Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, seçim sonuçlarını değerlendirmek ve önümüzdeki dönem mücadele hattını belirlemek için toplanan Parti Meclisi toplantısının açılış konuşmasını yaptı.
Bakırhan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“31 Mart öncesi çok zor tartışmalar yürütüldü. Resmen ülkenin üzerine bir alacakaranlık çökmüştü. 31 Mart'ta halklar, emekçileri Kürtler, gençler ve kadınlar bu alacakaranlığı dağıtarak yeni bir ışık yakmıştır, yeni bir yol açmıştır. Umarım bu yolu hep birlikte büyüterek hayata geçireceğiz.
“Her iki stratejimiz de hayat buldu”
Kürt halkı 31 Mart'ta iradesine sahip çıkmıştır. Kayyımları göndermiştir. Partisinin yanında durmuştur. Bölge halkı ranta, talana, yıkıma hayır demiştir. Her türlü yalana, hileye, rüşvete karşı DEM Parti çatısı altında bir araya gelerek tekrar belediyelerini kazanmıştır. Batıda da ezilenler, kadınlar, gençler yine yerel yönetimlerde söz sahibi olmuştur. Bu çok değerli ve anlamlıdır. Bölgede kayyımları göndereceğimizi, batıda da halklarımızın iradelerinin yönetime yansıyacağını belirtmiştik. Her iki stratejimiz de hayat buldu.
Dem Parti geleceğin rotasını belirlemiştir
DEM Parti Türkiye'de seçim sonuçlarını ve geleceğin rotasını belirlemiştir. Cumhurbaşkanlığı 2.tur seçimi sonrasında belirleyici konumunu yitirdi diyenlere halklarla beraber büyük bir cevap vermiştir. Hile yalan dolan haram seçmenlerle birlikte Kars, Şırnak, Bitlis'in iradesi ve buna benzer birçok ilçemizin, beldemizin iradesi gasp edilmiştir.
Aslında Kars, Bitlis, Şırnak kazanmıştır. Onlar kaybetmemiştir, kaçak seçmenlerle iradesi gasp edilmiştir. Bu kentlerdeki halklarımıza söz veriyor. Oralarda daha güçlü örgütleneceğiz. Önümüzdeki seçimlerde kayyımları gönderdiğimiz gibi hırsızları gönderip tekrar halklarımızın iradesi yönetime taşıyacağımızın sözünü veriyoruz. Kaybettiğimiz yerlerde hata ve eksikliklerimizin olduğunu gördük. Zaten bu toplantıları da seçimlerde eksik kaldığımız yerlerde neden ve sebepleri araştırmak için yapıyoruz.
“Örgütleneceğiz ve genişleyeceğiz”
Yeni dönem perspektifimiz çok net: Bir örgütleneceğiz, iki genişleyeceğiz. Daha güçlü örgütleneceğiz. Yine bu seçimlerle birlikte çok önemli bir fırsat elimize geçti. Evet genişleyeceğiz. Sadece Kürdistan'da seçimleri kazanmak, batıda kent uzlaşısıyla yönetimlere girmek yetmiyor. Daha da büyüteceğiz. Hemen her yerde halk değişim talebini dile getirmiştir. Bu seçimlerde hem Kürdistan'da hem batıda kazanan partiler ve adaylar değil, emekçiler, yoksullar, gençler, kadınlar, Kürtler, Aleviler olmuştur. Türkiye halkları olmuştur.
31 Mart'ta Kürt halkı ve Türkiye halkları birçok mesaj verdi. Üç mesajı altını çizerek sizlerle paylaşmak istiyorum. İlk mesaj Kürt halkının mesajıdır. Kürt halkı inkar, düşmanlık zulüm, kayyım ve kıyım politikalarına hayır diyerek sandığa gömmüştür. Kürt sorununun demokratik çözümü konusunda iradesini bir kez daha güçlü bir şekilde ortaya koymuştur. Bu sorunun çözümü için iktidara, muhalefete, devlet aklına bir kez daha PM huzurunda çağrı yapmak istiyoruz. Bir yüzyılı Kürtlerin iradesini inkar ederek, yok sayarak kaybettirdiniz Türkiye halklarına. İkinci yüzyılda Kürt halkının ve Türkiye halklarının iradesini tanıma zamanı gelmiştir.
“Emekliler çığlığını oy pusulalarına yansıtmıştır”
İkinci mesaj daha fazla demokrasi mesajı olmuştur. Türkiye halkları sandıkta söz birliği etmiştir. Bu sözün adı da ruhu da daha fazla demokrasi olmuştur. Kürt meselesi Alevi meselesi, eşitlik ve adalet sorunlarının çözümü demokratik bir anayasadır. Demokratik anayasa için son yaptığımız kurultayda söylemiştik. Demokratik Anayasa hareketini başlattığımızı belirtmiştik. Mutfakta çok kıymetli çalışmalarımız var. Üçüncü mesaj da sandıkta açlığa ve yoksulluğa hayır mesajı verilmiştir. Emekliler çığlığını oy pusulalarına yansıtmıştır. Gençler geleceksizliğe hayır demiştir sandıklarda. İşçiler bu krizin faturasını biz çekmeyeceğiz demiştir. Kürtler ve Aleviler eşit yurttaşlık taleplerini sandıkta net bir şekilde ortaya koyarak mesajlarını vermiştir. Biz düşen bu mesajları Türkiye halklarının gündemine taşımak, sahiplendirmek ve sonuca ulaştırmaktır.