Temelli, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin bütün sorunlarının demokratik bir şekilde çözülmesi için DEM Parti olarak defalarca "biz hazırız" çağrısında bulunduklarını dile getirdi.
Meclis'in açıldığı 1 Ekim'deki tokalaşma görüntülerini anımsatan Temelli, bu görüntülerin ardından toplumda büyük bir beklentinin oluştuğuna işaret etti.
Sezai Temelli, "Biz, Kürt meselesinin barışçıl demokratik çözümü konusunda çağırılarımızı ısrarla yinelerken bir kez daha kayyumlarla karşılaştık. Kayyum meselesi ile adeta toplumun yükselen umutları ve beklentileri zehirlendi, demokratik siyaset bir kez daha zehirlendi. Bu toksik siyaset, anlayış, Türkiye'nin sadece umutlarını kırmakla kalmıyor, Türkiye'nin siyasi ve iktisadi krizlerin içinde sıkışıp kalmasına, çökmesine neden oluyor." diye konuştu.
Temelli, yargıya ilişkin düzenlemeler içeren Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni eleştirdi.
DEM Parti Grup Başkanvekili Temelli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Teklif, 'toplum, kamu yararı' değil 'devlet yararı' diyor. Devletin yararı dediğinizde halka, topluma rağmen bir üst aklın korunması ve bekası vardır. Devletin yararı dediğinizde orada siyasi ve iktisadi oligarşi vardır. Dolayısıyla böyle bir anlayışla yasanın düzenlenmesi aslında devlet yararı adına işlenen suçların saklanmasına yönelik bir anlayıştır."
2025 yılı bütçesinde emekçilerin haklarına ilişkin bir düzenlemenin getirilmediğini savunan Temelli, emekçilerin üzerindeki vergi yükünün çok fazla olduğunu, öncelikle bu verginin düşürülmesi gerektiğini kaydetti.
Sermayeyi güçlendirmek için her türlü yola başvurulduğunu belirten Temelli, "Bütçede bu yıl inanılmaz bir borçlanma olacak. Bu borcun yükünü halka ödetecekler. Bütçeden faize ayrılan pay 2 trilyon liraya yaklaşmış durumda ve bu başlangıç ödeneğidir." ifadesini kullandı.