuyla yüreği çarpan herkesi dayanışmaya çağırıyoruz” dedi.
‘Bize adalet yoksa o zaman o kapılardan kimse giremeyecek’
Her gün bakanlığın demir parmaklıklarına astıkları dövizin güvenlik görevlileri tarafından söküldüğünü söyleyen Şenyaşar, “Bugün her kim o dövizden rahatsız olmuşsa kaldırmaya çalıştılar. Bu bir suçsa kabul ederiz ama diğer tarafta da devlet hastanesinde üç insanımız katledilmiş. Katliamı azmettiren kişiler de serbest bir şekilde dolaşıyor. Yasadan, hukuktan, suçtan bahsedilecekse önce hastanede bu insanlık suçunu işleyenler yargılansın” diye belirtti. Dövizleri söküldüğü için bakanlık önündeki trafiği kapattıklarını söyleyen Şenyaşar şöyle devam etti: “Bundan sonra hem bu ana giriş kapısını hem de arka tarafta bulunan kapının önünde duracağız. Bize adalet yoksa o zaman o kapılardan kimse girmeyecek diyoruz.”
‘Dünya bizi duydu ama Türkiye duymadı’
Emine Şenyaşar şunları söyledi: “Kanımın son damlasına kadar burada otururum, kalkmam. Oğlumu bıraksınlar, başka bir şey istiyor muyuz? Bütün ailemi öldürdüler. Bu katliamı yapanlar geziyorlar. İnsanlar buraya toplanmadan önce oğlumu bıraksınlar. İnsanları buraya toplattırmasınlar. Dizimden, gözümden ameliyatlıyım. Adalet yok. Dünya bizi duydu ama Türkiye bizi duymadı. Oğlumun mahkemesi yaklaşıyor, herkes gelsin, yanımızda olsun. Annelere sesleniyorum; anneler yanımızda olsun.”
Ayrıca 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişimi sonrası oğlu tutuklanan Sevinç Çakır da Adalet Bakanlığı önünde anne Şenyaşar ile birlikte oturma eylemini 15'inci gününde sürdürdü.