Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, "2024 ile ilgili çok derin kaygılar taşıyoruz. Bu ülkeyi yönetme sorumluğunu üstlenenlere sesleniyorum; Gelişen her olayda muhalefeti mahkum etmek, muhalefeti kutuplaştırmak gibi sıradan, banal bir politika yerine doğru dürüst bir değerlendirme yapın." dedi.
Davutoğlu, Saadet Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı diledi.
Geçtiğimiz pazar günü Gelecek Partisinin ikinci büyük kongresini gerçekleştirdiklerini anımsatan Davutoğlu, şehit haberleri nedeniyle bu kongreyi matem içinde, minimum katılımla tamamladıklarını söyledi.
İkinci büyük kongrenin bir parti için olgunlaşmanın işareti olduğunu belirten Davutoğlu, partileri kurulmadan önce karşılaştıkları baskı ve yasaklara direnerek teşkilatlandıklarını kaydetti.
Davutoğlu, omuz omuza verdikleri Saadet Partisine de teşekkür ederek, "İnşallah bu birlikteliğimiz Türkiye'ye yeni bir ufuk açacak. Kesmeye, kısmaya çalıştıkları sesimiz bugün Meclistedir. İnşallah ileride icraatın da başında olarak Türkiye'nin hak ettiği vizyona geleceğiz." diye konuştu.
Ülkeyi yönetenlere, ülke, dünya için kaygı duyanlara seslenmek istediğini ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Cumhuriyetimizin 100. yılını onurla kutlayıp ikinci yüzyılın ilk yılına da umutla girmek isterdik. Maalesef Cumhuriyetimizin 100. yılı büyük acılarla geçti. 6 Şubat depremi, terör saldırıları, artan ve derinleşen yoksulluk, emeklilerimizin içler acısı hali, tarımda geldiğimiz düzey bizi üzdü. Ümit ederdik ki 2024 daha iyi başlasın. 2024 ile ilgili çok derin kaygılar taşıyoruz. Bu ülkeyi yönetme sorumluğunu üstlenenlere sesleniyorum; Gelişen her olayda muhalefeti mahkum etmek, muhalefeti kutuplaştırmak gibi sıradan, banal bir politika yerine doğru dürüst bir değerlendirme yapın. Uluslararası düzen sarsılıyor. Rusya-Ukrayna iki yıldır savaşıyor, 100 günü aşkın süredir bir soykırım sürüyor Gazze'de. İngiltere ve Amerika Yemen'e harekat yaptı tam da bizim askerlerimizin şehit olduğu günlerde. İran Erbil'i bombaladı, İsrail Lübnan'a saldırıda bulundu. Bu resmi görmeden, anlamadan terör olayını muhalefeti köşeye kıstırmak için bir fırsat gibi görenler dünyayı da okumuyorlar, bu milletin geleceğini de düşünmüyorlar, 2024'de bizi bekleyen büyük krizleri de göremiyorlar."
Şehit haberlerinin ardından muhalefete dönük bir saldırı başladığını söyleyen Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sanki bütün Türkiye'nin güvenliği muhalefetten soruluyormuş gibi ve arkasından Meclisimizde bir bildiri savaşı neredeyse başlıyor. İktidar ve ortağı bildiri hazırlıyor. Ona karşı farklı düşünen partiler farklı bildiri hazırlıklarına girişiyorlar. Yine bunu yaşadık. Taktiksel bildiri savaşı yürürken Grup Başkanımız Selçuk Özdağ ve arkadaşlarımızın getirdiği öneriyle bu farklı bildiriler başkanlık tezkeresine dönüştürüldü ve TBMM'den tek bir ses çıktı. Şu bilinsin; Bizim grubumuz bölmeye, ayrıştırmaya değil birleştirmeye, gönülleri, yürekleri bir araya getirmeye ayarlıdır ve bu milleti birleştirecek olan, TBMM'nin güçlü sesi de Saadet-Gelecek grubudur."
Davutoğlu, Türkiye terörle mücadele edecekse halkları birleştiren bir merhamet seferberliği başlatması gerektiğini savunarak, halkları birbirine düşman eden kim varsa terörün kaynağının da o olduğunu kaydetti. Davutoğlu, "Şefkat seferberliği, demokratik, ekonomik seferberlik terörle mücadelenin ayrılmaz parçasıdır." diye konuştu.
Emekli maaşlarına yapılan zammı da eleştiren Davutoğlu, 2016'da emekli maaşının asgari ücretin 1,2 misli olduğunu, bugün ise 20-22 bin lira seviyesinde bulunması gerektiğini dile getirdi. Davutoğlu, "'2024 yılı emekliler yılı' denmişse, Allah muhafaza, Allah uzun ömür versin ama 'gömme yılı' demektir." ifadesini kullandı.
"Terörle mücadelede zihniyet değişimi şart"
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya da şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve Türk milletine başsağlığı diledi.
Kaya, 40 yıldır teröre ve destekçilerine karşı mücadele verildiğini ancak bu mücadelede bir zihniyet değişiminin şart olduğunu ifade ederek, "Toplumun yarısını hain ilan eden bir dille, teröre karşı mücadele edemezsiniz. Ahlaki ve manevi değerlerimize yaslanmadan, adaleti hakim kılmadan; terörün kökünü kazıyamazsınız. Güçlü ve bağımsız bir ekonomi geliştirmeden, şahsiyetli bir dış politika takip etmeden; terör örgütlerinin ve onların ağababalarının planlarını boşa çıkaramazsınız." diye konuştu.
Ekonomiye yönelik değerlendirmelerde bulanan Kaya, alım gücünün günden güne eridiğini savundu.
Kaya, 17 bin lira asgari ücretle milyonlarca insanın açlık sınırının altında bir ücrete mahkum edildiğini belirterek, emekli aylığının 10 bin lira olduğunun açıklanmasıyla da bir başarı hikayesi daha çıkarılmaya çalışıldığını iddia etti.
Yaklaşan yerel seçimlerin bir fırsat olduğunu söyleyen Kaya, "Bu seçimler bir fırsattır; freni boşalmış ve yokuş aşağı son sürat giden bu kamyonu durdurmak için bir kaçış rampasıdır." dedi.
