İsveç’in kabulü karşılığında Avrupa Birliği üyeliğinin önünün açılacağı iddiasına ise Aksoy, “Seçimden önce nasıl gaz bulunuyorsa, bu anlaşmaya da kılıf uydurmak için Avrupa Birliği’ne gireceğiz denildi. Öyle bir şey yok. Bir kere Avrupa Birliği’ne girilmesi için hukuk devleti olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılmak üzere gittiği Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ile bir araya geldi. Toplantının ardından açıklama yapan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İsveç'in NATO üyeliğine ilişkin mutabakata varıldığını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İsveç'in NATO üyeliğine destek vermeyi kabul ettiği açıklandı.
Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcı İlay Aksoy ise, Erdoğan’ın Türkiye'nin AB üyelik süreci ile ilişkin "Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecimizin yeniden canlandırılması noktasında olumlu bir kanaat hakim” ifadelerini yorumladı. Aksoy, “Bir Avrupa Birliği’ne girilmesi için hukuk devleti olması gerekiyor. Hem hiçbir şartı yerine getirmedik hem daha çok gittikçe insan hakları ve milli güvenlik konusunda zafiyetler yaşıyoruz. Bunu söyleyen sadece halkına izah edemeyeceği asılsız gerekçenin kılıfıdır.” dedi.
"Çok hızlı bir şekilde hükümet U dönüşü yaptı"
İlay Aksoy açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Ülkenizde 12 milyon kaçak insan varsa sizin eliniz güçlü değildir ve çok zayıftır. Özellikle siz 18 Mart 2016 yılında Geri Dönüş Mutabakatı’nı imzaladığınızdan sonra Avrupa ile tüm kozlarını oynamış oluyorsunuz. Bugün Avrupa Birliği’ne girmemiz söz konusu ve mümkün bile değildir. Bu sadece bir kılıftır. Perde arkasında bambaşka bir anlaşma gerçekleşmiştir. Çünkü çok hızlı bir şekilde hükümet U dönüşü yaptı.
"Serbest dolaşım olmaması için mutabakat sağlandı"
2011 yılından önce ülkemize 112 farklı ülkeden kaçak insan henüz yokken bizi Avrupa Birliği’ne almayanlar, şimdi bu kadar kaçak insan varken bize serbest dolaşım hakkı verecekler öyle mi? Aklımızla alay ediyorlar, mümkün değil böyle bir şeyin olması. Zaten serbest dolaşım olmaması için mutabakat sağlandı.
"Nasıl kabul edecek Türkiye’yi"
Bir ülke Avrupa Birliği tek başına karar vermiyor. Bütün üyelerin hemfikir olması lazım başka bir ülkenin üyeliği için. Oy çoğunluğu olması lazım. Polonya, Litvanya, Fransa, İrlanda, İtalya nasıl kabul edecek Türkiye’yi.
"Bu anlaşmaya kılıf uydurmak için Avrupa Birliği’ne gireceğiz denildi"
Bırakın sadece yabancıların Avrupa’ya gitmesini, biz bile gri listede olduğumuz için gidemiyoruz. Seçimden önce nasıl gaz bulunuyorsa, bu anlaşmaya da kılıf uydurmak için Avrupa Birliği’ne gireceğiz denildi. Öyle bir şey yok. Bir kere Avrupa Birliğine girilmesi için hukuk devleti olması gerekiyor. Hem hiçbir şartı yerine getirmedik hem daha çok gittikçe insan hakları ve milli güvenlik konusunda zafiyetler yaşıyoruz. Bunu söyleyen sadece halkına izah edemeyeceği asılsız gerekçenin kılıfıdır.
"Büyük bir ciddiyetsizlik"
Suriye’yi 11 yıldır şeytanlaştırdınız, farklı bir mezhep çatışması yaratmaya çalıştınız. Sonra Büyükelçiliğimiz önünde Kur’a-ı Kerim yakan ülkeye boyun eğdiniz. Bu nasıl bir tezatlıktır. Her yönüyle büyük bir ciddiyetsizlik.”