Gazeteci Deniz Zeyrek, Ankara'nın Kahramankazan ilçesinde bulunan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.'nin (TUSAŞ) Tesisi'ne düzenlenen terör saldırısını köşesine taşıdı. Zeyrek, "Kaleşnikofların, bombaların, intihar saldırısı bombalarının olduğu bir saldırıyı 24 saatte hazırlayabilir misiniz” sorusunu yöneltti.
Sözcü Yazarı Deniz Zeyrek, PKK terör örgütü mensubu öğrenilen biri kadın iki teröristin TUSAŞ’a düzenlediği saldırıya değindi. Terörü lanetleyen Zeyrek, "Zamanlama neden manidar?" başlıklı yazısında saldırının MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ‘Öcalan’ açıklamalarının hemen ardından planlanmasının mümkün olmadığını yazdı.
Zeyrek, "Kaleşnikofların, bombaların, intihar saldırısı bombalarının olduğu bir saldırıyı 24 saatte hazırlayabilir misiniz?" diye sorduğu yazısında, saldırının gerçekleştiği tarihin neden önemli olduğuna dair ayrıntıları sıralarken "Bu detayları, terör örgütünden çok, kendilerine akıl hocalığı yapan istihbarat servisleri göz önünde bulundurabilir, bu çapta stratejik bir eylemi ancak istihbarat servisleri planlayabilirdi," dedi.
Zeyrek yazısında saldırının gerçekleştiği tarihin önemine dair şu notları düştü:
Şimdi gelin şu tespitlere bir bakalım:
- TUSAŞ, terör örgütü ve destekçisi ülkeler açısından özellikle seçilmiş stratejik bir hedefti. Zira terör örgütüne en büyük darbe İHA'larla SİHA'larla ve diğer hava araçlarıyla vuruluyor. Gün geçmiyor ki MİT'in bir örgüt yöneticisini SİHA kullanarak etkisiz hale getirdiği haberini duymayalım. Diğer taraftan Türkiye'nin Savunma Sanayi alanında yaptığı atılımların dinamolarından biri TUSAŞ'tı.
- 23 Ekim tarihinde İstanbul'daki SAHA Fuarı devam ediyordu. TUSAŞ başta olmak üzere savunma sanayimizin göz bebeği olan şirketler, yüksek teknolojili ürünleriyle dünya ölçeğinde görücüye çıkıyordu. Savunma sanayi şirketlerinin yöneticileri, proje yöneticileri hep fuardaydı. Dikkatler İstanbul'da ve SAHA'daydı. Ankara'daki yerleşkede bir rehavet olması kaçınılmazdı.
- 23 Ekim tarihinde Tayyip Erdoğan BRICS toplantısı için Rusya'nın Kazan şehrindeydi. S-400 hava savunma sistemlerini satın alarak NATO'ya, ABD'ye ve AB'ye kafa tutan Erdoğan iktidarı bu defa da BRICS'e katılarak açık mesaj veriyordu. Saldırı, Erdoğan'ın BRICS programını da olumsuz etkileyecek nitelikteydi.
- Bu detayları, terör örgütünden çok, kendilerine akıl hocalığı yapan istihbarat servisleri göz önünde bulundurabilir, bu çapta stratejik bir eylemi ancak istihbarat servisleri planlayabilirdi.
Bu detaylar konusunda birçoğunuzun da benimle aynı görüşte olduğunuzu düşünüyorum: Hepsi mümkündür!