Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, Parti Meclisi (PM) ve Merkezi Yürütme Kurulu (MYK) toplantılarının ardından düzenlenen basın toplantısında konuştu.
"Devletin tüm imkanlarını kullananlarla mücadele ettik"
Doğan, "Müthiş bir umutsuzluğun hakim olduğu ortamda gittik 31 Mart seçimlerine. DEM Parti bir siyasi partiyle değil, devletin tüm imkanlarını kullanan bir blok ile mücadele etti. Son derece eşitsiz koşullarda böyle bir sonuç ortaya çıkarttı," dedi ve ekledi, "Kayyım rejimi bir nevi kayyım seçmenle başka türlü kalıcı hale getirilmek istendi. Bu fotoğraf en çarpıcı haliyle Şınak'tan ortaya çıktı. 5940 taşımalı seçmen, oraya taşınarak Şırnak halkının iradesi dünyanın gözleri önünde gasp edildi" diye konuştu.
İktidarın seçimlerde ağır bir yenilgi aldığını ve halkların otoriter rejime 'dur' dediğini belirten Doğan, "İnsanların kayyım rejimini istemedikleri çok açık bir şekilde ortaya çıktı. Kayyım rejimi iflas etti." İktidarın bu başarıya nasıl tepki verdiğini de açıkladı: "Van belediye eş başkanımız hakkında bir süreç başlatmak istedi. Van'daki sokak direnişinden geri döndü bu süreç" ifadelerini kullandı.
"DEM Parti, umudun partisidir"
DEM Parti'nin umut ve değişimin partisi olduğunu söyleyen Doğan, "Bu seçimde gelecek umudu kazandı, sokak kazandı. Bu seçimde bir kez daha görüldü ki DEM Parti Türkiye’nin, kadınların, Kürtlerin, gençlerin, ezilen halkların, umudun partisidir. DEM Parti emekçilerin öğrencilerin partisidir. 1 Nisan itibariyle artık Türkiye siyasetinde denklem kurmak isteyen herkes DEM Parti’yi hesaba katmak zorundadır. Yani DEM Parti’siz bu ülkede bir yol açmak mümkün değildir” diye konuştu.