Haber: Kadir Gürhan
TBMM’de düzenlenen basın toplantısında Parlamento muhabirleri ile bir araya gelen Halkarın Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekilleri Sezai Temelli ve Gülistan Kılıç Koçyiğit gündeme yönelik değerlendirmelerde bulundu.
"Telefon görüşmesi ve bir süreç var mı? Bunlarla ilgili bilgimiz yok"
‘Kürt meselesinde yeni bir süreç başlar mı?’ tartışmasını yanıtlayan DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, “Ne oluyorsa hepimizin gözü önünde oluyor. Telefon görüşmesi var mı bir süreç var mı? Bunlarla ilgili bir bilgimiz yok. Eş Genel Başkanımız Tuncer Bakırhan’ın açıkladığı gibi muhatap İmralıdır. Eğerki bir çözüm düşünülüyorsa muhattap İmralıdır. İkinci bir muhatap ise Meclis’tir. Önümüzdeki süreçte bir müzakere başlayacaksa dem parti sorumluluk alamaya hazırdır ve Meclistedir” dedi.
Anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilmesiyle ilgili konuşan DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ise, “Kırmızı çizgilerin olduğu yerde uzlaşı olmaz. Kırmızı çizgilerle bu işe başlarsanız bu sorunu çözemezsiniz” ifadelerini kullandı.
İlk dört madde tartışması
Koçyiğit, “Meclisin kafası karışık.(Kurtulmuş’un açıklamalarını kastederek) Kafa karışıklığı bir problem. Hükümetin niyeti bilinmediği için bu da ayrı bir problem. Şeffaf bir tartışma yok. Söyledikleri tek şey; ‘12 Eylül anayasasından kurulalım.’ Üsül tartışması yok. Aslında yürüttüğünüz yöntem nasıl bir anayasa çalışması yürüteceğinizi gösterir. Anayasa çalışmasına halkı, siyasi partileri ve STK’ları dahil edecek misiniz? Anayasa tartışmalarına yanlış bir yerden başlanıldı. Bu yüzden bir yöntem yanlışlığı var. Kırmızı çizgilerin olduğu yerde uzlaşı olmaz. Kırmızı çizgilerle bu işe başlarsanız bu sorunu çözemezsiniz” diye konuştu.
"Tartışmalar doğru yerden başlamadı"
Anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilmesi tartışmalarına yönelik konuşam Sezai Temelli, “Anayasa tartışmaları maalesef doğru yerden başladığını düşünmüyoruz. İlk dört maddeyi ele almak yerine nasıl bir anayasa ile başlamak gerektiğini konuşmamız gerekirken, bunu maddelere boğmak nasıl bir anayasa tartışmasının önünü kapamak anlamına geliyor. Herkes bir sivil anayasa tartışması yürütüyor ama 12 eylül anayasasından kurtulmak gerekiyor. Bir anayasa formunu belirleyip maddeler tartışmak değil, nasıl bir toplumsal tartışma olacak onu öncelemek gerekiyor” şeklinde konuştu.
"Meclisin yok sayıldığı ve yönlendirildiği bir ‘üst aklın’ varlığını görüyoruz"
Temelli konuşmasına şu şekilde devam etti;
"Bütün sorunların çözüm yeri meclis olması gerekirken, meclisin yok sayıldığı ve yönlendirildiği bir ‘üst aklın’ varlığını görüyoruz. Meclis yeterince sorunlar üzerinde yoğunlaşıp gücünü ortaya koyamıyor. Bunun en önemli nedenlerinden birisi de Cumhurbaşkanlığı sistemidir.
Anayasa tartışmaları yürütülüyor ama meclisin kuvvetler ayrılığı ilkesi işlemiyor. Bu ilke işlemediği için de meclisin bu tartışmalara gücünü yansıtması mümkün değil. Türkiyenin gerçek sorunlarına müdahil olan bir Meclisin olması için mücadele ediyoruz. Meclisteki tüm partilere sorumluluklarını hatırlatmaya devam edeceğiz."
“Demirtaş’ın tutsak olduğu bir yerde anayasa yapabilir misiniz?”
Erdoğan’ın bir dönem daha seçilmesi tartışmalarına nasıl bakıyorsunuz? sorusunu yanıtlayan Koçyiğit, "DEM Parti otoriter bir rejimin inşa edilmesine asla izin vermez. Bizim durduğumuz yer çok açık ve net. Partimizin çıkarları üzerinden hiçbir zaman siyaset yapmadık. Biz demokrasiden yana tutum alırız. Erdoğan gidip gitmemesi değil bu tartışma. Bu tartışmaya indirmek tıkayıcı bir durum” dedi.
Aynı soruya Temelli, “Selahattin Demirtaş 8 yıldır tutsak. AİHM kararına rağmen tutsak. Demirtaş’ın tutsak olduğu bir yerde sivil bir anayasa yapabilir misin?” yanıtını verdi.