Ayan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, kadın cinayetleri ve kadına karşı şiddetin her gün artan bir durum olduğunu dile getirdi.
Kadınları katleden erkeklerin büyük çoğunluğunun eşleri, eski eşleri ya da birlikte yaşadıkları aile fertleri olduğunu vurgulayan Ayan, kadınların yasal kazanımlarının hedef alındığını dile getirdi.
Ayan, "İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılması sonucunda kadın kurumlarının ve kadın örgütlerinin kapatılması ve yıpratılması durumunun hala devam ettiğini" söyledi.
Adalet Bakanlığı tarafından oluşturulan "Aile Hukuku Değerlendirme Kurulu"na tepki gösteren Ayan, şöyle konuştu:
"Suni gündemlerle tartışmaya açılan kadının nafaka hakkı, önce kırılacak sonra da belki ortadan kaldırılacak. Peki neden? Nedeni çok açık aslında. Kadınlar ne yaşarsa yaşasın kan kusup kızılcık şerbeti içtim desin. Boşanmanın nedenlerini ve aile hukukundaki sorunların araştırılacağını açıklayan bu kurula öncelikle şunları soruyoruz, bu kurul hangi ihtiyaçlara göre kuruldu? Kadın örgütleri, tarafsız kadın kurumları bu kurullarda yer alacak mıdır? Yine kurul sosyolojik, bilimsel, objektif yöntemlerle mi çalışacaktır? Her şeyden önce kurula şunu soruyoruz; kadınları sadece ailenin bir parçasından ibaret gören, yeri geldiğinde kadını aileye kurban etmek isteyen akıldan vazgeçecek midir bu kurullar? Şu ana kadar gördüğümüz kadarıyla bu soruların cevapları koca bir hayır. Bizler kadınları önce kadın olarak, birey olarak, sosyal, kültürel, siyasal, ekonomik tüm haklarıyla birlikte tanıyan, kadını koruyan ve gözeten, şiddete karşı en etkin şekilde mücadeleyi esas alan politikalar yapılması için mücadele ediyor ve bulunduğumuz her alanda bunu savunmaya devam edeceğimizin sözünü veriyoruz."