Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) tarafından, 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı’ndaki Güvenpark’ın restorasyonu için 2024 yerel seçimlerinden önce “Revize Kentsel Tasarım Projesi” hazırlandı. Doğal ve kültürel sit alanı olan parka ismini veren, Avusturyalı mimar Holzmeister tarafından yapılan “Güven Anıtı” ile çevresinde, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesince yürütülen restorasyon çalışmaları tamamlandı. Güvenpark'ta yürütülen restorasyon projesi kapsamında ise yetişkin ağaçlar, havuz ve oturma yerleri ile çocuk oyun alanlarına yönelik çalışmalar devam ediyor. Atatürk Bulvarı ile Milli Müdafaa caddeleri arasında bulunduğu için çalışanların öğle tatillerini geçirdiği ve günlük gidiş gelişlerle hemen hemen tüm kentlilerin uğrak noktası olan parka, terör örgütü PKK’nin 13 Mart 2016’da bomba yüklü araçla Güvenpark otobüs duraklarına düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenleri anmak için bir de anıt dikilecek. Parkta yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanlığı Proje Yöneticisi Bekir Ödemiş, “Parkın tarihinin Cumhuriyet ile yaşıt olduğunu” söyledi.
‘’Kültürel sit alanı’’
Ankara imar planında “Yeşil Kuşak” projesinin bir devamı olarak Güvenpark’ın tasarlandığını belirten Ödemiş, “Burada Güven Anıtı ve 26 bin 840 metrekarelik rekreasyon alanı ve yeşil alan var. Güvenpark birinci derece doğal sit alanıdır ama Güven Anıtı olduğu için aynı zamanda da kültürel sit alanıdır” dedi. Çalışmalara başlamadan önce Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonuna sundukları projeye onay verildiğini anlatan Ödemiş, Güvenpark’ın, cumhuriyetin modernleşme sürecinde kamusal alan olan ilk parkları arasında yer aldığını kaydetti.
‘’Tek bir ağacı kesmedik’’
Ödemiş, şu ifadeleri kullandı:
“Güvenpark, cumhuriyetin ilk parkı olması dolayısıyla önemli bir kentsel mekandır ama bir taraftan da 100 yıl boyunca pek çok şeye tanıklık etmesi dolayısıyla toplumsal bellekte yer alan değerdir. Burayı iki etap olarak ele aldık. Birinci etapta kültürel miras dediğimiz Güven Anıtı ve çevresini tasarladık. İkinci etapta da parkın tamamını aldık. Burada bir tek ağacı kesmedik. Bu özgün yapıyı olduğu gibi koruduk.”
