Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın ev sahipliğinde pazar akşamı yapılan görüşmeye, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol da katıldı.
Yaklaşık 2,5 saat süren görüşmenin ana gündemi Tüzük Kurultayı ve parti tüzüğünde yapılacak değişiklikler oldu.
BBC Türkçe’nin CHP kaynaklarından edindiği bilgiye göre görüşmede Özel, Kılıçdaroğlu’na hazırlanan taslak metinde yer alan değişikliklerle ilgili bilgi verdi.
Özel, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı dönemindeki tüzük değişikliği çalışmalarından da yararlandıklarını, bazı değişiklik önerilerine yer verdiklerini söyledi.
Özel, eleştiri ve öneriler doğrultusunda son şekli verilecek olan tüzük taslağını da Kılıçdaroğlu’na ileteceğini belirtti.
Kılıçdaroğlu da bu metin üzerinden görüşlerini yazılı ileteceğini söyledi.
Ön seçim tartışması
Görüşmede, tüzük değişikliğinde en tartışmalı konuyu oluşturan, ön seçim konusunda da görüş alışverişinde bulunuldu.
Kılıçdaroğlu, ön seçim konusundaki düzenleme hakkında bilgi aldı ve bu konuda dikkatli olunmasını istedi.
Özel ise ön seçim konusunda eleştiri ve öneriler doğrultusunda değişiklik yapılacağını belirterek Kılıçdaroğlu’ndan bu konudaki önerisini de kendilerine iletmesini talep etti.
Özel ayrıca, örgüt denetiminde ya da hakim gözetiminde gerçekleşecek ön seçimden çıkacak sonuca kesinlikle uyulacağını, bunu bağlayıcı ifadelerin de tüzükte yer alacağını vurguladı.
"Aday ismi konuşmak doğru değil"
Kulislere yansıyan bilgiye göre toplantıda “CHP’nin cumhurbaşkanı adayı kim olacak?” tartışması da gündeme geldi.
Gerek Özel, gerekse Kılıçdaroğlu, bu aşamada isim tartışmanın partiyi yıpratacağını belirterek isim konuşmanın doğru olmadığı görüşünü paylaştı.
ABB Başkanı Mansur Yavaş da ismi üzerinden yapılan tartışmalardan rahatsızlığını dile getirdi.
"Sadece benim paylaşımlarıma itibar edin"
Parti içi tartışmalar ile Kılıçdaroğlu’na yakın bazı isimlerin açıklamaları ve iç tartışmalara ilişkin yorumlar da görüşmede gündeme geldi.
Kılıçdaroğlu, medyada ve sosyal medyada kendisi referans gösterilerek yapılan paylaşım ve yorumların kendisiyle ilgisi olmadığını, bunları iyi niyetli bulmadığını ifade ederek, “Sadece benim sosyal medya paylaşımlarıma itibar edilmeli” dedi.
Erken seçim tartışmaları da gündeme gelirken, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) ülkeyi yönetemediği ve CHP’nin erken seçim talebinde ısrarlı olması gerektiği konusunda görüşbirliğine varıldı.
Yavaş, CHP’nin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi esas alması gerektiğini ifade ederken, Kılıçdaroğlu da buna destek verdi.
Milliyetçi Hareket Partisi'nden (MHP) bazı milletvekillerinin Kılıçdaroğlu’na siyasi yasak içeren dava açması da gündeme geldi. Özel, Kılıçdaroğlu’na bu konuda sonuna kadar destek olacakları mesajı verdi.
MHP'ye tepki
CHP Genel Başkanı Özel, pazartesi güni önce parti meclisini, ardından da CHP Meclis Grubu'nu toplayarak tüzük taslağı konusunda üyelerin ve milletvekillerinin görüşlerini aldı.
PM sürerken açıklama yapan CHP Sözcüsü Deniz Yücel, bazı MHP’lilerin Kılıçdaroğlu’na dava açmasına tepki gösterdi.
MHP’nin açtığı davanın "siyasi bir dava" olduğuna işaret eden Yücel, “Önceki Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na tamamen yasama sorumsuzluğu kapsamında olan konuşmaları nedeniyle bir dava açılması, üstüne bir de siyaset yapma hakkının engellenmesinin istenmesi bu ülke için çok büyük bir utançtır" dedi.
"Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanları Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ten bu yana bedel ödemiş, tehditlerle yılmamış ve doğru bildikleri yoldan bir milim sapmamıştır. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, PKK’nın kurşunlarının hedefi olmuş, şehit cenazesinde linç girişimine uğramış ama asla geri adım atmamıştır" diye konuşan Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün şikâyetle, dava ile Kemal Kılıçdaroğlu’nu ya da CHP’yi korkutacağını sananlar büyük bir yanılgı içindedir. Şunu hiç kimse unutmasın Kemal Kılıçdaroğlu'nun kalkanı; üyesinden genel başkanına kadar CHP’dir.”
Yüzde 15 kontenjana itiraz
PM toplantısında, üyeler tüzük değişikliği taslağıyla ilgili eleştiri ve önerilerini dile getirdiler.
Edinilen bilgiye göre söz alan bazı PM üyeleri, milletvekili adaylarının önseçimle belirlendiği seçim çevrelerinde genel merkeze yüzde 15 oranında kontenjan ayrılmasına itiraz etti.
Tüm seçim çevrelerinde önseçim yapılması halinde genel başkanın 90 milletvekilini belirleyebileceğine işaret eden PM üyeleri, Siyasi Partiler Kanunu’ndan (SPK) gelen yüzde 5’lik kontenjan hakkı dahil edildiğinde bu rakamın daha da yükseleceğini savundu.
Bu düzenlemeye itiraz eden bazı PM üyeleri, genel başkanın sadece SPK’dan kaynaklanan yüzde 5’lik kontenjan hakkını kullanmasını isterken, sonuçlarına uyulması zorunlu olan “hakim denetiminde önseçim” dışındaki yöntemlerin tüzükten çıkarılmasını istediler.
Genel Başkan Özgür Özel ise söz konusu kontenjanın yüzde 5’erli olarak, kadın, gençlik ve Meclis grubu tarafından kullanılacağına dikkat çekti.
“Hakim denetiminde önseçimin sonuçlarına uyulması zorunlu. Bu durumda, kadın, gençlik kolları ve Meclis grubuna kontenjan ayıramayız” yanıtını verdi.
Tüzük taslağına yöneltilen bir başka eleştiri de 3 dönem sınırlamasının kapsamıyla ilgili oldu.
Söz alan bazı üyeler, 3 dönem kuralının 6 Eylül’deki tüzük oylaması sonrasında yürürlüğe gireceğine dikkat çekerek, bu uygulamanın geçmiş yılları da kapsayacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini savundu.
Daha önce 5 dönem milletvekilliği yapan kişinin, tüzük değişikliği yürürlüğe girmesi halinde bir 3 dönem daha seçilme hakkına kavuşacağına dikkat çeken PM üyeleri, bu konuda geçici madde düzenlemesi yapılmasını önerdi.
Bu maddedeki düzenlemenin yanlış anlaşıldığını belirten Özel’in, eleştiriler doğrultusunda önseçimle ilgili maddenin yeniden değerlendirilebileceğini ifade etti.