Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın, kamuoyunda 'kentsel dönüşüm' yasası olarak da bilinen 'Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un iptali için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvurduklarını belirterek, "Biz kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması, konut stokumuzun dayanıklı hale getirilmesi, kentlerimizin dirençli hale getirilmesi için çalışıyoruz. Ancak buralardan birilerinin rant üretmesini istemiyoruz" dedi.
CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Günaydın, AK Parti'de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Murat Kurum'un aday gösterilmesiyle ilgili, "Murat Kurum, 2018 ile 2023 yılları arasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yaptı. Murat Kurum'un 2019 yılında imar affına imza atan bir bakan olarak tarihe geçtiğini ve bu imar affı içinde yurttaşlarımıza tabut olan evleri hepimiz hatırlıyoruz. Böyle bir sicilden sonra 'İstanbul'u kentsel dönüşüm alanında dirençli bir kent haline getireceğiz' diyorlar. 25 yıldır neden yapmadınız? Bu saatten sonra ne yapacaksınız? Soru bu kadar açıktır. Gelelim ulaşım meselesine; Murat Kurum dün Ulaştırma Bakanı ile beraber bir fotoğraf veriyor. Haritanın başına geçmişler, adeta haritaya bakarak İstanbul'un sorunlarını çözüyorlar. 2017 yılında merkezi hükümet AK Parti'deyken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de AK Parti tarafından yönetilmekteyken finansmanını ve yönetimini halledemediğiniz için metro inşaatlarının tamamını durduran ve çürümeye terk eden Mevlüt Uysal yönetiminde sizin belediyeniz değil miydi? Ve şimdi tüm engellemelerinize rağmen o metroların inşaatı devam ediyor" diye konuştu.
'Konut dokunulmazlığı ihlal edilmiş oluyor'
Kentsel dönüşümün Türkiye için son derece önemli olduğunu kaydeden Günaydın, "Çünkü ülkenin yerleşim yerlerinin neredeyse yüzde 80'inin deprem riski altında olduğu bir memleketten söz ediyoruz. Burada kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması, yapı stokunun dayanıklılığının arttırılması, kentlerin dirençli hale getirilmesi hayati bir sorumluluktur. Ancak bunu yaparken hem hukuka bağlı kalmak hem vatandaşın mülkiyet hakkına, etkili başvuru hakkına saygılı olmak gerekmektedir. Peki ne yaptılar? 9 Kasım 2023 tarihinde 6306 sayılı kanunda bazı değişiklikler yaptılar. Bu değişikliklerle, örneğin mevcut yapılaşmanın bulunduğu alanları rezerv alanı olarak ilan etme yetkisi 'Cumhurbaşkanlığı'na tanındı, yani 'Yürütme'ye tanındı.
Eskiden rezerv alanları boş alanlara, uygun alanlara ilan ediliyordu. Şimdi sizin evinizin bulunduğu alanı rezerv alanı olarak Cumhurbaşkanı bir gece yarısı Resmi Gazete'de ilan edebiliyor. Arkasından size 90 gün içerisinde konutunu tahliye etmenize yönelik bir yazı geliyor, üstelik de o Tebligat Yasası'nın emredici hükümlerine uyulmadan yapılıyor. Polis zoruyla buralar tahliye edilebiliyor ve bunun plan süreleri, askı süreleri, itiraz süreleri, tümü genel hukuk ilkelerinden ayrıştırılan, yurttaş aleyhine olan bir yapıya dönüştürülüyor. Böylece konut dokunulmazlığı, mülkiyet hakkı, ölçülülük ilkesi, orantılılık ilkesi, etkili başvuru ilkelerinin tamamı ihlal edilmiş oluyor. Arkadaşlar; 9 Kasım 2023 tarihinde yayımlanmış bu yasaya karşı 4 Ocak 2024 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi Anayasa Mahkemesi başvurusunu yapmıştır. Bir kez daha söylüyorum; biz kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması, konut stokumuzun dayanıklı hale getirilmesi, kentlerimizin dirençli hale getirilmesi için çalışıyoruz. Ancak buralardan birilerinin rant üretmesini istemiyoruz" diye konuştu.
'Kurtulmuş'un yanıtına göre tavrımızı belirleyeceğiz'
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Günaydın, CHP'nin Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırmasına ilişkin, "İç tüzüğün hükmü Meclis Başkanlığı'nın bu çağrıya 7 gün içerisinde bir yanıt vermesine amirdir. Bugün konuştuğum Meclis Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş, yarın yazılı bir yanıtın tarafımıza iletileceğini söylemiştir. O yanıtı bekleyeceğiz. O yanıta göre Meclis'in toplanıp toplanmayacağını göreceğiz ve biz de kendi tavrımızı belirleyeceğiz" dedi.
'Bakanlar tarafsız kalmalı'
Günaydın, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın, Murat Kurum'u desteklemesine ilişkin soruya da "Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, Ulaştırma Bakanı; bunların tamamı seçimlerde tarafsız kalması gereken bakanlardır. Oysa bunlar şimdiden taraflarını belli etmektedirler. Taraflarını ilan etmelerinde bir sakınca görmemektedirler. Bu ne anlama gelecek; devletin araçları, devletin yakıtı, devletin personeli, kolluk kuvvetleri ve yargı kuvvetleri AK Parti'nin seçimi kazanması için bir tek parti devletinde görülebilecek ölçüde çalışmaya devam edecekler" diye cevap verdi.