CHP Ankara İl Başkanlığının 38. Olağan Kongresi'nde Ümit Erkol il başkanı seçildi.
Atatürk Spor Salonu'ndaki kongrenin Divan Başkanlığını CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç yaptı.
Delegelerin oylarıyla "blok liste" yönteminin kabul edildiği kongrede, protokol konuşmalarının ardından seçime geçildi.
Ümit Erkol ve Sercan Çığgın'ın il başkanlığına aday olduğu kongrede, 340 delegenin oyunu alan Erkol yeni il başkanı seçildi.
Sercan Çığgın ise 241 oyda kaldı.
Ümit Erkol: 'İnsan bırakmayı bilmeli' vallahi bilmeli
CHP Ankara İl Kongresi'nde konuşan Başkan Adayı Ümit Erkol, "Böyle bir yenilikçilik olmaz. Bir gün önce Kılıçdaroğlu'nun doktrinini anlatacaksın, bir gün sonra yenilikçi olacaksın, yok böyle yağma. Bir gün önce dördüncü sıraya koydular ya hani Sadullah Ergin'i; o listenin mimarı olacaksın, o listeyi yapan 8 kişilik heyetin içinde olacaksın, damganı vuracaksın. Bir gün sonra, 'Ben yenilikçiyim, bu Genel Başkan kötü.' Yok arkadaşlar, böyle bir yenilikçilik yok. Yaklaşık iki ay boyunca bir yenilik cümlesi kurulmadı. 6 dönem vekillik yapmış, 'İnsan bırakmayı bilmeli' vallahi bilmeli" dedi.
Delegelere seslenen CHP Ankara İl Başkan Adayı Dr. Ümit Erkol şunları söyledi:
Bir il başkanı hem sokakta olmalıdır hem de müzakere etmeyi bilmelidir
"Adım atmadığım sokak, girmediğim kavga yok. Gezi Direnişi'nde de sokakta, barikattaydık; kamu direnişinde de sokaktaydık, barikattaydık. İnsanın iki şeye sahip olması gerekir. Bir, iyi bir eğitime, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde okudum. Daha sonra sağlık kurumları yönetimi alanında yüksek lisans yaptım, yönetim bilim uzmanı oldum. Eğitim uzmanı olarak CHP Ankara İl Örgütü'nü yönetmek için gerekli bütün donanıma sahip olduğumu düşünüyorum. Bir il başkanı hem sokakta olmalıdır hem de müzakere etmeyi bilmelidir. Müzakere masasında başarılı olmak da bir, deneyimden geçer; iki, kararlılıktan geçer. Bu deneyime ve kararlılığa sahip olduğuma yürekten inanıyorum.
Bir adayı küçümsemeye çalışmak yanlıştır, ayıptır
Bu topraklarda değil 1 ay, değil 1 yıl, değil 1 saat, herhangi bir kritik kavşakta tereddüt etmiş bir Ümit Erol profili ortaya koyan olursa her şeyden vazgeçerim. Bir dakika bile siyasetsiz durmam. Ben fabrikada çalışırken siyaset yaparım, siyaset. Ben fabrikanın içerisinde Cumhuriyet Halk Partisi'ne işçi örgütlerim. Part time siyaset… Böyle küçümseyecek ifadeler kullanmak bir, siyaseti bilmemek; iki, karşında 60 yaşına gelmiş, son derece saygın kişiliği olan, son derece takdir edilen bir kişiyi part time ile küçümseye çalışmaktır. Yanlıştır, Cumhuriyet Halk Partisi'nin İl Başkanlığı yarışında bir adayı küçümsemeye çalışmak yanlıştır, ayıptır, müzakereci değil, halktan uzak bir yaklaşımın ürünüdür.
Sayın Genel Başkan bana 'yolun açık olsun' dedi
Sayın Genel Başkan'la ilişkisine şaşırdım. Neredeyse hikaye Sayın Genel Başkan'la başladı, Sayın Genel Başkan'la bitti. Sonu nereye bağlandı? Sayın Genel Başkan; bu kadar uzun, nitelikli bir ilişki sürdüren adayı desteklemiyor, başka bir adayı yani beni destekliyor. Bu kadar uzun bir ilişki, Sayın Genel Başkan'la iletişim, ilham almak, umut vermek iyi bir şeyse o zaman bu umudun sonunda desteğini almak gerekirdi. Demek ki bu uzun ilişkinin sonunda gereken güven verilememiş, gereken destek alınamamış. Sayın Genel Başkan bana, 'Senin bu görevi layıkıyla yapacağına inanıyorum, yolun açık olsun' dedi.
Tarih bugün karşınıza yenilikçi diye çıkanları çöplüğe gönderecek
Biz adım adım kendimizi sorgularken, nerede hata yaptık araştırırken, sorunları çözmeye çalışırken, yenilenmeye çalışırken bir grup arkadaş geminin battığını zannettiler. Batan gemiden birer birer atladılar. İndikleri kara parçasına da yenilikçilik adını koydular. Böyle bir yenilikçilik olmaz. Bir gün önce Kılıçdaroğlu'nun doktrinini anlatacaksın, bir gün sonra yenilikçi olacaksın, yok böyle yağma. Bir gün önce dördüncü sıraya koydular ya hani Sadullah Ergin'i; o listenin mimarı olacaksın, o listeyi yapan 8 kişilik heyetin içinde olacaksın, damganı vuracaksın. Bir gün sonra, 'Ben yenilikçiyim, bu Genel Başkan kötü.' yok arkadaşlar, böyle bir yenilikçilik yok. Yaklaşık iki ay boyunca bir yenilik cümlesi kurulmadı. 6 dönem vekillik yapmış, 'İnsan bırakmayı bilmeli' vallahi bilmeli. 5 dönem vekillik yapmış, bırakacak. Ne zaman bırakacaksın? Bırakın o zaman, bırakın kurtulsun millet. Tarih bugün karşınıza yenilikçi diye çıkanları CHP’den sağ bir sapma olarak damgalayacak ve çöplüğe gönderecek.
Hiçbir göreve iki dönemden fazla talip olmayacağım
Hiçbir göreve iki dönemden fazla talip olmayacağım. En fazla bir dönem daha karşınıza Ankara İl Başkan Adayı olarak çıkabilirim, üçüncü kez çıkmam. Bir gün milletvekili olursam üçüncü kez çıkmam, bir gün belediye başkanı olursam, hayallerimden bir tanesi bu, belediye başkanı olursam üçüncü kez belediye başkanı adayı olmam. Bu örgüt, sözde kadınların yanında durmayacak. İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden yasal hale getirilmesi için sokaklarda, meydanlarda, parlamentoda mücadele edeceğiz. Kadın cinayetlerinde İstanbul Sözleşmesi'ni kaldıranların sorumluluğu olduğunu yüzlerine çarpacağız.
En az 60 kişilik bir yönetim yapısı oluşturacağız
İlçedeki üyemizden başlayarak önümüzdeki bir yıl içerisinde mahallelerde rekor sayıda üye toplantısı yapacağız. Bir önceki dönem il örgütü mahallelerde kaç toplantı yaptıysa bunun hesabını ortaya koyacağız, 10 katını yapacağız. Örgütlerimiz üyenin görüşünü alacak, Ankara İl Örgütü üyenin görüşlerini dinleyecek. 30 yedek yönetim kurulu üyemizi çalışmaların içine katacağız, en az 60 kişilik bir yönetim yapısı oluşturacağız. 600 il delegemizden fikirlerini alacağız, danışma kurulu toplantıları yapacağız."
Sercan Çığgın: Kongre salonundan çıkan iradeye saygı duyacağım
CHP Ankara İl Kongresi’nde konuşan Başkanı Adayı Sercan Çığgın, “Kongrede hangi sonuç çıkıyorsa ona hep beraber saygı duyacağız. Ben seçilirsem biliyorum ki, Ümit (Erkul) Hocam yarın benimle tekrar alanda olacak. Ama Ümit Hocam da şunu iyi biliyor, 'Yarın ben seçilirsem Sercan kardeşim de benim yanımda olur.' Ama bugün ben seçileceğim. Çünkü ben hazırım. Çünkü ben siyaseti part-time yapmadım, yarı zamanlı yapmadım. Ben sonuna kadar Ankara İl Örgütü'nde çalışacağım. Ama bu kongre salonundan çıkan iradeye saygı duyacağım” dedi.
CHP Ankara İl Kongresi bugün yapılıyor. CHP Ankara İl Başkanı Adayı Sercan Çığgın da delegelere seslendiği konuşmasında şunları söyledi:
Örgütümüz dağınık, örgütümüz ayrışmış dedim
“Ben niçin Ankara İl Başkanı adayı oldum? 18 Ağustos'ta sayın Genel Başkanı'mı ziyaret ettim. Çünkü ben partimin gençlik kollarından geliyorum. Partimin gençlik kolları geçen ay 70'inci yaşına girdi. CHP Gençlik Kolları Türkiye'de birçok siyasi partiden eski bir partidir. Oradan devlet adamları yetişti, oradan CHP'ye genel başkanlar yetişti. Benim için de hep referans noktası olmuştur. Sayın Genel Başkanı'mdan randevu aldım, çok yakın bir arkadaşımla gittim. Durum tespiti yaptım, siyasi gözlemlerimi anlattım ve niçin Ankara İl Başkanı adayı olmak istediğimi sayın Genel Başkanı'ma sundum. Çünkü ben partimin gençlik kollarından geliyorum. Teamüllere sonuna kadar bağlıyım.
İnşallah bu akşam bu salondan demokratik bir şölen havasıyla yarışan diğer adayımızla birlikte çok güzel bir kongre gerçekleştireceğiz. Sayın Genel Başkanı'ma, '28 Mayıs sonrasında hemen bir an önce yerel seçimlerin startını vermemiz lazım ama örgütümüz dağınık, örgütümüz ayrışmış, örgütümüz bir arada değil, örgütümüz heyecanını yitirmiş, önce örgütümüzü ayağa kaldırmamız lazım. Önce örgütümüzde küskünlerle birlikte barışmamız lazım. Önce ayrışmayı bitirip, bir araya gelmemiz lazım' dedim. 'Ben buna talibim' dedim. Sayın Genel Başkanı'ma 2024 perspektifimi sunduğumda, 3 belediye başkanımız çok kıymetli, Çankaya, Yenimahalle ve Elmadağ, 25 yıl sonra büyükşehiri kazandık, 4 tane belediyemiz var, bunları muhafaza edeceğiz ama ilave belediyeler kazanacağız. Saydım sırasıyla. Etimesgut'u kazanacağız dedim, Mamak'ı kazanacağız dedim, Gölbaşı'nı kazanacağız dedim, Büyükşehir Belediyesi'nde meclis çoğunluğunu alacağız dedim. Ama boş yere demedim, hamaset yapmadım. Ben bir program ile Genel Başkanı'mızın karşısına çıktım. Sayın Genel Başkanım, il başkanı olduğumda 7 acil işimiz var, bunları hayata geçirmemiz lazım. 4 strateji planımız var, bunları hayata geçirmemiz lazım. İl başkan yardımcıları ve il örgütünün yapısını yeniden ele almak lazım. Edilgeniz dedim, etken olmalıyız.
Genel Başkanım beni çok büyük bir dikkatle dinledi. Sayın Genel Başkanım dedi ki, 'Hayır, gençsin, delegeleriniz, ilçe başkanlarınız, il örgütünüz kongrede yarışmak isterse aday olun' dedi. Ben de aday oldum.
Ankara İl Örgütü dışında hiçbir göreve talip değilim
Ben hiçbir üyemi heyecanlandıramıyorsam seçmeni ikna etme, kalbine girme şansım yok. Önce kendim heyecanlanacağım. Ben heyecanla 'Bu görevi istiyorum' diyebileceğim. Vallahi de istiyorum billahi de istiyorum. Ben Ankara İl Örgütü dışında hiçbir göreve talip değilim. Hiçbir göreve. Hiçbir göreve talip değilim. Şimdi hazırım. Kendimi çok hazır hissediyorum. Yani yarın sabah 7'de Mamak İlçe Örgütü'nün kapısından girip Mamak'ı ayağa kaldırmak istiyorum. Hiç yorulmadım. Dün gece, sabah 5'te eve girdim. 1 saatte çıktım, yorulmadım.
Ben sonuna kadar Ankara İl Örgütü'nde çalışacağım
Kongrede hangi sonuç çıkıyorsa ona hep beraber saygı duyacağız. Ben seçilirsem biliyorum ki, Ümit Hocam yarın benimle tekrar alanda olacak. Ama Ümit Hocam da şunu iyi biliyor, 'Yarın ben seçilirsem Sercan kardeşim de benim yanımda olur.' Ama bugün ben seçileceğim. Çünkü ben hazırım. Çünkü ben siyaseti part-time yapmadım, yarı zamanlı yapmadım. Ben sonuna kadar Ankara İl Örgütü'nde çalışacağım. Ama bu kongre salonundan çıkan iradeye saygı duyacağım. Başkent Ankara, 29 Ekim'de 4 belediyemizle birlikte Ankara tarihinin en büyük yerel seçim çalışmasını başlatacağız. Çoban ateşini o gün yakacağız. O gün tüm Ankara'ya, tüm Türkiye'ye nasıl çalışılacağını, nasıl hazır olduğumuzu herkese göstereceğiz. Bir ay kala seçim çalışmasını başlatmayacağız. Tüm araç gereçlerimiz, insan kaynaklarımız, fiziksel koşulları en iyi noktaya taşıyacak şekilde hazır olacak. 2024 yılında ben tek başıma karar almayacağım. Ankara İl Örgütü'müzde il başkan yardımcılarımız, ilçe başkanlarımız, delegemizle bunları konuşacağız. Tek kişinin karar aldığı anlayış yok. Örgütsel anlayışı devam ettirmek için kolektif anlayış ve büyük bir organizasyona ihtiyaç var. Ben onu da hayata geçirmeye talibim.”
