CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Gezi tutukluları Osman Kavala, Can Atalay, Tayfun Kahraman'ı ve yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'i Silivri Cezaevi'nde ziyaret etti.

Cezaevi önünde açıklama yapan Nazlıaka, şöyle konuştu:

"Şu anda Silivri Cezaevi'nin önündeyim. Bugün Gezi nedeniyle tutsak edilmeye çalışan Osman Kavala'yı, Can Atalay'ı ve Tayfun Kahraman'ı ziyaret ettim. Aynı zamanda Türkiye'nin en büyük ilçesi olan Esenyurt'ta her iki kişiden birinin oyunu alarak seçilmiş olan Belediye Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Özer'le görüşme yaptım. Yeni yılın bu ilk günlerinde onların 2025'e dair umut ve beklentilerini dinledim. Genel bir değerlendirme yaptık.

Hakan Fidan, Ukraynalı mevkidaşı ile görüştü Hakan Fidan, Ukraynalı mevkidaşı ile görüştü

Ama şurası bir gerçek; özellikle Gezi nedeniyle tutsak edilmeye çalışılanlar için söyleyeceğim, özel günler insanların sevdikleriyle bir araya geldiği günlerdir. Oysa ki Gezi tutukluları o kadar uzun bir zamandan beri, bayramlarda, yılbaşılarda, özel günlerde, doğum günlerinde sevdikleriyle birlikte olamıyor ki bu gerçekten iç yakıcı. insan böyle özel günlerde çoluğunu çocuğunu öpüp koklamak ister, büyüklerinin elini öpmek ister, eşine dostuna sarılmak, kucaklaşmak ister ama onlar çok uzun zamandan beri bunu gerçekleştiremiyorlar. O yüzden 2025'e dair genel talep; adaletin tecelli etmesi ve Türkiye'de demokrasi ikliminin yeniden oluşmasıydı.

Özel olarak söylemek gerekirse; Tayfun Kahraman'ın AYM'ye yapmış olduğu başvuru var. Kendisi bu başvurunun bir an önce değerlendirmeye alınmasını adil bir karar çıkmasını arzu ediyor. Osman Kavala ülkenin içinde bulunduğu bu iklim içerisinde demokrasinin yeniden köklenmesi gerektiğini ancak ve ancak demokrasiyle birlikte barışın gelebileceğini ifade ediyor.

"Can Atalay ait olduğu yere yani TBMM’ye gitmek istiyor"

Can Atalay ait olduğu yere yani TBMM'ye gitmek istiyor ve kendisini seçen o halka karşı sorumluluğunu bir an önce yerine getirmek istiyor. Prof. Dr. Ahmet Özer'e gelince kendisi 66 gündür tutsak edilmeye çalışılıyor. Ve Ahmet Özer'in dosyası gizlilik nedeniyle avukatlarının bile erişemediği bir noktada. Ancak avukatların erişemediği dosya ne hikmetse yandaş basın tarafından erişilebiliniyor. Öyle anlıyoruz yandaş basında çıkan haberlere baktığımızda. Dolayısıyla Başkanımızın talebi de bir an önce dosya üzerindeki gizlilik kararının kalkması ve aynı zamanda bir an önce iddianamenin yazılarak hukuki sürecin başlatılması yönünde. Altı kayyum atandı ve diğer belediye başkanları tutuksuz yargılanırken ki doğrusu budur Ahmet Özer'in neden tutuklu yargılandığı da ayrı bir konu elbette.

Dolayısıyla kendisinin bir an önce serbest bırakılması, dosya üzerindeki gizlilik kararının kalkması ve iddianamenin yazılması gerekiyor. Aynı zamanda bir mesaj iletti. Birazdan o mesajı demokrasi meydanına giderek 66 gündür yağmur çamur demeden kar kış demeden toplanan harika kalabalığa, harika yığınlara aktaracağım. buradan bir kez daha ben de 2025'e e dair dileğimin adaletin güçlü, güçlünün de adaletli olduğu bir yıl olması şeklinde yineleyim. Üstünlerin hukukunun değil hukukun üstünlüğünün kurulduğu bir 2025 diliyoruz."

Ahmet Özer: Demokrasi mücadelesi, bir insanın vereceği en onurlu mücadeledir

Nazlıaka, ardından Esenyurt'ta demokrasi nöbetine katıldı ve Ahmet Özer'in mesajını okudu:

“Demokrasi mücadelesi, bir insanın vereceği en onurlu mücadeledir. Böyle dönemlerin ağır bedelleri oluyor. Bu ağır bedellere rağmen mücadeleden vazgeçmeyenler sayesinde demokrasiye, adalete, özgürlüğe ve eşitliğe olan inancımız hep diri kalıyor. Bize uygulanan bu kumpası partimizin öncülüğünde sizlerin direnişiyle bozacağız. Hiçbir güç partimizin iktidar yürüyüşünü engellemeye yetmeyecektir. Belediyelerimizin üstün başarıları devam edecek.”

Kaynak: ANKA