Seçimlerin hemen ardından durdurulamayan döviz kuru artışı ve Türk Lirası’nın değer kaybı ile ekonomik kriz daha da derinleşiyor. Döviz kurundaki bu olumsuz yükseliş ise sağlığı da olumsuz etkiliyor. Tıbbi malzeme ve medikal ürünlerin temininden, ilaç bulamama ve ilaçlara fahiş zam yapılması sağlık sistemini tıkanma durumuna getiriyor. Kamu hastanelerindeki yoğunluk nedeniyle randevu almakta zorlanan vatandaş şimdi de kur krizi nedeniyle ertelenen ameliyatlar, yapılamayan medikal işlemler nedeniyle randevu bulmakta zorlanıyor. Demokrat Parti İl Başkanı Erkin Delikanlı sosyal medya hesabı üzerinden Ankara’da Etlik ve Bilkent Şehir Hastanelerinde ameliyatların yapılamaz duruma geldiğini ve firmalarda tedarik problemi yaşandığını duyurdu. Sağlık krizinin ilerleyen günlerde daha da derinleşeceğini dikkat çeken Demokrat Parti Ankara İl Başkanı Erkin Delikanlı konuyla alakalı Elips Haber’e özel açıklamalarda bulundu.

“Hasta yakınları doktorlarla karşı karşıya geliyor”

Ameliyatların yapılamaz durumda olduğunu savunan Delikanlı, “Mevcut ekonomik koşullar, kurun geldiği nokta. Bunlarla beraber, firmalarda tedarik problemi yaşandığı için dün gece acilden yatan hastalar hala daha ameliyat olmayı bekliyorlar. Şu anda malzeme tedarikini satın alma mevcut eski fiyatlardan almaya kalktığı için hasta yakınları da doktorlarla karşı karşıya geliyor” diye konuştu.

Erkin Delikanlı

“Hastalar da doktorlar da mağdur durumda”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın ise hala verdiği sözleri tutmadığını hatırlatan Delikanlı, sözlerini şöyle sürdürdü;

“Bakan bey aynen bu şekilde devam ediyor. Şu anda hastalar da, doktorlar da mağdur durumda. Konuyla alakalı bakanlıktan dönüş olmuyor. Bu arkadaşlar dünyanın öteki ucundan ambulansla hasta getirip algıyı yönetmeyi ad binenler üzerinden gayet iyi beceriyorlar biliyorsunuz. Fakat maalesef konunun muhataplarını dönem dönem böyle geriyorlar. Tedarik sorunu ortaya çıkıyor. Firmaları malzeme vermiyormuş gibi göstererek kötülüyorlar. Doktorlara ameliyat yapmıyormuş gibi göstererek kötülüyorlar. Fakat ülkenin geldiği nokta, ekonomik olarak döviz kurlarındaki artış ortada”

“Hasta sağlığı üzerinden tasarruf yapmaya çalışıyorlar”

Sektörün tamamına yakının yüzde 85’in ithale bağımlı olduğunu ifade eden Delikanlı, “Dolayısıyla içerideki yerli üretici dahi ham maddede yurt dışına bağımlı olduğu için üretim bandı zayıflıyor. Yani bugün ürettiğini kullandırdığı zaman ertesi gün aynı fiyata o malı oraya koyamıyor. Ekonominin ve kurun geldiği noktalar ortada. Hastanede hala daha sağlık uygulama tebliği fiyatları üzerinden almaya çalışıyor. Devlet kendi kamu kurum kuruluşlarına ait yerleri başkasının yüzde 25 ile sınırlandırdığı halde kendi yüzde 300-400 zam yapıyor. Hasta sağlığı üzerinden tasarruf yapmaya çalışıyor. Nasıl itibardan tasarruf yok diyorlarsa, asıl sağlıktan tasarruf yok. Önce itibarlarını bıraksınlar, vatandaşın sağlığına baksınlar diyoruz biz de” değerlendirmesinde bulundu.

“Halk sağlığı sorunu haline gelir”

“Devasa yapılar yapıyor olabilirsiniz ama içerisinde nitelikli hizmet sağlamadığınız zaman bu bir halk sağlığı sorunu haline gelir” ifadelerini kullanan Delikanlı,  “Acil ameliyat edilmesi gereken ameliyatlar şu anda yapılamıyor. Bu kısa vadede sakatlık, uzun vadede kalıcı bir rahatsızlık yaratabilir. Uzuvların kaybolmasına sebebiyet verebilir. İleride başka halk sağlığı sorununa sebep olabilirken, hastanın başka komplikasyonlar geçirmesine sebep olabilir. Hatta ve hatta ölümle sonuçlanmasına sebebiyet verebilir. Dolayısıyla göründüğü üzere içeride ne kadar büyük yapı yaparsanız yapın hizmeti veremediğiniz, düzeltemediğiniz sağlık sistemi içerisinde vatandaşa faydalı olamıyorsunuz” diye konuştu.

Sağlık uygulama tebliği fiyatlarını güncellemesi lazım”

“Mehmet Şimşek sağlıkta tasarrufu daha önceki bakanlık döneminde denedi ve ters his tepti. Fahrettin Koca'nın da artık ikinci dönemi bu bakanlıkta” diyen Delikanlı sözlerini şöyle tamamladı;

“Diğer taraflara söz verip söz verip gönderiyor. Her ikisi de sözünü tutsun. Dediğim gibi sağlıkta tasarruf olmaz. Bir an evvel gereğini yapsınlar. Bu fiyatları belirleyen sadece Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı değil aynı zamanda üçüncü bir oyuncu var. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı. Biliyorsunuz genel sağlık sigortası genel müdürlüğü üzerinden. Buradaki fiyatı belirleyen de Maliye Bakanlığı'yla Sosyal Güvenlik Kurumu. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun da bir an evvel gerekli müdahaleyi yapması lazım. Sağlık uygulama tebliği fiyatlarını güncellemesi lazım”