Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki kabulde, Yılmaz, Türkiye ve Özbekistan'ın ortak tarih, kültür ve medeniyetin mirasçısı iki kardeş ülke olduğuna dikkati çekerek, 6 Şubat depremlerinin ardından Özbek halkının gösterdiği dayanışmanın çok kıymetli olduğunu söyledi.

Yılmaz, Özbekistan'ın, Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev liderliğinde etkileyici bir dönüşüm sürecinden geçtiğini, Türkiye'nin bu reform ve dönüşüm sürecine destek verdiğini ve talep edilmesi halinde bu desteği sürdürmeye hazır olduğunu ifade etti.

Her iki ülkenin güçlü liderleriyle yüksek siyasi irade ve istikrara sahip olduğunu belirten Yılmaz, bunun ilişkilerin gelişimi için de önemli bir unsur olduğunu vurguladı.

Yılmaz, iki ülke arasındaki ticaret hacminde, kısa vadede 5 milyar, orta vadede ise 10 milyar doların hedeflendiğini hatırlatarak, bu hedeflere en kısa sürede ulaşmak için çalışmalara süratle devam edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin Özbekistan'da en çok yatırımı bulunan üçüncü ülke olduğunu ve askeri işbirliği, savunma sanayisi dahil tüm alanlarda ilişkilerin geliştirilmesi ve derinleştirilmesine yönelik ortak bir kararlılığın bulunduğunu kaydeden Yılmaz, Türk Standartları Enstitüsü tarafından verilen sertifikaların Özbekistan'da tanınmasının, ikili ticareti olumlu etkileyeceğini söyledi.

Yılmaz, organize sanayi bölgesi kurulması konusunda Türkiye'nin birikim ve deneyimlerini aktarıp, iyi uygulamalarını paylaşabileceğini vurgulayarak, ortak medeniyetin önemli şehirlerinden Semerkant ve Harezm vilayetlerinin geliştirilmesi için tüm kurum ve şirketleriyle Türkiye'nin Özbek muhataplarıyla işbirliğine hazır olduğunu bildirdi.

İki ülke arasındaki uçak sefer sayısının artışından memnuniyet duyduğunu dile getiren Yılmaz, Türk Hava Yollarının Taşkent, Semerkant, Buhara, Fergana ve Urgenç için kalıcı ek frekans artırımı ile kargo ve charter yolcu seferi talebinin bulunduğunu ve bunların gerçekleşmesine önem verdiklerini söyledi.

Rusya-Ukrayna savaşı ve ardından yaşananların, enerjinin önemini bir kez daha ortaya koyduğunun altını çizen Yılmaz, Türkiye'nin İstanbul Finans Merkezi'nde enerji piyasası oluşturma projesini hatırlatarak, iki ülkenin uluslararası enerji piyasası oluşturma konusunda birlikte çalışılabileceğini kaydetti.

Yılmaz, temmuz ayında Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle Karma Ekonomik Komisyon (KEK) eşbaşkanı olarak atandığını anımsatarak, müteakip KEK Toplantısı'nı da en kısa zamanda düzenlemekten memnuniyet duyacaklarını, toplantı kapsamındaki iş konseyi toplantısıyla iki ülke arasında ticari ilişkilerin daha da ileriye taşınacağını ifade etti.

Türkiye-Özbekistan Ortak Stratejik Planlama Grubu Toplantısı'nın verimli geçtiğine inandığını dile getiren Yılmaz, bu çalışmaların ve KEK toplantılarının yapılacak Yüksek Düzeyli İstişare Toplantısı için de daha etkili bir zemin oluşturacağı değerlendirmesinde bulundu.

Saidov ise iki ülke arasındaki güçlü iletişimin ve devlet başkanlarının yakın diyaloğunun, üst düzey ilişkilerin başarısında temel unsur olduğuna işaret ederek, Budapeşte'de yapılan devlet başkanları görüşmesinde, dışişleri bakanlarına verilen talimatlar doğrultusunda stratejik planlama çalışmalarının titizlikle yürütüldüğünü, bu çerçevede Ankara'ya yapılan ziyarette stratejik planlama grubunda öngörülen tüm başlıklarda mutabakat sağlandığını ve başarıyla görüşmelerin tamamlandığını kaydetti.

Her iki ülkede, bu yıl yapılan seçimler sonucunda siyasi olarak güven tazelendiğini dile getiren Saidov, yüksek düzeyli stratejik ortaklık gündemi kapsamında çalışmaların devam ettiğini ve bu kapsamda yapılması öngörülen KEK çalışmalarıyla da iki ülke kurumları ekseninde bu ortaklığın derinleştirilmesinin hedeflendiğini ifade etti.

Saidov, 2023'ün Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılı olduğunu ve bunun önem taşıdığını belirterek, Özbekistan'ın Türkiye Yüzyılı'nda stratejik olarak Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesini öncelikli bir hedef olarak konumlandırdığını söyledi.

Kültürel ve beşeri ilişkilerin de ele alındığı görüşmede, Özbekistan'ın Ankara Büyükelçisi Alişer Azamhocayev de hazır bulundu.

Kaynak: aa