CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, CHP İzmir İl Başkanlığı’nda basın toplantısı yaptı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında beş ayrı suç duyurusunda bulunduğunu açıklayan Murat Bakan, özetle şunları söyledi:

“5 tane ayrı suç duyurusunda bulunduk, 105 tane daha var”

“Geçtiğimiz günlerde, benim Jandarma Genel Komutanlığı’nın yayınladığı, tüm Jandarma personeli ile ilgili emri kamuoyunun gündemine getirdikten sonra, benimle ilgili; ‘Emniyet içinde derin bir yapılanma’, bir başka televizyon programında da yine şahsımı hedef alarak ‘Emniyet içinde gerilla tipi yapılanma’dan bahsetmişti. Her zaman olduğu gibi sorulara cevap veremediği için yalan söyledi. Bizim; Emniyet teşkilatı ve Jandarma teşkilatı ile olan ilişkimiz, o teşkilatın sorunları ile ilgili ve personelin bize gönderdiği; vatansever, ülkesini seven, kanunlara riayet etmek isteyen, Anayasadan başka hiçbir şeye bağlı olmayan personelin bize verdiği bilgilerdir.  Bunun dışında bir şey yoktur.

Sadece ‘Suç İşleri Bakanı’ değildir. Aynı zamanda, bir suç örgütü yönetir gibi İçişleri Bakanı içinde bir yapılanma oluşturmuştur. Süleyman Soylu suç örgütünü savcılığa şikayet ediyoruz. Benimle ilgili bugüne kadar, en az dört defa Emniyet Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı ve Güvenlik Şube Daire Başkanlığı olmak üzere savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını söylediler. Ve hiç bugüne kadar hiç benimle ilgili suç duyurusunda bulunmadılar. Bu konularla ilgili sadece söylediler; polisi, jandarmayı korkutmak için. Ancak biz, kendisi ile ilgili 5 tane ayrı suç duyurusunda bulunduk, şahsı ile ilgili. Geride 105 tane daha var. Bunları da sırasıyla hazırlayıp vereceğiz.

Bunlardan bir tanesi uyuşturucu operasyonunun bir canlı yayında ifşa etmekten dolayı. Uyuşturucu tacirlerine; polisin yapacağı operasyonu, önceden haber verdi; Alişan’ın çıktığı magazin programında. Onunla ilgili suç duyurumuzdur; ‘Gizliliğin ihlali’, ‘Görevi kötüye kullanma’ ve soruşturma sürecinde tespit edilecek diğer suçlarla ilgili…

Diğer suç duyurusu. POEM, yani polis amirlerinin giriş sınavında yapılan usulsüzlük ile ilgili. Bununla ilgili soru önergesi vermiştim. Kamuoyuna bununla ilgili basın açıklaması da yapmıştım. Bu konuda basın mensuplarına soruşturma açmışlar. Yani savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlar; bizim denetim görevimizle ilgili yaptığımız iş ile ilgili. POEM soruları yıllardır açıklanmıyor. İnternet sitesinde yayınlandı, polis amirlerinin giriş sınavı, bizim sorularımızla aynı diye… Bu da; ‘Görevi kötüye kullanma’ suçunu teşkil etmekte.  

Bir başka konu… Bu çok önemli. Grup Başkanvekilimiz Özgür Özel de İçişleri Bakanlığı’nın Twitter hesabının bir trol tarafından kullanıldığını söylemişti. Bu troller ile ilgili çok sayıda konu gündeme geldi. Ben de bu konuyu Meclis gündemine ilk taşıyan milletvekiliyim. Bu da Süleyman Soylu’nun istihbarat birimleri ile ilgili yaptığı ifşalar. Bu tip insanlar, ‘gafil muhbir’ olarak isimlendirilir. Bir şeyi öğrenir öğrenmez, onu etrafı ile paylaşmak ister. Bu İçişleri Bakanı’nın yapmamamı gereken bir şey. KİM programı. Geçenlerde biliyorsunuz, TOGG aracı sürüşü içinde, KİM programını; devletin gizli, istihbaratının kullanması gereken programı ifşa etmişti. Yabancı istihbarat örgütlerini Türk Emniyeti’nin teknik kabiliyetini ifşa eden, terör örgütlerine ifşa eden bir açıklama yapmıştı. Bununla ilgili; ‘Devlet sırrından yararlanma’, ‘Devlet hizmetlerinde sadakatsizlik…’ Beş yıldan 10 yıla kadar hapis cezası var, bu işlediği suçun. Ancak kendisi biliyorsunuz bir sigortacı. Sigortacılar, başımızın tacı; ancak hukuk bilmiyor, hukuk tanımıyor. Kanunu bilmemek mazeret sayılmaz, İçişleri Bakanı olarak. Bundan dolayı kendisi yargılanacaktır.

Emniyet Siber Suçlarla Mücadele birimine alınan troller ile ilgili. Kendisi 2016 yılından sonra 500 tane, sonrasında da daha fazla insanı, taşerondan kadroya alınırken, alınması gereken insanların yerine kendi belirlediği insanları alarak, bir troll ordusu oluşturdu, Emniyetin içinde, yasadışı olarak. Bu  troll ordusu, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki her şahsın, hepimizin kişisel verilerine; adres verilerine, HTS kayıtlarına, konum bilgilerine ulaşabilmektedir. Sağlık kayıtlarımıza, vergi kayıtlarımıza ulaşabilmektedir. Ve bu da aynı şekilde; ‘Görevi kötüye kullanma’ suçunun yanında, ‘Devlet sırrından yararlanma’ ve ‘Devlet hizmetlerinde sadakatsizlik’ suçunu oluşturmaktadır. Bununla ilgili de suç duyurusunda bulunduk.

“Hangi seçimde TSK, zırhlı araçlarıyla hazır bekletildi”

Ama asıl önemli konu… GAMER üzerinden yapılan yeni bir operasyondan bahsediyorum. Bu, gördüğünüz belge, İzmir Valiliği İl Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi’nin yazısıdır. Nedir? GAMER’dir. İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nin bir yazısını, İl Valilikleri, ordu komutanlıklarına gönderiyor. TSK’den ne istiyor, GAMER? ‘Oy verme günü alınacak tedbirler kapsamında, kolluk birimlerimize ait zırhlı ve hava araçlarının, göreve hazır vaziyette bulundurulması ile seçimin güvenli şekilde yapılmasını sağlamak amacıyla, valilerimizce gerek görülmesi halinde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait personel, zırhlı araç ve diğer araçlardan istifade edileceği bildirilmiş olup; kolluk birimlerine ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait personel ile zırhlı araç ve diğer araçların göreve hazır vaziyette bulunulması hususunda gereğini arz ve rica ederim. Savaşa mı gidiyoruz, seçime mi gidiyoruz? Türk Silahlı Kuvvetleri’nin zırhlı araçlarına, personeline bir seçim sath-ı mailinde GAMER, İçişleri Bakanlığı niye ihtiyaç duyar? Devletin polisi yok mu? Sandık için görevlendirilmiş polislerimiz var. 12-12 çalıştırılan, fazla mesai ödenmeyen, insanlık dışı çalıştırılan polisimiz, jandarmamız yok mu?

Türk Silahlı Kuvvetleri’ne niye ihtiyaç duyuyorsunuz? Bu bir seçim. Hangi seçimde TSK, zırhlı araçlarıyla hazır bekletildi. Milletvekili olarak, denetim görevimin gereği olarak soruyorum. Diyecek ki, Süleyman Soylu; ‘Murat Bakan, TSK içinde derin yapılanma içinde…’ diyebilir. Biliyorsunuz, yalan atmakta mahir. Ben bunu soruyorum. Süleyman Soylu yanıt versin. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait zırhlı araç ve personelin hazır bulundurulmasına ilişkin, İller İdaresi Genel Müdürlüğü’nün yazısının gerekçesi nedir? Bu yazıyı niye yazdınız?

Buradan valilere sesleniyorum. Suça ortak olmayın. Bu normal, rutin bir seçimdir. Türkiye’de seçimler her beş yılda bir olur. Bu seçim de öyle bir seçimdir. Herkes oyunu kullanacak. Muhalefet partisi olarak biz, Genel Başkanımız halkımıza da sakin olması, seçim sonrası sokağa çıkılmamasını söyledi. Yani bu neyin hazırlığıdır. Valilerin; Emniyet Müdürlerine, Jandarma’ya, TSK personeline, kahraman ordumuza; bu konuda kanun dışı emirlere riayet etmemeleri, onların İçişleri Bakanı’na ya da herhangi birisine bağlılıklarının olmadığını, asıl bağlılıklarının Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na, kanunlarına bağlı olduklarını, milletlerine bağlı olduklarını hatırlatmak istiyorum. Sakin bir şeklide vatandaş oyunu verecek. Pazar günü itibarıyla, Türkiye’de yönetim değişecek. Böyle bir tedbire ihtiyaç yok.”

Editör: Selim Ercan