Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası'nın ev sahipliğinde, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı, Afyonkarahisar Barosu ile TOBB UYUM Arabuluculuk ve Uyuşmazlık Çözüm Merkezi iş birliğinde Tahkim ve Arabuluculuk Paneli düzenlendi. ATSO Meclis Salonu'ndaki panele Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi ve TOBB UYUM Merkezi Başkanı Cemil Çiçek, Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı, Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Dairesi Başkanı Çağdaş Özer, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak, TOBB Uyum Merkezi Genel Müdürü Dr. Onur Yüksel, Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, Arabuluculuk Kurulu Üyesi Yakup Erikel, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası üyeleri katıldı.
Cemil Çiçek paneldeki konuşmasında, Türkiye'nin huzur ve sükun bölgesi olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Öyle bir coğrafyada yaşıyoruz ki güney kaynıyor, cehennem kazanı gibi kaynıyor. Bugünden yarına çözme imkanı yok. Oradaki her gelişme en az oradakiler kadar Türkiye'yi ilgilendiriyor. Doğumuza bakıyorsunuz çok şükür önemli bir başarı elde edildi. Azerbaycan, Ermenistan ihtilafı daha işin başındayız. Orada ne kıyametler kopacak orada nüfuz mücadelesi veren devletler büyük ölçüde orası da öyle kaynıyor. Öyle yanıyor, kaynıyor, tutuşuyor. Kuzeyimiz Ukrayna- Rusya savaşı bizi ve bütün dünyayı ne kadar etkilediği belli. Batımıza bakıyoruz, Kosova iki güne bir gündem maddesi televizyonlara bakarsanız. Sırplar ile Arnavutlar arasında çekişme orada da bir nüfuz mücadelesi var. Halbuki buraların hepsi bizim gönül coğrafyamız. Buralarla tarihi bağlarımız var, kan bağlarımız var, kültür bağlarımız var. Yunanistan ile olan durum belli. Demek ki etrafımızın her yönü büyük bir ateş çemberi ile karşı karşıya. Bir huzur ve sükun bölgesi olarak, coğrafyası olarak, sukunet coğrafyası olarak Türkiye var. Bizim coğrafyamız var. Bu coğrafya da dünyada özgün ağırlığı en üstün olan bir coğrafyadır, bu coğrafya ağırlığını ne tarafa koyarsa o tarafın bu nüfuz mücadelesindeki ağırlığı o nispette artıyor. Onun için böylesine ateş çemberi içerisinde bizim geçmişte yaşanan kavimlerin başına gelen felaketlerden, sıkıntılardan ders çıkararak diyoruz ki bizim bu coğrafyada varlığımızı sürdürmemiz geleceği temin altına almamız birlik ve beraberliğin pekiştirilmesine bağlıdır."
Memleketin birliğine, beraberliğine ihtiyaç var
Mahkemelerdeki dosyaların çoğunluğunun 85 milyon insanın birbirleriyle çekişmeli veya kavgalı olduğu için yaşandığını belirten Başkan Çiçek, "Milyonlarca dosya mahkeme kapılarında. Bu ne demektir 85 milyonun önemli bir kısmı şu veya bu sebeple birbirleriyle çekişmeli, birbirleriyle kavgalı. Ama öbür taraftan da diyoruz ki; memleketin birliğine, beraberliğine ihtiyaç var. Nasıl olacak bu iş. Bu temenni etmekle olmuyor bu lafın arkasını iyi doldurmak gerekiyor. İşte mahkemeler yoluyla itilafları çözmeye çalıştığımızda evet hukuken çözüyoruz, çözülmüş gözüküyor, kafamıza yatsa da yatmasa da. Ama acaba toplumsal noktadaki tahribat ortadan kalkıyor mu kalkmıyor mu diye baktığımızda mahkeme kararlarında en azından tarafların biri memnun değilse yine ciddi sosyal, siyasi başka türlü problemler var, ceza hukuku anlamında problemler var. Sadece alacak verecek işi oluyor canı sıkılan bıçağa, silaha sarılıyor kavga yapıyor. Yine adliye yoluyla bir başka istikamete eviriliyoruz. Onun için demek ki bu ülkede birliğin ve beraberliğin temini her türlü ihtilafın tarafların rızasıyla içinden gelerek uzlaşarak, anlaşarak ve kucaklaşarak çözmüş olması Türkiye'nin birliğine ve beraberliğine yapılacak en önemli katkıdır" diye konuştu.