CHP'li Gökhan Günaydın, AYM'ye yaptığı başvuru öncesi gazetecilere açıklamada bulundu. Söz konusu kanunların aceleye getirildiğini, kamu yararına aykırı düzenlemeler içerdiğini söyleyen Günaydın, "29 Mayıs tarihinde Resmi Gazete'de Türk Ticaret Kanunu'nda bazı değişiklikler içeren düzenlemeler getirdiler. Rekabet Kurumu'na kurum personelinin özlük haklarını düzenleme yetkisi veriyorlar. Dilimizde tüy bitiyor ki bu ancak kanunla ve 'Devlet Memurları Kanunu' ile yapılabilir. Dolayısıyla da Rekabet Kurumu'nun böyle özlük işleri düzenleme yetkisi yoktur. Diğer taraftan adil yargılama hakkının aksine Rekabet Kurulu'nun firmalara ilk savunma hakkını yeterince süre vermeden tanımasını Anayasa Mahkemesi'ne götürüyoruz. Ürün ihtisas borsalarında alınacak teminatların ve oluşturulacak garanti fonunun usul ve esaslarının belirleme yetkisinin kanuni bir ölçüt belirtilmeksizin, idarenin takdir yetkisine açık yetkiye bırakılması yine Anayasa'ya aykırıdır. Reklam Kurulu'nun, ifade hürriyetinin aksine erişimin engellemesi kararları verebilmesi elbette aykırıdır. Bunun için de gerekli düzenlemeyi yapıyoruz" dedi.

İdareye keyfilik veriyorsunuz

CHP'nin, Türkiye'deki ekonomik sıkıntıların farkında olduğunu belirten Günaydın, "Bu ekonomideki daralma ve ekonomideki bozulma AKP'nin uyguladığı ve hiçbir iktisat teorisine uygun olmayan ekonomi politikasının sonucudur. Buradan yararlanmak isteyenler, yani fahiş fiyat artışı ve stokçuluk yapmak isteyenler vardır. Bunların mutlaka engellenmesi ve cezalandırılması gerekir. Ancak fahiş fiyat artışı nedir, stokçuluk nedir? Eğer bunları kanunda tanımlamazsanız, idareye ucu açık bir yetki ve keyfilik veriyorsunuz. Bu da ticaret yaşamı açısından geri dönülmesi zor zararlar doğurabilir. Yeni ve uygun düzenlemelerin kanunda belirtilmesine olanak vermek üzere bunun da iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuş bulunuyoruz" diye konuştu.

Diyarbakır’da 2021 model Ford marka araç icradan satılacaktır Diyarbakır’da 2021 model Ford marka araç icradan satılacaktır

Günaydın, 'Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Yasası'nın da 6 Haziran'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini kaydederek, "Bir vakıf kuruyorsunuz; Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı. Bu vakıf, bir özel hukuk tüzel kişisidir. Bu vakfın mütevelli heyetine sınırsız özlük hakkı, tanımlanmamış özlük hakkı tanıyorsunuz. Ve daha önemlisi Dışişleri Bakanlığı'nın sahip olduğu taşınır taşınmaz tüm mallarda bunları kanunen yetkili yapıyorsunuz. Bu vakıf aynı zamanda Yükseköğretim Kanunu'nun aleyhine üniversite kurabilecek durumda. Vize aracılık hizmetlerinden elde ettiği geliri, yine kamusal olması gereken bir geliri kendisine alabilecek durumda. Vergi muafiyeti, kamu yararını aşacak biçimde kendilerine tanınıyor. Emekli ve yaşlılık aylığı da yine sosyal güvenlikle ilgili düzenlemelerin aleyhine bunlardan alınmıyor. Dolayısıyla bu iki hususun da bizim açımızdan kabul edilebilir tarafı yoktur. Anayasa Mahkemesi'ne bunları taşıyoruz" ifadelerini kullandı.

Kaynak: DHA